Bölüm 6

90 43 35
                                    

Merhaba :)

Bölüm biraz geç geldi kusura bakmayın. Lys'den vakit buldukça yazmaya çalışıyorum.

Yeni kapağımız için feminam_ignis'e çok teşekkür ederim :)


Keyifli okumalar :))

***

Kenan ömrünün en zor saatlerini yaşıyordu. Kafasının içinde binlerce ses vardı ve o bu sesleri nasıl susturacağını bilmiyordu. Nefes almakta zorluk çekmeye başlamışken onu ne kadar özlediğini bir kez daha anladı.

Bundan tam 2 sene önce başlamıştı onların hikayesi. Kenan, Selin'in okuduğu okulun önünden geçiyordu. O gün annesinin ölüm yıl dönümüydü. Birkaç saat mezarlıkta annesiyle dertleştikten sonra arabasını mezarlıkta bırakmış ve biraz hava almak için yürümeye başlamıştı.

Sonra onu gördü. Sarı saçları tam bel boşluğuna kadar uzanıyordu. Yeşil gözleri insanın kalbine işliyordu. Yanındaki birkaç arkadaşıyla beraber kahkaha atarak okulun dış kapısına doğru koşuyordu. Sarı saçları rüzgarda savrulurken o umursamıyor, sadece insanın içini ısıtacak kadar mükemmel kahkahalar atıyordu. Gülerken gözleri kısılıp neredeyse görünmeyecek kadar küçülüyor ve insana iç çektiriyordu. Bekçi olduğunu tahmin ettiği kilolu ve tıknaz adam arkalarından nefes nefese kalmış bir şekilde kıpkırmızı bir suratla koşuyor, durmaları için bağırıyordu ama kızlar kahkaha atmak ve koşmak dışında pek bir şey yapmıyorlardı.

Sonra o kapıdan çıktılar. Kenan kilitlenip kaldığı yerden kızı izlerken kız hem koşup hem kahkaha atarak onun olduğu yere doğru geliyordu. Kendisinin orada dikildiğinin farkında bile değildi. Koşarak yanından geçecekken yanlışlıkla omzuna çarpınca kafasını kaldırıp o güzel yeşil gözleriyle Kenan'a baktı. İşte her şey o anda başladı. Kenan farkında bile olmadan kendini, kalbini, nefesini karşısındaki minik kıza vermişti. Kız pek yüzüne bile bakmadan alalade bir özür dileyip oradan anında uzaklaşmıştı uzaklaşmasına ama Kenan sonraki 1 ay boyunca orada kalmıştı.

Aradan geçen 1 aylık sürede kızın hakkındaki her şeyi öğrenmişti. Bu sürede aşkı daha da artmış, artık kıza açılmak istiyordu ama nasıl yapacağını bilmiyordu. Sonra kızı takip ederken öğrendiği bilgilerle hazırladığı saçma sapan bir planı uygulamaya koydu. Planı, önce kızın okul çıkış saatine yakın bir saatte okuldan eve giderken her zaman kullandığı yolda ona bir şekilde kendisini göstermek, ardından da okuduğu okulda bir iş adamı olarak meslek konulu bir konferans vermekti. Selin'in okuduğu okuldan daha önce konferansta konuşmacı olması için birkaç kez teklif almıştı. Yani okul konusunda bir sorun yaşamayacaktı.

Ama işler planladığı gibi gitmemişti o gün. Selin daha Kenan'ın olduğu yere varamadan birkaç serserinin saldırısına uğramıştı. Selin'in geç kalması yüzünden okula doğru yürüyen Kenan, Selin'in çığlıklarını duyup korkuyla sesin geldiği ara sokağa girmişti. Gördüğü manzarayla sevdiği kadını sıkıştıran üç adamı insan üstü bir öfkeyle döverek kızı kurtarmıştı. O günden sonra da Selin'in 'kahramanı' olmuştu. Bu olaydan sonra Selin de Kenan'ı tanıyıp sırılsıklam aşık olmuştu ve onlar için mükemmel geçen 5 ay başlamıştı. Bu 5 ayda Selin kendisini Kenan'a teslim etmiş, onun olmuştu. Ama her güzel şeyin olduğu gibi onlarında bir sonu vardı. Mutsuz olanlarından.

Kenan başarılı bir iş adamıydı ve hileden, yolsuzluktan nefret ederdi. Bu nedenle yolsuzluğun alasını yapan bir şirketin işine çomak sokmuştu. Bu olaydan sonra şirketin sahibi olan Mete Kalı her gün tehdit mektupları göndermiş, Kenan'ı huzursuz etmişti ama icraat yoktu. Çünkü Mete Kalı, Kenan Arslan'ın asla bir boşluğunu yakalayıp oradan vuramamıştı.

AHRAZ #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin