9. Bölüm

311 43 11
                                    

Hatırlatma;

"Justin, seni hep seveceğim."

Tüm kalbimle söylemiştim. Huzurluydum.

Cevap vermek yerine boynuma masum bir öpücük kondurdu.

9. Bölüm

Uyandığımda hala geceydi ve Justin yanımda yoktu. Başta her şeyi rüya sanıp korksam da, Justin'in yattıktan sonra çıkarttığı tişörtünü yerde görmem beni rahatlattı.

Yataktan kalktım ve ışığı açtım.

Bir gün öncesine kadar dünyadaki en iğrenç hayatı yaşıyordum ama şimdi yerimde olmak için canını verebilecek birçok insan vardı.

Sessiz olmaya çalışarak merdivenleri indiğimde Pattie'nin salonda oturduğunu fark ettim.

"Merhaba.."

Çekinerek karşısındaki koltuğa oturdum.

"Uykun mu kaçtı bebeğim?"

Şaşkın bir şekilde ona baktım.

"Sen ciddi misin?"

Merakla bana doğru döndü.

"Ne konuda?"

"Neden bu kadar kibarsın?"

Bu alışkın olduğum bir şey değildi rahat hissetmeme neden olsa da sebebini anlayamıyordum.

"Sen benim oğlumun kız arkadaşısın, ayrıca çok tatlı birisin."

Gülümseyerek ayağa kalktı ve yanımdaki koltuğa oturdu.

"Kız arkadaşı olduğumu nerden biliyorsun?"

"Anlamak zor değil. Sana çok değer veriyor."

İstemsizce gülümsedim ve ekledim.

"Teşekkürler Pattie. Bu arada Justin nerede?"

"Karakoldan çağırmışlar. Ev tamamen yanmış ve hiçbir ipucu bulamamışlar. James' in -siz şimdi kesin unuttunuz James, Harvey'nin gönderdiği adam, Adele ve Amy'yi çağırıp biriniz ölecek demişti ve Amy ölmüştü ya o- fiziksel özelliklerini tekrar anlatmaya gitti."

"Sen her şeyi öğrendin mi?" Öğrenmemiş olmasını umarak gözlerimi dizlerimin üzerinde birleştirdiğim ellerime diktim.

"Justin gitmeden anlattı."

Kuşkuyla sordum.

"Ne kadarını?"

"Ona uyuşturucu sattığını, Harvey'nin psikopatlığını.."

Düşünerek dudaklarını büzdü.

"Bana kızdın mı?"

"İlk kızmıştım. Ama senin suçun değil. Haksızlık etmişim." Gülüşü huzur veriyordu, ayrıca Justin'inkine çok benziyordu.

Salona Justin'in girmesiyle ayağa kalktım.

"Kötü bir şey yok değil mi?" Telaşla Justin'e yaklaştım.

"Cesetler tamamen yanmış, Diego, Dominic ve diğerleri ölmüşler.." Hüzünle bana baktı. Pattie ise hala oturduğu koltuktan bizi izliyordu.

"Üzgünüm, Diego arkadaşındı biliyorum."

Onu hiç sevmememe rağmen ben bile üzülmüştüm.

"Arkadaşım değildi, ama yine de kötü hissediyorum."

"Ben artık evime gideyim." Pattie bize gülümseyerek salondan çıktı.

"Her şey düzelecek." Onaylamamı bekliyordu.

"Elbette düzelecek." Elim beline attığımda buna gerçekten inanıyordum. O ise yıkılmış gibiydi.

"Annen çok tatlı." Keyfini getirmeye kararlıydım ve gülümseyerek ilk adımı attım.

"Öyledir." Hala somurtuyordu.

"Gülüşünüz aynı."

Tebessüm etmeye çalışmıştı ama pek başarılı olduğu söylenemezdi.

"Benden çok uzunsun, bu sinir bozucu!" Oflayarak dikkatini çekmeye çalıştım. Ne yapsam ilgisini çeker diye düşünüyordum.

"Omzumu baya geçiyorsun." İlgisizce birkaç adım geri kaçtı ve boy farkımıza bakmaya çalıştı.

"Ama seni öpmek için senin kafanı eğmeni beklemem gerekiyor."

Gülümsedi. Bu beni rahatlatmıştı.

"Senin beni öpeceğini bilsem hep kafam eğik dolaşırım." Çarpık gülümseyişi keyfinin yerine geldiğine işaretti.

Dudaklarımı dudaklarını yaklaştırmamla tek hamlede beni kucağına aldı. Ona kolaylık olsun diye bacaklarımı sıkıca beline doladım.

Dolgun dudakları benimkilerle sürtüşürken inlememe engel olamadım. Bundan memmun olmalıydı ki beni hızlıca duvara yasladı ve önce boynumu ardından da göğsümün tişörtümden görünen kısmını emmeye başladı. Heyecandan ölecek gibiydim. Ben de dilimi kulağında gezdiriyordum ve beni inletişini dinliyordum. Sırıttığını hissedebiliyordum. Titreyişimi umursamadan kulağından boynuna doğru kaydım ve minik ısırıklar bırakmaya başladım.Uzun bir gece olacaktı.

HİKAYE İÇİME SİNMİYOR SADECE ÖYLESİNE PAYLAŞIYORUM BÖLÜMLERİ ESKİDEN YAZMIŞTIN ZATEN DİYE. YİNE DE UMARIM HOŞUNUZA GİDİYORDUR SINIR +20 İLK BÖLÜMLERDE BİLE DAHA YÜKSEKTİ NXYCCJDSDIJH NEYSE BU ARADA ARTIK KENDİMİ DERSLERE VERİYORUM EN AZINDAN DENİYORUM TEOG VAR ÇÜNKÜ AMA TÜRKÇE VE İNGİLİZCE HARİÇ HEPSİ BERBAT NE YAPACAĞIM BİLMİYORUM OF :(

SinfulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin