Aşık bi kız...

|8|

Kitaba başlarken aklımda çok fazla fikir vardı ancak yazacak vaktimin olmayacağını biliyordum. Uzun süre yine yb atamayacağım. Yazacak hiç vaktim olmuyor. Bu sefer az da olsa birazcık yazabildim tahminen yakında yb atacağım ama bir daha ki bölüm gecikebilir. Kusura bakmayın. İyi okumalar. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.

Öpüldünüz💋

Bu da ne demek oluyordu? Kimdi bu Şebnem? Nereden girmişti Özgür'le benim aramdaki aşka?
Ben:

-Özgür... Özgür uyanman lazım!

Bir yandan ne yapacağımı bilemez halde ağlıyordum bir yandan da Özgür'ü uyandırmaya çalışıyordum. Neden kötü şans hep beni bulurdu ki?

Özgür gözlerini açarak bana baktı uzun bir süre. Bakışlarında aşk vardı. Beni kollarının arasına çekerek gözyaşlarımı sildi.

"Noldu bebeğim? Niye ağlıyorsun sen şimdi?"

Onun kollarının arasındayken huzurluydum.

"Şebnem kim?"

Bana uzun bir süre baktıktan sonra cevapladı beni.

"Çok eski bir arkadaşımdı, ama ondan bahsettiğini zannetmiyorum. Kimmiş?"

"Özgür, Şebnem diye birisi bana mesaj attı." Diyerek mesajı gösterdim. Sesli bir şekilde okudu.

"~Özgür'ün yanındasın diye kendini çok özel hissetme. Özgür benim, benimdi, benim olarak kalacak. Özgür asla ama asla seni sevmeyecek. Tek isteği oğlunu almak. Seni terkedecek ve bana dönecek. Seni asla sevmedi. Sevmeyecek. Sevmiyor. Seni sevseydi seni aldatmazdı. Ama seni benimle aldattı. Haberin yok değil mi? Özgür ve ben aynı yatakta yattık. Bilmem anlatabildim mi? O yüzden Özgür'cüğümü rahat bırakacaksın. Selim'i ona vereceksin ve Özgür de beni sevecek. Bunu kafana sok.-Şebnem~"

Saçlarımı okşayarak, "Blöf yapıyor, umursama onu. Ben seni seviyorum." dedi.

"Peki." diyerek telefonu kapattım ve ona sarıldım. O da baba sarıldı. "Ben seni seviyorum. Onu umursama. Bizi kıskandığı için böyle yapıyor. Ağlama."

Özgür'ün ağlamamamı söylemesinin ardından ağlamayı kestim.

Özgür:Aç mısın? Yemeğe gidelim mi?

Ben: Evet, acıktım. Gidelim.

Selim'i kucağıma aldım ve onun bezini değiştirdim. Kıyafetlerimi değiştirdim. Özgür'de kıyafetlerini değiştirmişti. Bana sarılıp beni öptü ve "Hazırsan inelim güzelim." dedi. "İnelim yakışıklım, hazırım." dedim ve Selim'i pusete oturtturup kapıdan çıktık.