Blind Love || z.m

special chapter for my chocolates

SİZE FİŞŞŞEQ GİBİ BİR ÖZEL BÖLÜM YAZDIM🚀

BLİND LOVE'IN BANA VERDİĞİ ENERJİYİ ÖZLEMİİŞİM

SİZİ SEVİYORUM İYİ OKUMALAR💞💘

"Kapı çalıyor." diye mırıldandı benden önce uyanmış olmasına rağmen yataktan kalkmak istemediği için beni uyandırarak aşağı inmemi sağlamaya çalışırken. "Duyabiliyorum." dedim başımı yastığımın altına gömerek derin bir nefes aldıktan hemen sonra. Bu kadar üşengeç olmasına inanamıyordum.

Ama kapı tüm hızıyla çalmaya devam ediyordu. "Cleméntine." kolunu beni dürtmek için kullandığında oflayarak kafamı yastığın altından çıkararak ayağı kalktım ama tabi ki de benim uykumu kaçırdıktan sonra onun böyle huzurla yatmasına izin vermeyecektim.

Suratında ki gülümsemeyle birlikte kendini uyumak için siyah örtünün altın tekrar gizledi ama omzunu ısırarak bunu yapmasına engel oldum. "Siktir! Cleméntine." gözlerinde ki şaşkın bakış daha değişik bir hal almaya başlamışken ben kaçamadan kolumdan tutup beni yatağa geri çekti. "Tanrım, hayır!" dedim o üzerime çıkıp elleriyle yanaklarımı kavramışken.

"Kapı çalıyor." gözlerimi gözlerine sabitleyerek gülmeme engel olamadığımda elinin birini bacaklarıma indirdi ama çırpınmaya devam ediyordum. "Beni tahrik ettin sence kapının çalıyor olması umrumda mı?"

"Sadece omzunu ısırdım!" dedim itiraz eder gibi. Bu pozisyonda durmuş neyi tartıştığımızı bile bilmiyordum. "Evet, bunu sevişirken de yapıyorsun ve tekrar yapmış olman aklıma harika anılarımızı getirdi." dudaklarını dudaklarıma bastırıp beni öpmeye başlarken gözlerimi irileştirdim.

O ciddi miydi? Ellerimi onu itmek için göğsüne yerleştirdiğimde farkında olmadan karşılık veriyor olduğumu fark etmem iç çekmeme sebep oldu.

Muhtemelen kapıda olan her kimse çoktan bir ağaca dönüşüp meyvelerini vermeye başlamıştı. "Zayn," dedim dudaklarımı geri çekerek gözlerine bakarken. "Sen ciddi misin?" başını beni onaylarcasına sallarken belini bana doğru itti.

Siktir, kesinlikle ciddiydi.

"Şu suratına ışık tutulmuş tavşan ifadesini sil," tek eliyle yanaklarımı kavrayıp sıkarak dudaklarımın O şeklini almasını sağlarken devam etti. "İsteğimi yok ediyorsun ve kapıda ki her kimse gönder ve yanıma gel." yanaklarımı bırakıp beni yeniden öptükten sonra kendini üzerimden yana attı ve ben yataktan kalkarken kalçama bir şaplak attı. "Sabah sabah benden dayak yemek istemiyorsan uslu dur." terliğimi çıkarıp ona doğru tehdit edercesine salladığımda gülerek yanında ki telefonunu eline aldı. "Tamam anne." ona göz devirdikten sonra bastırdığım gülme isteğimi kapının önüne çıktığımda bıraktım ve başımı iki yana sallarken merdivenlerden aşağıya indim.

"Cleméntine!" kapıyı açar açmaz üzerime atlayan Beatrice dengemizi kaybederek yere düşmemize sebep olurken acıyla "Beatrice!" diyerek kıçımdan tüm vücuduma yayılan bir acının etkisiyle bağırdım. "Siktir ne yapıyorsun?" o sonunda üzerimden kalkıp karşıma otuz iki diş sırıtıyor bir halde dikildiğinde havaya kaldırdığı eline baktım.

"Evleniyorum!" diye bağırdı yüzüğünü gördüğümden emin olduktan hemen sonra tekrar üzerime atlayarak. "Sabahın sekizinde mi?" sesimde ki şaşkınlığa engel olamayarak yüzüne baktığımda gözlerinde ben dünyanın en salak arkadaşına sahibim bıkkınlığı vardı.