Bts İle Hayal Et...

Jungkook İle Hayal Et

Bu bölüm @Jungkookunkizi  için umarım beğenirsiniz.

Sen üniversiteye 2ye yeni geçtin. Normalde özel okulda okuyodun ama baban bu aralar baya bi borç içinde olduğu için ona daha fazla yük olmak istemedin. Yeni okulun çok klasik bi devlet okulu. Okuluna girmeden önce etrafa göz attın. Okul çok büyük olmadığı için sınıfını bulmanda zorlanmayacağını düşünerek içeri girdin. Ama içerisi düşündüğün kadar basit olmadığını fark ettiğinde büyük bi hayal kırıklığına uğradın. Üniversite 2. sınıfların 3. katta olduğunu etrafta dolanan bi öğrenciden öğrendin ve merdivenleri yavaş yavaş çıkmaya başladın. Zaten dersin başlamasına yaklaşık 30 dakka daha vardı. 

Sınıfını bulduğunda kapalı kapıdan çekinmeden içeri girdin. Çok sosyal biri olduğun için ilk gününün güzel geçeceğin düşündün. İçeri girdiğinde direk gözüne çarpan güzel ve uzaktan zeki gibi gözüken bi kızın yanına gittin.

Sen- Meraba yanın boşsa oturabilir miyim?

Kız- Tabikii.

Kız sana çok sevecen geldiği için ona çabuk ısınmıştın. Aranızda baya bi sıcak sohbet olduğu sırada sınıfa genç erkek bi hoca girdi. Bağırarak neşeyle 'Meraba gençler!' dedi. Sınıfta aynı neşeyle karşılık verdi. Ama senin ağzın açık kalmıştın çünkü önceki okulun çok samimiyetsiz ve soğuk bi okuldu.

Hoca- Evet bakalım gençler yeni öğrenci var mı?

Sen- Ben varım.

Hoca- Tanıt bakalım kendini.

Sen- (Adın). Tanıştığıma memnun oldum.

Hoca- Bu yıl bu sınıfla birlikte harika vakit geçiricez.

Dedi ve sende gülerek yerine oturdun. Teneffüste sıra arkadaşın sana okulu gösterdi ve günün bu şekilde bitmiş oldu.

 Yavaş yavaş okula alışmaya başlamıştın çünkü burası cidden çok güzeldi ve herkes çok samimiydi Tabi bir kişi dışında. Adını ve kim olduğunu bile tam bilmemene rağmen hep senin yanından sana çarparak geçiyordu ve derslerde hep seni izliyordu. Çocuk yakışıklı bile değildi. Yani yakışıklıydı ama sen beğenmemiştin. Senin tipin değildi çünkü sen genelde daha az tehlike sinyali veren kişilerle arkadaş olmayı tercih ediyodun. Ama bu çocuk resmen gözleriyle her an seni boğabilirim diyodu.

Genelde çok umursamaz olduğun için çocuğuda kafana takmadın. Ne kadar seni bakışlarıyla taciz etsede...

Aradan 2 hafta geçmişti. Sınıftaki herkesle tanışmış ve çoğu kişiyle samimi olmuştun. Seni hep dikizleyen çocukla henüz tanışmamıştın. Çünkü tepkisini tam olarak bilemiyodun. Sıra arkadaşından adını falan öğrenmiştin. Adı Min-Ki ydi. ( Çocuğun Jk olmasını bekleyenler fake oldunuz dkdndjdj ) Cidden kişiliğiyle anlamı çok uyuşuyodu. Çünkü sen geldikten sonra okulda çıkarmadığı olay kalmamıştı (bu arada anlamı kurnazlık demek.) 

3 . derste hoca sınıfa girdi ve bi duyuru yapacağını söyledi.

Hoca- Evet çocuklar. Bu yıl okulumuza birçok kişi geldi. Bu yüzden sınıflar çok dengesiz. Yani bi sınıf çok çalışkanken diğer sınıf çok tembel. Biz de herkes eşitlensin diye her sınıftan 3-4 kişi alıp başka sınıflara göndericez. 

Bu haberi duyar duymaz içinden inşallah Min-Ki gider diye dua etmeye başlamıştın.

4 gün sonra herkesin yeri açıklanmıştı. Sen ve Min-Ki gene aynı sınıftaydınız. Yani bi türlü kurtulamamıştın çocuktan. Sınıfınız yeni gelenlerden birisi çok yakışıklı ve karizmatik bi erkekti. Dışardan sıcakkanlı gibi gözüktüğü hiç çekinmeden yanına gittin.