Böyle Olmamalıydı..

150 25 8
                                    

Sabah alarmın sinir bozucu sesiyle uyanmıştım yine.Elimi sağ taraftaki komodinin üzerine attığımda telefonu alıp alarmı kapattım ve yatağa fırlattım banyoya yüzümü yıkamak için girdiğimde aynada gözleri şişmiş ve saçı kuşyuvasına dönmüş bir adet mirayla karşılaştım. Neyseki çokda berbat değildi daha neler görmüştüm. Banyoda işimi bitirdikten sonra. Üstümü değiştirmek için yeniden odama döndüm üzerime birşeyler giydikten sonra arabama atlayıp markete doğru yol almaya başlamıştım.Bugün Handeyle vakit geçirmek iyi gelecekti.Handemin etrafa saçtığı pozitif enerjisiyle benim bütün sıkıntılarımı alacağından şüphem yoktu. Marketten alacaklarımı alıp çıktığımda ise poşetleri arka koltuğa yerleştirip 2 alt sokağımda oturan handelere doğru sürdüm.
..
Yaklaşık 5 dakikalık yolculuktan sonra gelebilmiştim.Arabadan indim ve handenin evinin önünde durdum.Zile ardı ardına birkaç kez bastıktan sonra beklemeye başladım açan yoktu.2 Kez daha basıp sırıtarak beklediğimde Hande kapıyı homurdanarak açmıştı.Bingo!! hala uyuyordu alnının üstüne kaydırdığı göz bandı ve pembe pijamalarıyla karşımda duruyordu

"Bak Miray bu zili söküp sana bi gün yedireceğim" derken gözlerimi devirmiştim. Hadi ama bu kadar uykucu bi arkadaşım olamaz saat 11 olmuş değil mi ama?

"Yuh yani hande saat 11 dediğimde" bana dik dik bakmıştı. bende masum masum yüzüne bakıyordum. Sanırım şeyi unutmuştum. Şeyi işte yaa..

"Kızım manyakmısın sen bugün pazar pazar. Tatil yani bugün normal insanlar evinde yatar dinlenir"
Imm evet bugün pazar (:D)

"Ama ben uykucu Arkadaşımla Birlikte kahvaltı yaparız demiştim"dediğimde beni içeri almıştı.
"Birde dedim ki Hande, geçen girdiğimiz iddaa'dan kazandığı çiğköfte dürümlerini ister benden" dediğimde.Elimdeki poşete resmen atlamıştı.Poşeti karıştırdığında çiğköftesini bulmuştu bile.Bana ciddi ciddi baktı ve "Beni çiğköfteyle kandırabileceğini mi sanıyorsun" dedi. Yüzüme çok bilmiş ifademi takıp sırıtarak karşılık verdim oda devam etti "Evet doğru tahmin" ikimizde gülmeye başladık.Yaklaşık 2 dakika boyunca gülmüştük.Sersem kız :) 
...
Kahvaltımızı yaptıktan sonra bulaşıkları toplayıp makinaya dizdik.Ve elimizde kahve fincanlarıyla salona doğru ilerledik.Koltuğa geçip oturduğumda Handenin telefonu çalmaya başladı. Hande telefonu açtığında bende ona bakıyordum.

"Efendim aşkım"diye açtığında telefonu, araya'ın Onur olduğunu anlamıştım."İyiyim işte Miray'la oturuyoduk bizde dediğinde mutfağa doğru yol almıştı.Büyük ihtimal nasıl olup olmadığımı soracaktı.Ve Ayaz'ı almaya gittiğini söyleyecekti. Saat 13.00 olmuştu bile... Yaklaşık 1 dakika sonra geri döndüğünde bana bakıp oda koltuğa kuruldu.

Handeyle karşılıklı oturmuş  birbirimize bakıyoduk aslında ikimizde aynı şeyi düşünüyoduk bakalım kim pes edip konuşacaktı ilk...

5 dakikalık suskunluğumuzun ardından Hande konuştu. "Dün Onur seninle konuşacağını söyledi"dediğinde elimdeki kahveyle oynamaya başladım.
"Evet" dediğimde kafasını salladı ve kahvesinden bir yudum aldı.
"Ne düşünüyorsun" dediğinde öylece baktım gerçekten ne düşünüyordum ne hissediyordum hiç bilmiyorum.Kafam o kadar karışık ki."Bilmiyorum hande kafam o kadar karışık ki ne düşüneceğimi ne hissedeceğimi bilmiyorum o geldikten sonra nasıl devam edicek onu da bilmiyorum.Kahretsin ki hiç bi bok bilmiyorum "dediğimde gözümde biriken yaşların yanaklarımdan süzülmesine izin vermiştim.Handede bana doğru yaklaşıp sarıldı sımsıkı "Şhhtt herşey yoluna girecek dediğinde" geri çekildim. Handeye bakıp gülmeye başladığımda "Ya evet Hande herşey yoluna girecek.Zaten hep öyle oluyo.Bu zamana kadar hayatımda ne düzgün gitti ki zaten, herkes beni bırakıp gitmedi mi?Ayaz bile." dediğimde durdum bi kaç saniye "Hemde onu durdurmak için uğraştım,çabaladım.Gururumu ayaklar altına aldım. Ben ona gitme dedim beni sevmediğini söylediği halde gitme dedim" artık bağırıyordum içimde tuttuğum bütün gözyaşlarını bıraktım.Yılların acısı çıkıyordu sanki. O günü hatırlayınca kalbim yine sızlamaya başlamıştı.Kalbimi söküyolarmış gibi hissetmiştim.O gittiğinden beri  aynı,hep aynı his..

(GEÇMİŞ)

Aceleyle arabamdan indim ve taksiye binecek olan Ayaz'a doğru yürüdüm aramızda yaklaşık 4-5 adımlık mesafe vardı ''Gitme, bırakma beni''dedim ardından duraksadım. Ağzım kuruyor dilim damağıma yapışıyordu.Ama ona söylemem gereken birsürü şey var.Gitmemeli beni bırakamaz.

 Ayaz arkası dönük yürümeye başladığında tüm gücümle yeniden bağırdım ''Söz vermiştinn'' dediğimde.Bi kaç saniye duraksadı arkasına döndüğünde kehribar rengi gözlerine baktım özlemle.. Bana doğru bi kaç adım attı ve tam önümde durdu. Sarılmak istiyorum,sımsıkı sarılsın istiyorum kokusunu doyasıya koklamak..  Gitmesin istiyorum, bizim masalımız hiç bitmesin. aramızda yaklaşık 10 santimlik mesafe varken bu sefer fısıldayarak söyledim 'gitme' gözlerime öyle baktı ki sanki çok kötü bişey söyledim.Sonra yavaşça yanağıma yaklaşıp minik bi öpücük kondurdu.Geri çekilip hızlı adımlarla taksiye bindi ve gitti. Öylece kaldım ardında.Gözümden düşen yaşları sildiğim anda bi yenisi akıyordu. Hoşçakal kalbim, hoşçakal sevgilim....''
(-)


Geç olmuştu saat neredeyse 12ydi Eve gitmek için ayaklandığımda Hande izin vermemişti.O yüzden şuan handenin odasının yanındaki misafir odasında kalıyordum.Bugün Handeyle saatlerce konuşmuştuk.Ağlamıştım,ben ağlayınca o da ağlamıştı.Üst üste 4 tane film izlemiştik. Eskileri anımsadık lise yıllarımızdan bile bahsetmiştik.İyiki hande vardı hayatımda onun gibi bir dosta sahip olabilmek bile benim için herşeydi. Hande için canımı verebilirim hiçbir kan bağımız olmasa bile o benim doğmamış kardeşim gibi.. Ben bunları düşünürken günün yorgunluğu bedenimi sarmıştı o yüzden hemen uykuya dalmıştım bile...
------
Sabah uyandığımda hiç uyanmak istemiyordum ama tembellik yapma zamanı değildi o yüzden hemen kalktım ve dün akşam handenin bana verdiği pijamaları katlayıp  kendi kıyafetlerimi üzerime geçirdim.

Hande'nin kapısını açtığımda odada yoktu aşağı indiğimde mutfakta kahvaltı hazırlıyodu.Yanına gidip yanağına sulu bir öpücük kondurdum oda "Günaydın" diye gülümseyerek cevapladı."Oo benim ne kadar hamarat bi arkadaşım varmış da benim haberim yokmuş" dedim sırıtarak oda bana dönüp gözlerini kıstı ve elindeki bıçağı bana doğrulttu."Dalga geçersen seni öldürürüm MİR" dedi.Ellerimi havaya kaldırdım ve "asla" diye yanıtladım onu ikimizde sırıttığında bana döndü ve "Mir ekmek almaya gitsene bende o arada sofrayı hazırlarım" dediğinde bende Oluur diye yanıtladım onu o arada askıdan çantamı ve telefonumu alırken kapı çaldı Hande içerden "Elim bulaşık mir açsana kapıyı" diye bağırdı bende ayakkabılarımı giyip kapıyı açtım.

Onur kapıya yaslanmış gülüyordu ama beni gördükten sonra yüzü birden gerildi.Tam beni gördüğü için bu kadar bozulacağını bilseydim gelmezdim diyecekken.
Onun arkasında iri bi cüsse belirdi sırıtarak "SÜPRİZZZ" diye bağırdığında kanım çekilmiş gibi buz gibi olmuştum Ayaz'dı bu, 2 yıldır görmediğim eski sevgilim. Şu an onunda benden kalır bir yanı yoktu saniyeler önce gülerken ki yanağında oluşan gamzeler silinmiş sadece bana bakıyordu.Bunu haketmiyordum, 2 yıl sonra böyle karşılaşmayı hiç hak etmiyordum.Gözlerim yanmaya başlamıştı bile gözyaşlarım akmak için çırpınıyordu boğazımda oluşan yumru ise beni zorluyordu.Böyle olmamalıydı..

Hayat;
Ne çok yollar çıkarıyor karşımıza. Belki dolambaçlı yollardan bize en az hasarı verecek olanı bilebilsek ve gidebilsek o yoldan, çok daha az düşer, çok daha az yara alırız bedenlerimizden.
Belki de gittiğimiz yollardaki engelleri görebilsek, ansızın düşmekten kurtulur, düşmemek için temkinli adımlarla ilerleriz sona.
Belki esiri olmasak aşkın, esareti olmasak vicdan azabının, bizi olduğumuz yere bağlayan prangalardan kurtulabilsek daha özgür olacağız...
Yapamıyoruz. Aksine, daha çok düşmek, daha çok esiri olmak istiyoruz aşkın. Yaşamak isitiyoruz bu duyguyu, iliklerimize kadar. 
Yaşadığımız aşkın bizi gün be gün sona götürdüğünü bilmeden, sadece yaşamak istiyoruz. Sonumuz sevdiğimizin elinden, onunla birlikte olsun diyoruz.
Bilmiyoruz ki, aşkın düşüşlerinde tam kalkışlar olmaz. Biraz kambur kalır insan, biraz eğri. 
Hep kalır bir yerinde izi. Ta derinlerde.
En içte.

----------------------------------------------
Nasıl olmuş yorumlarınızı belirtirseniz sevinirim.Diğer bölümü Hem Miray'ın ağzından hemde Ayaz'ın ağzından anlatıcam :)))

Neydi Engel AşkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin