Hamileliğin çok zor geçmişti. Kendini en hazır hissetmediğin anda doğum yapman gerektiği gerçeği seni çok sarsmıştı. Korktuğun tek şey; kendine bir şey olmasıydı. Daha 23 yaşındaydın ve çok gençtin. Yaşayacağın çok şey vardı. Bu kadar yürümüşken, sevdiğine bu kadar çok yaklaşmışken ve artık gerçekten bir anne olmak için adım atmışken ölmek sana çok acı veriyordu.
'Ölmek' kelimesini aklından çıkartmaya çalıştın ve gözlerini acı içinde sıkıca yumdun.
Doktor- Çok kan kaybetti. Acil bir şeyler yapmamız lazım.
Rm Dışarda sırtını soğuk duvara yaslamış ve yere oturmuştu. Sakinleşmek için derin derin nefes alıyor ve kendini 'hepsi geçicek ve biz kaldığımız yerden küçük oğlumuzla devam edicez' gibi şeyler mırıldanarak teselli ediyordu.
V- Hyung...
Rm kafasını geri atarak kafaasını serçe duvara vurdu.
V- Yaşiyicak.
O sırada ameliyat kapısından hemşire çıktı. Rm hemen oturduğu yerden ayağa kalkıp hemşirenin yanına gitti.
Hemşire- Çok kan kaybetmişti ama şu an iyi durumda. Birazdan odasına alıcaz.
Rm gamzesini belli edecek şekilde güldü ve nefesini sertçe dışarıya verdi.
V- Demiştim. Artık sakin ol.
Rm- V yanımda olduğun için çok sağol.
V- Ne demek hyung.
Der demez ameliyat odasının kapısı açıldı ve sen sedyeyle odadan çıktın. Tenin solmuştu ve çok güçsüz görünüyordun. Rm hemen senin yanından koştu ve seni odaya aldıklarında içeri girdi. Yanına sandalye çekti, elini tuttu ve konuşmaya başladı.
Rm- Neden herkes gibi doğru düzgün bi doğum yapmadınki sanki... Beni çok endişelendirdin. Sen... Çok güçlü birisin. Seni asla bırakmayacağım. Her zaman yanında olmak için söz veriyorum. Gerçi sen duymuyosun ama...
Rm tuttuğu elini daha çok sıktı ve dudaklarını eline bastırdı. Eğilip alnınında öptükten sonra V odaya girdi.
V- Hyung hadi bişeyler ye. Kaç gündür ağzına bişey almadın.
Rm kafasını salladı sana son birkez daha bakıp odadan çıktı.
Aradan yaklaşık 2 gün geçmişti. Sen kendine gelmiştin. Pek iyi olmasanda öncekine nazaran çok daha iyiydin.
Sen- Rm...
Rm- Efendim aşkım?
Sen- Seni seviyorum biliyosun dimi?
Rm- Evet, hayatım bende seni çok seviyorum. Yarın çıkıcaksın.
Sen- Burdan artık kurtulmak istiyorum.
Arkadan bebeğin ağlayan sesi duyuldu.
Rm- Noldu bebeğim.
Dedi burnunu bebeğin burnuna sürttü. Gülümsedi.
Rm- Aç muhtemelen.
Sen- Tamam ver.
Yattığın yerde biraz dikleştin ve bebeği kucağın aldın.
Sen- Arkanı döncek misin?
Rm- Yok artık. Göreceğimi gördüm zaten ne diye saklıyosun?
Dedi ve muzipçe sırıttı. Sen Rm yi takmadan bebeği emzirmeye başladın. Kapıyı çalmadan giren V girer girmez elleriyle gözünü kapattı.
V- Hyung ben burda yokum. Bir şey görmedim. Gittim bile.
Gözleri kapalı bir şekilde odadan çıktı. 1 dakika geçmeden V tekrar kapıyı kolu sığacak şekilde açtı ve kolunu uzatıp elindeki poşeti yere bıraktı. Çıkan sesle kucağındaki bebek irkilmişti ve ağlamaya başlamıştı.
Rm-V iyi bok yedin. Bekle orda.
Dedi ve oturduğu sandalyeden kalkıp kapının dışına çıktı.
V- Hyung valla ben yengenin muzip bi yerlerini görmiyeyim diye yaptım.
Rm- Bittin sen...
Sen- Ya Rm yapma çocuğa bişey. Bak sustu zaten.
Sesini dışarıya duyurabilmek için biraz yükseltmiştin.
Rm- Yok aşkım napıcam sanki. En fazla ağzıyla burnunu yer değiştiririm.
V- Hyuuunngg!!!
O sırada V nin ayakkabı seslerini duydun. Büyük ihtimalle Rm den kaçıyodu şu an. Rm içeri girdiğinde ona 'naptın V ye' bakışları attın.
Rm- Ben yapmadım kendisi gitmek istedi.
Sen- Kesin öyledir.
Kucağında uyuyan bebeği Rm ye verip yerine koymasını söyledin.
Rm- Öpebilir miyim?
Sen- Hastanedeyiz.
Rm seni dinlemeden dudaklarına yaklaştı ve öpmeye başladı. Dudaklarını hafifçe aralayıp ona karşılık verdin. Kapının çalmasıyla hemen Rm den ayrıldın ve 'gir' dedin.
V kafasını kapıdan içeriye soktuğunda(fesatlaşmayın jssjjsjs) Rm bıkkınca nefesini dışarıya verdi.
Rm- Sen siktirmedin mi hala? Bi rahat bırak.
V- Yok hyung açıklayabilirm. Ben bilekliğimi burda unutmuşum onu almaya geldim.
Rm hemen kaktı ve komidinin üzerindeki bilekliği V ye doğru fırlattı.
Rm- Hadi git.
V- Neden ya koşmaktan yoruldum azcık dinleniyim.
Rm V daha oturmadan kolundan tutup çekiştirmeye başladı.
Sen- Ya aşkım bırak otursun.
Rm- Dışarda da oturacak var.
V- Heee siz ikiniz şey yapcaksınız... Anladımda hyung ilk baştan söyleseydin ben giderdim.
Rm- Anladın hadi şimdi ikiletmeden git.
V kapıdan çıktıktan sonra Rm tekrar sana döndü.
Rm- Devam edebiliriz.
Rm gözlerini kapatıp tam dudaklarını sana değdirmişken bebeğin ağlama sesi duyuldu.
Rm- Hay sıçayım bu işe...
Bebeğin adını siz kendiniz uydurun.
Hoşçakalın :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bts İle Hayal Et...
Fanfiction-Tamamlandı- Aynı gökyüzü altında bulundukça buluşabilirsiniz... 믿일수있는굼이있ㅅㅂ니다 (Hayaller inanmak için vardır.)