Nefes alış verişleri...
Hissediyorum ordasın.
Burda mısın. Benimle misin.
Bana yakınsın. Tenimdeki sıcaklık. Bu sen misin. Ne istiyorsun.
Nerdeyim şimdi. Bu kan ne. Birileri acı çekiyor. Birileri ölüyor.
Oyunun içinde miyim.
Rolüm ne.
Av mıyım avcı mı.
Şimdi nerdesin.
~ertesi gün
Garip bir rüya yada artık her neyse. O da neydi öyle kafam bulutlu. Ah her neyse lanet olası okulda yeni bir gün daha ha. Aman ne güzel. Lanet olsun.
Siyah deri çantam. Üzerinde iskelet bacakları olan taytım. Yakası sarı zımbalı siyah gömlek. Ve arkası uzun önü kısa gibi kazak. Ah berem ve kulaklıklarım.
Saç yandan örgü. Güzel. Aç mıyım hayır.
Okula yürümeye başladım aklımda garip rüyam. O sesler neydi. Ne oldu öyle dün gece. Anlayamadım. Neyse toparlanır yavaş yavaş ha. Umarım öyle olur. En sevdiğim gruplardan biri "Megadeth" bunu söylerken aklıma üç yıl önce rock-metall takılmadığım yıllarım geliyor. Sürekli pop dinlerdim , lanet olsun tam bir eziktim. Neyse...
~okul.
(3. Kişiden-ilahi bakış açısı<anlamını bilmeyenler için=karakter üçüncü kişi ağzı ile anlatılır ama duygulara yer verilir ilahi bi güç karakterin her şeyini bilir gibi> )
Becky Kapıdan içeri girdi koridorda bir kaç saniye onunla karşılaştı. Ahh evet o. Şeytanın ta kendisi. Çocuk da onu fark etmişti dövmeli kolunu kaldırdı selam verir şeklinde. Ve şimşek hızında gülümseyip aynı hızda yüzündeki tün etkiyi silip eski ölü görünümüne geri döndü.
Becky bir an duraksadı soğuk soğuk terlemeye başladığını ve dizlerinin titrediğini hissetti .
Ve herşeyi bir anda oluverdi.
Siyah bir karartı, boynunda adeta vahşi bir hayvan,boynunu parçalar gibi duyulan acı. Ve koridorda duyulan Tiz çığlıktan sonra yere düşen genç kızın bedeninin çıkardığı ses.
Aman tanrım ona bişey oldu gibisinden kaygılı sesler havada uçuşmaya. Beyaz zemini koyu yoğun kan kaplamaya başlamıştı. Bu esmer tenli sarı saçlı Avusturalyalı kız okulun amigo takım başkanıydı. Hafif kaslı hoş bir fiziği kıvrak yetenekli ve çevikdi. Derslerle öğretmen ve öğrencilerle arası iyiydi. Bu kızı sevmemek elde değildi güzel olduğu için bile nefret edilemiyordu tatlı bir ses tonu var kendini sevdiriyordu.
Bu kan.
Tam da boynu. Beckynin kendi vücudunda acıyı hissettiği yer paramparçaydı. Ama bu kadar insan içinde bir anda böyle bir şeyin olup bitmesi hayret vericiydi. Çok geçmeden okul boşaltıldı öğretmenler öğrencileri dışarı çıkardı ve yaklaşık yirmi dakika içerisinde ambulans gelip zavallı kızın artık cansız soluk ve soğuk bedenini götürdü. Meraklı kalabalık olayı izlerken Becky sigarasını parmaklarının uçları ile kavrayıp külüne odaklanmıştı.
Endişelenmişti.
Ama kokusu çıkardı endişesini belli etmesi hiçbirşey ifade etmezdi. O kıza her ne olduysa işin içinde yeri var gibi hissediyordu. Ve aklına rüyası geldi. Demişti ya
"Hissediyorum ordasın
Acı çekiyor. Birileri ölüyor.
Oyunun içinde miyim"
Bu sözler aklında uçuşmaya kulakları zonklamaya ve bedeni titremeye başladı. Ve tam o sırada.
Toby=hey Becky
Bu nerden çıktı şimdi. Lanet olası gitse ve ağlayan kızlara falan yavşasa ya. Hey miş. Hı hı. Pekala. Bakalım be istiyo.
Beck=hey Toby...
T=ne yapıyorsun
B=hiç. Meraklı kalabalığı ve ağlayan insanlara bakıyordum.
T=yüzlerindeki acıyı okumak zor deil sarsılmış olmalılar
B=neden gidip teselli etmiyorsun
T=tanımıyorum
B=pekala neden kuyruk sürünün arasına geri dönmüyorsun
Toby sinirlenmişti,gözlerini kaydırarak Becky'e itici bakışlar savuruyordu Becky sigaranın külünü kaygısız yere döktü ve devrik gözlerini ona çevirdi.
T= pekala becky seni uyarmaya geldim. Bu gamsız tavırların insanların gözlerine batıyor o kızlardan birinin sana senin suçun diye saldırması işten bile deil. Ve bak. Sen ve tavırların...
S*kimde değilsiniz. Ama Hannah seni unursuyor ve seni soruyor
B=gebersin.
<Toby sertçe doğruldu>
T=burada işim bitti.
B=cehennemde görüşürüz
T=yanışını izlemeye gelirim
B=zevkle.
Beckynin tavırları Tobyi rahatsız etmişti ortamdan uzaklaşırken ister istemez sol yumruğunu sıktığını fark etti...
~günün akşamı
Becky eve döndü ve olayları incelemeyi düşündü.
Neler oluyodu. Bir çeşit vodo mu. Ama hayır. Vodo bebeği değildi gerçek insandı. Ve o sadece bir kişiye bağlanır. Gerçi nerden biliyordu ki belki de sadece o kıza bağlanmıştı.
Vodo bebeği olarak kullanılan kızdı. Hani olurdu ya. İğneyi geçirirdi bebeğe ve lanetlenen kişinin canı yanardı. Ama bu kadar basit olamazdı.
Düşünmekten yorgun düşmüştü. Üstünü değiştirmek için dolaba yöneldi ve kapağı açtı.
Bu da neydi şimdi. Siyah deri kaplı küçük bir kitapcık. Ehhh bu gece de mi uyku yok.
Hadi ama neler oluyo bunlar sadece hayal miydi. Yada ön sezi. Belki de şizofren bir kızın kafasına kurdukları ha. Ama bu lanet kitapcık sın derece gerçek duruyordu.
Bu sinir bozucuydu uykusu vardı ve uyumak istiyordu.
Ama elinden gelen bir şey yok. Kahvesini aldı. Pencerenin çıkıntısına oturdu ve açıp açmamak konusunda tereddütte kaldığı saman kağıdı kitabın ilk sayfasını okumaya başladı...
+7 vote ~ devam edicek
