5.Bölüm Kıskanç Mafyacık

187 12 25
                                    

(multi Dolunay 💕)
Multimediadaki şarkı bölüm şarkısı değil ama ben bölümü yazarken o şarkıyı dinlediğim için multimediaya ekledim dilerseniz okurken dinleyebilirsiniz :))) iyi okumalar 😘

GECE:

Ben sözleşmeyi kabul ettiğimi söyledikten sonra Uraz yemek yemeği teklif etmişti ancak yorgun olduğumu söyleyip reddetmiştim. Her ne kadar kendi suçu olmadığını iddia etse de o kızı Uraz'ın üstünde gördüğümden beri Uraz'a kızgındım.

Trafik yoğun olduğundan eve dönmemiz nerden baksan bir iki saat sürecek gibiydi. Bende telefonumu elime alıp biraz oyalandım. Tam telefonu kilitlememle gelen bildirim sinirimi bozmuştu. Dolunay'dan mesaj geldiğini görmemle gerilen sinirlerim yerini mutluluğa bırakmıştı.

Dolunayla yıllar önce ben dövüş eğitimi almak için yurt dışına gittiğimde tanışmıştım. Aynı hocadan eğitim almış ve uzunca bir süre aynı evde kalmıştık. Eğitimimiz biter bitmez Türkiye'ye dönmüştük ben yine kendi evimde yaşarken o benimle kal deyip ısrar etmeme rağmen benim evimin çaprazındaki bir evi satın almıştı.

Benim için çok değerliydi Dolunay. Hayatımın kapılarını bitek ona açmış ve aileme olanları bitek ona anlatmıştım. Bir ay önce kardeşinin yanına İtalya'ya gitmiş ve daha yeni dönmüştü.

Hızlıca mesajına tıklayarak okudum.

Yafrım:

+Sevgülüm özledin mi beni ;)))

-O nasıl söz Dolu tabisi özledim <3.

+Nerdesin? buluşalım! Sahil kafeye yakınsan oraya gel .

-Yakınım 10 dakikaya ordayım...

+Okeyto bekliyorum :d

Dolunayla konuştuktan sonra Uraz'a döndüm sinirle telefonuma bakıyordu. "Bir sorun mu var?" dememle "Yafrın kim Mavi ?" dedi iğneleyici bir tonda.

Onun bu garip kıskançlığına gülmemek için dişlerimi sıktım ve kısa bir süre sonra konuşmaya devam etti

"Sevgilin mi?" demesiyle zor tuttuğum kahkahalarımı serbest bıraktım. Kahkaha atarken aynı anda açıklama yapmaya çalışıyordm "Haha yaf-rım hahaha Dolu- haha-nay hahahaha kar-deşim sayılır"

Nihayet gülmeyi kesip normale döndüğümde Uraz'ın hayran hayran beni izlediğini fark ettim.

Bir anda ciddileşen ortamın gergin havasını dağıtmak adına " Mafyacık beni kıskanmış mı?" diye sordum. Uraz'sa yüzünü buruşturup "Mafyacık mı? Hem seni ne kıskanacakmışım sadece merak ettim" dedi.

"Tabi tabi eminim hiç kıskanmamışsındır" dedikten sonra ekledim "Beni sahil kafenin orada bırakabilir misin? Dolunay'la buluşacağım uzun zamandır görmüyordum"

"Olur bende eve geçerim bir iki saat sonra da seni alırım saat sekizde katılmamız gereken bir davet var. Seni beş buçuk gibi alsam hazırlanabilirsin sanırım."

Yaklaşık beş dakika sonra nihayet gelmiştik. Uraz ilerde durarak inmemi bekledi ve saat beş buçukta beni alması için sözleştikten sonra kafeye doğru yürümeye başladım.

URAZ:

Şuan içimde koca bir mutluluk vardı. Sözleşmeyi kabuk etmişti ve yanımda kalacaktı.

Kafamı ona çevirmemle biriyle mesajlaştığını fark ettim. Kimle mesajlaştığını görmek için daha dikkatli baktım. Acaba sevgilisi mi vardı?

Sorduğum soruyla kahkaha atmaya başladı. Hayatımda gördüğüm en güzel gülüş benim mavişime aitti.

O an onu içime sokup herkesten saklamak istedim. Kimse görmemeliydi bu güzelliği. Kimse benim gördüğüm bu mükemmel manzarayı görme fırsatı yakalamamalıydı.

ARAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin