Tenefüs zilinin çalmasıyla birlikte Büşranın yanına gittim. Koridorda ilerlerken Hakan ve Cem de koridorun başındaydı. Karşı karşıyaydık yani. Büşrayı kolundan tutup diğer kızları geride bıraktıktan sonra onların yanına doğru gittik. Hakan diğerlerine siz gidin bakışı attığında cemle birlikte bize bakıyorlardı.
Yanlarına varınca Ceme yakın olan tarafta durup ikisini selamladım. Aynı şekilde selamladıklarında ''Hadi kantine inelim'' diye teklifte bulundum. Cemin cevap vermesini beklerken hakanın ''Bana uyar'' demesiyle biraz hayal kırıklığı yaşadım.
Kantine vardığımızda bir masaya yerleştik. Hakan ''İstediğiniz bir şey var mı?'' diye soru yönelttiğinde Büşraya dönüp göz kırptım. Ona durmadan Hakanı ima eden cümleler kuruyordum. 'Hakanla yakışırsınız. Hakan çok iyi çocuk. Bak Hakan tam sana göre. Hakan seni mutlu eder...' tarzı cümleler.. Ona göz kırptığımı farkedince aniden sinirlenip ayağıma sağlam bir şekilde geçirdi. Bir yanımda Cem bir yanımda Hakan vardı. Büşra ise karşımdaydı. Tekmelemesi zor olmamış mıydı ?! iki erkeğin bacaklarının arasından bacağını geçirmek?!
Canımın yanmasıyla altımdaki sandalyeyi hafifçe ittirmem bir oldu. Erkekler 'ne oldu bir şey mi var?' bakışı atarken Büşraya bakıp ''Sadece ayağıma kramp girdi'' dedim. Zafer kazanmış bir gülümsemeyle bana bakan Büşraya yeniden göz kırptım ama bu sefer ayaklarımı geriye almıştım. Ayağını yeniden uzatmasına rağmen boşlukta kalmıştı..
Hakan sabahtan beri çok az konuşan Büşraya ''Sen iyi misin'' diye soru yöneltti. Haketmişti.. Ben Büşraya bakıp sırıtırken, Büşra ona dönüp ''Biraz başım ağrıyor sadece, ondan'' dedi. Normalde benden fazla konuşmasına rağmen şuan az konuşması bariz belli bir durumdu.. Söylediği yalana kendi de inanmış gibi duruyordu. Daha da ustalaşarak elini başına götürüp gözlerini kıstı.. Harika bir iş çıkartıyordu..
Ona yeniden göz kırpana kadar rolünü iyi götürüyordu. Gözümü kırptığımı farkedince ''Hazal şunu kes'' diye bana çıkıştı. Gerçekten bunu diyerek ikimizi de zor durumda bıraktığının farkında değil miydi? Hakan ve Cem soru soran gözlerle bana baktıklarında açıklama yapmam gerektiğini farkettim.
Derin bir nefes aldıktan sonra gerilerek Büşranın arkasında kalan masayı gözümle işaret ettim. Büşrada neyden bahsettiğimi anlamamış olacakki oda şaşkın gözlerle arkasına dönmüştü. Hepsi yeniden bana dönünce konuşmaya başladım. ''Arkada gördüğünüz masada oturan çocuklardan biri.. büşraya yazıyor da.. Sabahtan beri Büşrayı kesiyor, bende büşrayla dalga geçiyorum işte.'' dedim kahkahalarla eşlik ederek. Büşra hafiften kızarırken diğerleri de sırıtmıştı. Büşra bana sert bakışlar atmaya başladığında 'en iyi yalan buydu' anlamında ona bakıp omuz silktim.
***
Zilin sesiyle sınıfa girdim.Simayın yanına oturduktan sonra okul başladı başlayalı iletişimimizin azaldığını farkettim.
Dersin bitimiyle biraz Simayla takıldıktan sonra yanından ayrılıp Cem ve Hakanın yanına gittim.Diğer arkadaşları Cemlerin yanlarından ayrıldıktan sonra Büşra da yanımıza gelmişti. Koridor sonundaki sınıflarına yakın olan camın önünde dikildik..
Hakan ve Ceme dönüp alaycı bir üslupla ''Kız mı kesiyorsunuz, napıyorsunuz böyle?'' dedim.
İkiside güldükten sonra Büşra ''Bakılışa göre bizimkiler aşık olmuş'' dedi iğneleyici bir o kadar da dalga geçen tonla.
Gülmeye devam ettiklerinde ''Duruma bakılırsa platonik'' dedim gülmeyle eşlik ederek.Büşrada bana katılarak güldüğünde diğerleri de gülmeye devam etmişlerdi. Biz komik olduğu için gülmüyorduk, onlarla dalga geçmek için gülüyorduk. Ama bunlar.. Bunlar niye gülüyorlardı ki? Büşrayla bunun farkına vardığımızda gülmemizi kesip onlara döndük. Hala gülüyorlardı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hiçbir Şey Bitmiş Değil
Novela JuvenilLiseli genç bir kız.. Çok sevipte sevgisine karşılık bulamayan bir kız.. Bazen duygularına yenilen, bazen de yenilişlerinden sıyrılıp yeni başlangıçlara adam atan bir kız.. Çünkü onun için; hiçbir şey bitmiş değil...