TANITIM

259 79 103
                                    




30.03.2017

Hava kasvetliydi. Parkura adımını atma vakti gelmişti ama o cesareti kendinde bulamıyordu. Sıkıntıyla yan parkurdaki adama baktı. O da adım konusunda pek becerikli sayılmazdı. İkisinin de ayaklarına tonlarca yük atılmıştı sanki. Bugün ya kendinin ya da yıllarını verdiği adamın ruhu ebediyete göç edecekti. Tek bir adımı kalbinin durmasına sebep olabilirdi. Kendileri için en önemli kaseti, 7. Kaset'i de bulamamışlardı. Bulmuş olsalardı, birazdan burada ikisinden birinin cansız bedeni ile karşılaşmamış, Karakuyruk sınırları dışında, evlerine kavuşmuş olacaklardı.

Hayat her zaman gülmüyordu masumlara, yetimlere, öksüzlere, sevenlere... Milyonlarca kişinin içinden seçilmelerinin bir sebebi olmalıydı. Eğer 7. Kaset ellerinde bulunmuş olsaydı, akıllarındaki soruları çözmeye uğraşmayacaklardı. Hatta parkurun sonunda biri bedenini diğerinin kollarına bırakmayacaktı...

Az sonra ölecek olmak zerre canını acıtmazken, yan parkurdaki adamı gözlerinin içi canlıyken görememek, kalbinde çarpıntı yaratıyor, nefes alamıyor, adeta bir aslan gibi haykırmaya itiyordu. 7. Kaset'i bulmak zorundaydı fakat çoktan parkurun başına geçmişti bile. Yarıştan önceki verdiği sözü tutup tutmamak arasında kaldı. Yandaki adam için kendini mi feda etmeliydi? Yoksa söz verdiği gibi sonuna kadar savaşmalı mı?

7. KASETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin