Merhaba arkadaşlar umarım bu bölümü beğenirsiniz.
Günlerden pazar... Karlı bir gecenin ardından buz tutmuş yollar, kardan görünmeyen arabalar ve bir sıcak çikolata...
Kesinlikle bundan huzurlu bir şey olamazdı. Elime sıcak çikolatamı almış bir yandan onu yudumluyorum, bir yandan oturduğum koltuğun üzerinden camdan dışarıyı izliyorum.Dün gece başlayan kar her yeri kaplamıştı. Aynı şu an düşüncelerin tüm ruhumu kapladığı gibi...
Mutlu bir hayatım vardı. Beni çok seven ailem, beni sevdiğine inandığım (ama yanıldığım) bir sevgilim ve iyi bir işim vardı. Kariyerimin başlangıcındaydım.
Dımı kullanıyorum çünkü bir sabah hepsi bir anda yol oldu.
Yaklaşık iki yıl önceydi. Sabah kalktım ve telefonu açtım. Sevgilimden mesaj geldiğini görünce mutlulukla baktım. Ama kapatmam bir o kadar mutsuzlukla oldu. Mesajda yazan şey:"Senden ayrılıyorum. Hoşçakal"dı. Bu mesajı görür görmez aradım. Ama gelen yanıt "bu numara kullanılmamaktadır" oldu. İş yerini aradım kimse çıkmadı, iş yerine gittim ve sordum. Burada öyle biri daha önce hiç çalışmadı dediler. Evine gittim dairesi bomboş... Umutsuzlukla bir kafeye oturdum. Derken telefonum çaldı. Benim iş yerimden arıyorlardı. Daha doğrusu eski iş yerimden... Büyük bir şirkette avukattım. Her neyse açtım telefonu ve artık burada çalışmıyorsunuz gelin ve bu ayki ücretinizi alın dediler,kapattılar. Böyle bir şey olamazdı, ama olmuştu. Gittim ve tek bir açıklama bile yapmayarak paramı verdiler yalnızca. Çok üzülerek eve gittim bir yandan da ağlamaya başlamıştım.
Büyük bir evde yalnız başıma yaşıyordum. Kapı çaldı. Gelen postacıydı. Mektup annemlerden gelmiş.
"Canım kızım. Seni hepimiz çok seviyoruz. Ama bazı şeyler vardır ki, sevdiğin için bırakırsın onları. Seni çok sevdiğimiz için bırakıyoruz. Nedenini sorma ya da sorgulama canım kızım. Bunu hiçbirimiz söyleyemeyiz. Ama tehlikedeydin ve merak etme artık tehlike yok. Kendine iyi bak hoşçakal"
Mektupta yazan buydu, üstünden yıllar geçmesine rağmen kelimesi kelimesine hatırladığım o kağıt parçasının...
Aradım, sorguladım ve elime sıfır sonuç geçti. Kimseye ulaşamadım ve o an yapılması gereken şeyi yaptım. Hayatıma devam ettim. İyi bir birikmişliğim vardı ve bu parayla kendime ofis açtım. İlk zamanlar pek müşteri olmasa da birkaç ay içinde hatrı sayılır derecede müşterim olmuştu. Zamanla daha da yükseldim ve işlerimi büyüttüm. Şimdi ülkenin en iyi hukuk şirketinin sahibiyim, dünyanın en harika eşine ve iki çoçuğuna sahibim...
Yaşadıklarım beni yıldırmadı, tam aksine hırslandırdı ve beni buralara getirdi.
Önemli olanın asla pes etmemek olduğunu ve yaşadığımız olayların üstesinden yine kendimizin gelebileceğini öğrendim.
Sizde yaşadığınız olaylar karşısında asla pes etmeyin, her zaman üstesinden gelebilirsiniz çünkü...
Merhaba arkadaşlar denemeyi beğendiyseniz ekranda ki yıldıza tıklamayı, düşünce ve fikirlerinizi de yorum olarak yazmayı unutmayın. Bir sonraki bölümde görüşürüz. :)))))

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatın İçinden Bir Şeyler
RandomBirbirinden farklı kısa hikaye ve denemeler bu kitapta. Eğer okuyacak kısa bir şeyler arıyorsan hiç durma ve okumaya başla. *Wattpad da "Hayatın İçinden Bir Şeyler" adıyla çıkan ilk ve tek kitaptır.