6.bölüm

41 5 2
                                    

=DENİZ=

Heyecanlıyım. Korkuyorum. Ama her şeye rağmen umutluyum.

Arabadan titreyen ayaklarımla indim. Ne? Benim ayaklarım mı titredi? Ben… Yok, canım ben asla heyecandan kıvranmam. Ah! Sadece ilkokulda matematik sınavını unutup sınava girdiğimde karnım ağrımıştı. Birde ilk aşkıma itiraf edecekken sevgilisi gelince. Birde… Ayş! Şu haline bak Deniz! Kendinle utanmalısın. Bir kız için girdiğin şekle bak.

Etrafında pervane olan kızlar varken!

Ama ben onun için pervane olmaya hazırım. O beni ne kadar yakarsa yaksın asla ondan ayrılamam. Asla onun ışığından çıkmam. O bir kelebek olarak kalbimde uçarsa ben onun için pervane olur ölümü göze alırım. Evet, Deniz işte başlıyor!

Adımlarımı hızlandırarak, bankımıza oturdum ve hızla bir nefeste söyleyiverdim:

—Yıldız lafı uzatmıyorum. Karşında kıvranmak istemiyorum. Böyle pat diye söylediğim için gerçektende özür dilerim ama ben seni ilk gördüğüm andan beri seviyorum.

Oh! Bunları nasıl hiç nefes almadan söyledim, bende bilmiyorum.

Ama artık hazırım. Bana ne söylerse söylesin kabulleneceğim. Söyleyemezse planım hazır…

=YILDIZ=

Ne? Ne yaptın sen Deniz? Bunları nasıl söylersin? Böyle, durumları çok bozuyorsun. Benim için her gün burada oturmak çok daha iyiydi. Şimdi ise asla seni göremeyeceğimi söyledin bir nefeste, sen nasıl… Seni seviyorum. Seni seviyorum. Seni seviyorum.

SENİ SEVİYORUM.

Böyle bağırabilmek için nelerimi vermezdim. Şimdi gözlerime merakla bakıyorken ne diyeceğim? Benden asla alamayacağın cevabı bekleyerek gözlerimin içine bakarken ne diyeceğim? Bu gün ikimizi de çıkılmaz bir sonsuzluğa götürdün Deniz. Ne yaptın? Ne yapacağım?

Ne yapacağız?

İstediğin cevabı vermeyeceğim sanırım:

—Ben se-

Zorlandığımı anlamış bir şekilde, aklımı başımdan alan gülüşüyle ve aynı zamanda titreyen sesiyle bana zaman tanıdı:

—Biliyorum çok hızlı oldu. O yüzden seni bekleyeceğim. Yarın saat 10.00’da sahile gel araba seni burada bekleyecek ve gelince alacak. Eğer gelirsen hislerimiz karşılıklı ama gelmezsen seni asla zorlamam. Saat tam 12’ye kadar bekleyeceğim. Unutma saat tam 12’ye kadar…

Dediği anda kalktı ve koşar adımla yanımdan uzaklaştı. Onu durdurmaya çalıştım ama nafile. Oraya gitmek için her şeyimi ortaya koyardım ama bunu yapamazdım. Böyle olmak zorunda aşkım. Gelmediğimi anladığın anda benden nefret et olur mu? Seni saatlerce bekleten, ne yaptığı belli olmayan, senden kaçan ve en önemlisi seni sevmediğini düşündüğün kızdan nefret et. Sakın acı çekme. Çünkü biz istesek de beraber olamayız. Yanına gelsem benden gerçekten daha çok nefret edeceksin. Ama ben hep seni seviyor olacağım. Özür dilerim.

-Yazardan-

Deniz çalan kapı ziliyle gözlerini açtı. O sırada ciciannesi içeri girip:

—Dışarıda bir kız var ve seni görmek istiyor. Uykulu gözlerle anlamsız anlamsız bakarken sordu:

—Kimmiş?

—Senin her zaman sahilde buluştuğun kız. Resimlerden tanıdım. Uykulu gözleri bir anda açıldı ve yataktan fırladı.

—Kim dedin?

—Yıldız.

Koşarak aşağı indi ve Yıldız’ı salonda buldu.

Deniz'in Yıldız'ıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin