Freya Kara Kraliçenin Yükselişi

~2~

***

Liv gözüne gelen güneş ışığı yüzünden  uyandı ve etrafına göz gezdirirken Ariana'yı göremedi. Liv Ariana'nın mataralara su doldurmaya gittiğini   düşünüyorken güzel bembeyaz atının ağaçtaki elmalara ağzı sulanmış bir şekilde bakarken gördü.

Elma ağacının yanına gelerek hava bükme yeteneği ile ağaca doğru güçlü bir rüzgar estirdi  rüzgardan dolayı sallanan ağacın elmaları tutunamayıp yere düştü. Yere düşen elmalardan iyisini seçerek atına yedirirken Ariana'nın siyah atının  canının çektiğini fark etti .

Ariana'nın siyah atına da yerden özenle seçtiği elmaları yedirirken arkasından dal kırılma sesi geldi .Liv hemen savunma pozisyonuyla arkasına döndü .

Ariana'yı sağ elinde geniş ağızlı bez çantanın içinde doldurulmuş iki matara sol elinde ise iki tane tombul tavşan gören aç ve susuz kalmış Liv.

 Sevincin verdiği gülümsemeyle "Ariana en sevdiğim yemeği getirmişsin bende çok acıkmıştım teşekkür ederim "  dedi. bu sözleri işiten Ariana gülümseyerek "bir şey değil Liv benim tavşanları pişirmem için kendi atıma bağlı olan yemek pişirme aletini getirir misin"  Liv "tabikide" dedi.

 Ve Ariana'nın tarif ettiği çantadan pişirme aletlerini Ariana'ya verirken Ariana "ben tavşanları pişirirken sende atları hazırla  yemekten sonra hızlıca çıkmamız lazım"dedi.  Liv başını sallayarak  işine koyuldu Ariana tavşanları temizleyip  derisini yüzdü ve uzun demir bir şişe taktı ve tutanaklarıyla birlikte sabitledi.

 Şişe takılmış tavşanların altına topladığı dalları attı ve ateş bükme yeteneğiyle dalları yaktı ve dallardan yanan ateşle şişi yavaş yavaş çevirerek tavşanları pişirdi .Ve pişen tavşanları tahta tabaklara koydu paltosunun cebinden bir kese çıkarttı .

Bu kesenin içinde güçlendirme ve enerji verme özelliğine sahip baharatları pişmiş tavşanların üzerine serpti ve yüksek sesle "Liv yemek hazır" diye seslendi Liv o sırada uyku tulumlarını beyaz atına bağlı olan çantaya koyarken "geliyorum"dedi .Ariana'ya doğru yol alırken pişmiş tavşanların güzel kokusunu aldı. 

Ve Ariana'ya giderken"çok güzel kokuyor Ariana yine mükemmel yemek yapmışsın " dedi ve Arianna'nın karşısına oturdu Ariana Liv'e tabağı uzattı Liv tavşanları yavaş yavaş yiyorken  Ariana tavşanını bitirmişti ayağa kalktı .

 "hemen geliyorum"dedi . Liv yemeğe devam ederken Ariana'yı izliyordu Ariana siyah büyük atının gizli cebinden pusulayı ve haritayı çıkarttı ve Liv'in karşısına oturdu ve "kristal gittikçe parlıyor Liv yakında o kızın köyüne var caz hazırlıklı ol " derken haritada bir yer gösterdi . Eliyle haritayı Live işaret ederek  "biz o köye ulaşmak için ilk başta ovalardan geçtik şimdi ise ormandayız bu köye ulaşmak için bir vadiden geçmemiz lazım köy dağların arasında biryerde " dedi. 

Liv "Ariana biz yola çıkalı ne kadar oldu " diye sordu Ariana "tam olarak üç buçuk gün oldu Liv üç gündür yoldaydık şimdi ise dinleniyoruz" Liv üç günü duyunca Şaşırarak "nasıl yani üç gündür nede uykum sonra geldi ve neden bu kadar hızlı geçti"dedi. 

 Ariana "mataradaki suyun içine enerji iksiri kattığım için uykun gelmedi hızlı geçmenin sebebi ise sana düşündürücü sihir yapmamdan dolayı " dedi. O sırada Liv yemeği bitmişti Liv Ariana'ya bir soru daha sorarken. 

 Ariana "yarım gündür dinlendik artık yola koyulma zamanı geldi yolda soruları sorarsın Liv" dedi .Ve yemek yapma aletlerini toplayıp siyah atının her iki tarafına bağlı olan çantadan boş olana koydu ve atının üstüne oturdu ve arkasına döndü . 

Liv'i atına oturmuş gördü ve eli biranda siyah dumanlar çıkmaya başladı her iki atin gözü koyu siyah rengine dönmüştü Ariana atları kontrol etmek için sihir yaptı ve kolunu ileri hareket ettirerek atları hızlandırmaya başladı  .

Ariana'nın bahsettiği vadiyi günlerce aradılar. Ama bir türlü bulamadılar bir sabah ormanın sonlarında vadiyi ararlarken Liv güneşten terlemiş ve halsiz kalmış bir şekilde "Ariana bir türlü köye giden vadiyi bulamıyoruz bir sorun mu var " dedi .

Ariana o sırada pusulanın kıskaçına ve haritaya bakarken bir anda uzaktan bir ağacın düşme sesi geldi .Ariana "şş sessiz ol ben hemen geliyorum" dedi .Pusulayı ve haritayı hızlıca siyah atının gizli cebine yerleştirdi atından indi ve ağaçın düşme sesi geldiği yöne doğru hızlı ve sesiz bir şekilde yola koyuldu.

Ariana ağacın düştüğü yere doğru giderken konuşma sesleri duydu bu konuşma sesleri genç bir erkeğin ve yaşlı bir adamın seslerine benziyordu .Ariana hemen kendine yakın bir ağacın üstüne tırmanmaya başladı.

Tırmandığı ağacın tepesine ulaştığında ona yakın olan ağaçtan ağaca fırlayarak konuşma seslerinin oraya gitti .Ağacın yaprakları arasında saklanarak genç erkek ile yaşlı adamın konuşmasını dikkatlice dinliyordu. Yaşlı adam genç erkeğe "çok çalışmamız lazım evlat 3 aya kış yaklaşıyormuş sobaları yakmak için fazla odun lazım " dedi .

Ariana köyü işitince aklından bunlar geçti bu oduncular köyün yerlerini biliyorlardı onları konuşturup köyün yerini bula bilceğini düşündü. Genç erkek ve ihtiyar ağaçları baltalarıyla keserken Ariana ağaçtan yere doğru sessizce arkalarına inerek "köyün ne tarafta olduğunu söylerseniz canınızı bağışlıya bilirim " dedi .

Bunu duyan genç erkek ile ihtiyar arkalarına dönerek bu sözleri genç bir kızın söylediğini gören ihtiyar alaycı bir şekilde "sen mi hayatımızı bağışlıcaksın " derken sırıtan yaşlı Ariana'yı çok sinirlendirmişti Ariana "yaşama hakini kaybettin çirkin yaşlı " diye  elinden ihtiyara alev püskürttü Ariana'ın püskürttüğü alev ihtiyarı canlı canlı yakmıştı bunu gören genç erkek bağırarak "seni pis cadı " derken agaca saplamış olduğu baltayı alıp.

Ariana'ya koşarken Ariana gülümseyerek sol eliyle erkeğin elindeki baltayı başka yere fırlattı sağ eliyle genç erkeği telekinezi sihriyle havaya kaldırdı ve boğazını sıkmaya başlıyorken Ariana genç erkeğe yüksek sesle "köy nerde " dedi.

Genç erkek öksürerek "sana asla köyün yerini söylemem pis cadı" dedi Ariana bu sözleri işitince genç erkeğin boğazını daha fazla sıkarak "demek öyle" dedi ve adamın gözlerini  Ariana"nın gözlerine bakıcak şekilde ayarladı Ariana'nın gözleri siyah olmaya başladı ve genç erkeğinde gözlerini siyah yaptı.

Ariana zihin kontrolü büyüsü yapmıştı .Artık genç erkek Ariana'nın kontrolü altındaydı . Ariana elini kafasına koyup Liv'e ulaşmak için iletişim büyüsü yapıyordu "Liv atlar ile hemen buraya gel " dedi. Liv o sırada olduğu konumdan ayrılmadan bekliyorken Ariana'nın dediklerini duydu ve hemen Ariana'nın gittiği yönü hatırlayıp oraya doğru yol alırken.

Ariana'nın atını torbasındaki elma ile kandırarak getiriyordu .Liv Ariana'nın yanına geldiğinde Ariana'nın genç bir erkek ile konuşurken gördü Ariana biraz şaşırarak köy gerçekten çok mu yakın " dedi ..