Ne? Ben mi onun tırnağı bile olamazmışım?Eğdiğim başımı kaldırdım ve Justin'e kin dolu bir bakış attım.O da aynısından bana attı.Tam ağzımı açmış konuşuyordum ki kapı çaldı.Sinirli sinirli kapıyı açtım.Kim geldiğini tahmin edebiliyorsunuzdur umarım?Gelen salak üvey kardeşim Selena!
"Hoş geldin sürtük!" Selena'yı beklemeden salona geçtim ve Justin'e en uzak köşeye oturdum.
"Teşekkürler." Gülümsedi ve Justin'ın yanına oturdu.Ama Justin tekli koltukta oturuyordu.Nasıl oturduklarını anlamışsınızdır umarım.Sürtük,dedim.O da; Teşekkürler,dedi.Bu kız beni öldürüyor.
"Selena yanıma oturur musun?Sana önemli bir şey sormalıyım."
"Tabii ki kardeşim!" Neredeyse koşarak yanıma oturdu.Bende o oturduktan sonra ayağa kalktım ve Selena'nın arkasında durdum.Selena'nın kafasından tutup Justin'e çevirdim.
"Hey,sen ne yapıyorsun?!" Şimdi anlayacaksın bebeğim.
"Günün nasıldı?"
"Güzeldi,Justin yoksa Miley'e anlatmadın mı?" Kahkaha atmaya başladı.Ama Justin gülmüyordu.Ne yapacağımı kestirmeye çalışıyordu.Evet,bileğimi ısırıp,kanımı Selena'ya vereceğim.Sonrada başından çevirip onu bayıltacağım.Sonrada vampir olacak! Sadece şaka yapıyorum.Vampir felan değilim.Zaten gerçekte öyle bir şeyde yok.Ama eğer vampir olsaydım,sevgilimin Damon olmasını isterdim.Neyse, konumuza geri dönelim.
"Taylor ile buluştun değil mi?" Şu an Selena'dan daha salak görünebilirim.Ama oyunumun bir parçası bu!
"Evet,şu an anladım ki sen benden daha salaksın Miley." Yine kahkaha atmaya başladı.Bu kız yemin ederim Salak!
"Sana laf yetiştirirdim.Ama günümde değilim canım.Üzgünüm."Dudağımı büzdüm.Tabii Selena beni görmüyordu. Justin beni görse yeter.
"Konumuza gelelim.Taylor, sana İlan-ı Aşk etti mi ?" Bu sefer kahkahayı ben bastım.Kafamı öne yatırıp yüzüne baktım.Bir şeyler düşünüyor ifadesi vardı.
"Ş-şey..." Justin'ın gözleri kocaman açıldı.
"Ettiğini biliyorum.Peki sen ne dedin? Justin'ı postaladıktan sonra mı yoksa önce mi birlikte olacaksınız?" Justin ayağa hızlı bir şekilde kalktı ve yanımıza geldi.
"Selena! Böyle bir şey yok değil mi? Miley yalan söylüyor değil mi?" Zaten her şeyi ben yapıyorum!
"T-tabii ki yalan...Söylüyor." Ellerimi yüzündeyken ellerimi biraz daha aşağı indirdim.Yani boğazına indirdim.Ama son anda elimi çektim.Çünkü haklı durumdan haksız duruma geçebilirdim.
"Justin yalan söylüyor! O her zaman yalan söylüyor.Ben bu sefer yalan-Tamam,ara sıra bende söylüyorum.Ama ara sıra!-söylemiyorum."
Gidip telefonumu aldım ve mesajlarımı açtım.
"Bence sen sonlardaki yazdıklarımızı okumuşsun.Keşke baştakileri okusaydın ve beni suçlamasaydın!" Telefonumu Justin'ın eline verdim.Justin mesajları okudukça yüzü şekilden şekle girdi. 'Oh,canıma da değsin!' deyip dil çıkarmak istiyorum.Ama tabii ki yapmadım.
"Selena!Ayrıldık.Bitti!"
"Ne?!" Selena salağı ağlamaya başladı.Süt!
Selena ayaklanıp evden çıktı.
"Miley özür dilerim.Sana inanma-" Hemen affetmeyeceğim onu!
"Sus Justin! Bana birkaç gün önce şöyle demiştin sanırım; 'Seni kaltak!Çık artık hayatımdan.'
Şimdi sana aynısını söylüyorum.Seni kaltak!Çık artık hayatımdan."