"Dünyan karardı diye ağlarsan, yıldızları görmene engel olur gözyaşların"
" Berzan sen ne zaman akıllanacaksın ! " Berzan babasının önünde mahcup bir şekilde beklerken bir yandan da kendisini gambazlayan kardeşi Azat'a yapacağı işkenceleri düşünüyordu. Ne zaman büyümüştü o velet ?
" Bu artık fazla oldu Berzan . Sen akıllanana kadar sana para ,araba yok . " Berzan babasının cümlesini fazla kale almasa da son cümlesi onu zayıf noktasından vurmuştu . Az önce araba yok mu demişti ?
" Baba ne demek araba yok ? Baba ben arba-" Derviş ağa sinirle elini alnına götürdü . Ne zaman adam olacaktı bu çocuk ? Sanki arabayla kaza yapmamış üstüne üstlük polis amiriyle kavga etmemiş gibi hala araba diyordu .
" Kes ! Dediğimi duydun ! Araba yok sana . Artık okula da dolmuşla mı gidersin yoksa yürüyerek mi orası da sen seç. " diyerek odadan çıkan Derviş ağa yüzünde hafif bir gülümsemeyle mırıldandı .
" Hadi bakalım Berzan Karan Karahan, el mi yaman bey mi yaman ."
*****
" Hadi Mehmet abi ver şu anahtarı . " Babam adamı nasıl tehdit ettiyse bana anahtarı vermemekte ısrar ediyordu .
" Ağam yok veremem . Ağam keser beni ." Dediğinde uzatmanın anlamı olmadığını anlamıştım . Kafamı sallayıp garajın girişinden ayrılmıştım.
Konaktan çıktığımda okula gitmeyeceğimi biliyordum ancak nereye gideceğimi bilmiyordum .Konakğın dışındaki korumalara başımla selam verip sokakta yürüyeye başladım . Arkamda fark etmediğimi sanan ve beni takip eden korumalar hayatımın bir parçası olmuştu . Töre denen kan avından beni korumaya çalışıyorlardı . Ancak ben bunu istemiyordum her genç gibi hayatımı yaşamak ve özgür olmak istiyordum . Ben Berzan olmak istiyordum. Derviş Karahan'nın oğlu değil.
Okul çıkışına kadar öylece çarşıda dolandım. Okula gitmediğim için erkenden eve gitmek istemiyordum .
Okul çıkışı gelince Mesut ve Ali'yi arayıp her zaman gittiğimiz yere çağırdım . Eski lisenin dağıldığını görüp zaman geçirmek için biraz bekledim . Erkenden gitmek istemiyordum . Lise çıkışı kızlı erkekli gruplar beni gördüklerinde birbirlerinden ayrılıp ayrı ayrı gitmeye başlıyorlardı. Geleceğin ağası olacağımı bilmeyen yoktu. Derviş ağa sağolsun doğduğum günden beri beni bu konuyla ilgili büyütmüştü. Liseden herkes çıkınca yola devam edecektim ki elindeki sarı defteri mavi çantasına koymaya çalışan kızı gördüm. Bir yandan da kendi kendine konuşuyordu ." Hayır ne olur bir kerede ilk çıksam şu okuldan ?" Elini saçlarına götürüp devam etti.
"Ama yok illa en son çıkacağım . Offf geç kaldım ." Diyerek önüne dahi bakomadan yürüdüğü için önünde durduğumu bile görmemiş bana çarpmıştı .
" Yavaş bee! " sinirle bana baktığında hafifçe gülümsedim .
" Sen bana çarptın . "
" Önümde durmasaydın. " ona biraz yaklaşıp
" Sende önüne baksaydın. " dediğimde sinirle sabır çekti . Bu beni gülümsetse de belli etmedim.
" Bela mısın kardeşim ?"
" Kardeşim deme lazım olur ." Bunları bana tepkisini merak ettiğim için söylüyordum . Beni tanımamıştı belli ki . Sinirle
" Bak kimsin bilmiyorum ama gerçekten hiç çekemeyeceğim seni ." Önümden çekilip yürümeye basladı
" Berzan . " durup bana döndü .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERZAN
Teen Fiction" Berzan?" " Şilanım?" " Hani ben bazen sana odun ,öküz falan diyorum ya." Berzan yüzündeki yarım ağız gülümsemeyle " Olsun yavrum biz seni böyle kabul ettik. Sorun değil. " " Ya dalga geçmesene! " sesini kontrol etmeye çalışarak devam etti...