O olaydan sonra çok kayda değer bir şey olmadığı için hızlıca atlıyoruz,geliyoruz liseye geçiş dönemine.Tamam okuduk ettik güzel,ama iş OKS'ye gelince ciddileşti tabii (evet,eskiden OKS diye bir şey vardı siz hatırlamazsınız..).Ben hiçbir zaman "aman çok çalışayım gebereyim çalışmaktan sonuçlarım güzel olsun Allah'ım ne kadar çalışkanım!" tipinde bir öğrenci olmadım.Bu yüzden "bilmem kaç dakikalık sınav benim hayatımın geri kalanını belirleyecek" psikolojisine de girmedim.Gayet rahat bi şekilde sınavıma girdim,çıktım.Sonucumu aldım,tercihlerimi yaptım.Aldığım puan 420 civarındaydı ve tercihlerim şu şekildeydi ; Yomra Fen Lisesi,Kanuni Anadolu Lisesi,Trabzon Anadolu Lisesi ve Tevfik Serdar Anadolu Lisesi. Şimdi olay şu ki,ilk iki liseye puanım katiyen yetmemesine rağmen yazmıştım,ne olur ne olmaz diye.Tabii ki olmadı ve ben 130 yıllık tarihi olan Trabzon Lisesi'ni kazandım -o zamanlar bilmiyordum ne kadar kıymetli bir lise olduğunu tabii,yıllar geçtikçe anladım- ve lise hayatına adım attım.
