Babam bana 11 yaşıma bastığımda kıpkırmızı bir gitar aldı. Kırmızı demişken kıpkırmızı yanaklarımvar benim utanınca sıkılınca daha da kızaran... Gitara daha yeni başladığımdaakorları tek tek basmaya çalışıp düzgün ses çıkaramayınca kızarır bozarırdım, gitarla bir olurdum. O zamanlar için kendime bukalemun diyorum
Yine bukalemun günlerimdenbirinde birden koca bir öksürük dalgası daralttı nefesimi. Hemen annem ve babamyardımıma yetişti. Sakinleşip yatağıma yattığımda annemle babam hala başucumdaydı.Bir anda ağlamaya başladım ama ne ağlamak... Avazım çıktığı kadar bağırıp beceremiyorum,yapamıyorum ayrıca kendimi de hiç iyi hissetmiyorum daha yatakta oturup ikişarkı çalamazken nasıl büyük bir şarkıcı olacağım nasıl? diyerek yeri göğüinlettim o gece. Annemle babam usul usul benim üstümdeki kötülüğü atmayaçalıştı kendi çocukluklarından bahsettiler bunların arasına yalandan hastaymışgibi küçük kelimelerde eklediler keyfimiz iyice düzelince yavaş yavaş babam fıkralarıyla ortamı iyice keyiflendirdi. !" Kahkahalarlagüldük. Sonra da sımsıkı sarılıp iyi geceler diledik birbirimize .
Ertesi gün ondan sonra ki gün ve gecen gün daha da geliştirdim kendimi gitarda her duyduğumu denedim. Bazen halsizlikten gitarı bile tutamayacak hale gelirdim orası ayrı. Annem gizli gizli beni izlerken tam öyle anlarla odama gelir hadi bakalım anne kız film partisine der içeriye sürüklerdi beni sonra film izlerken yavaş yavaş uykuya dalardım böyle böyle derken umutsuzluğa düşmeme bile izin vermedi canım annem.Kendimi baya geliştirdiğim dönemde ufak bir şarkı bile yapmıştım ;
''Her gece gökyüzünde
Bekler beni en tepede
Kocaman gövdesiyle
Selam verir tüm şehre
Kayıp gitme elimden
Çok korkuyorum sensizlikten
En yakın arkadaşım
Özgürlüğümsün sen''
Bu şarkıyı ilk söylediğim gün annem ve babamı ağlarken gördüğüm ilk gündü. Beni aralarına alıp öyle sıkı sarıldılar ki dünyanın en güzel dakikalarıydı benim için. Daha ne isteyebilirdim ki ailem yanımdaydı ve ne kadar zorlansam da artık o kadar da kötü sayılmazdım gitarda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
''Özgürlük'' (Mansiyon Ödüllü)
Storie breviİnkar etmeyin sizin de eksikleriniz, yarım kalmışlıklarınız var. Hangimizin yok ki zaten? Kimsenin hayatı dört dörtlük değil. Şu koca hayatta bizi zor durumdan çıkaracak birilerine, derin düşüncelerde kaybolup ruhunuzu en kör kuyularda hapsettiğiniz...