içi Pelinsu dışı Haydar baba

2.4K 124 79
                                    

İlk kitabım olduğu için ilk bölümlerde fazla hatam var fakat ilerleyen bölümlerde daha iyi yazmaya başladığımı ve kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum.İlk bölümlere göre kitabımı yargılamazsanız beni sevindirirsiniz.Diğer bölümleri okuyunca da beğeneceğinizi umuyorum.Bu bölümleri de tecrübesizliğime verin.Şimdiden teşekkür ederim.

Multi ;Bahar

BAHAR'IN AĞZINDAN

Merhaba, ben Bahar Sancak: 17 yaşındayım ve lise 3.sınıfım. Normal gelirli bir ailenin tek çocuğuyum. çok enerjik ve deli doluyum,haksızlığa tahammülüm yoktur ve tanımadığın insanlar tarafından dalga geçilip, küçük düşürülmek en nefret ettiğin şeylerden biri. Sinirlendiğimde gözüm kimseyi görmez ve ne yaptığımı kendim bile sonradan idrak ederim.Annem Yaprak Sancak:bankacı ve 35 yaşında. Babam Zafer Sancak: bir şirkette hukuk departmanı olarak çalışıyor ve 37 yaşında.   

Annemin adımı uzun uzun bağırması ile uyandım.Bu gün annemin eski bir arkadaşına misafirliğe gideceğimiz için telaşlıydı annem.Beni uykumun tatlı kollarından uyandırmasının yegane sebebi de buydu zaten.Bir hafta sonu tatilimiz var onu da alın elimizden bizim tatil yapmaya hakkımız mı var?Öğrenciyiz diye süründür bizi.

''Bahar, kız kalk artık. Vallahi  terlik geliyor bak!  Hadisene, kızım ya öğle oldu. ''diye bağıran canım annem, sana da günaydın.

Annemin terlik lafından sonra uyanmamak ne mümkün zaten.Yatakta yorganımı tekmeleyip,oflayarak kalktım.Uykulu halimle banyoya gidip rutin işlerimi hallettikten sonra,pijamalarımla mutfağa gittim.Beni beklemeyip yemeğe başlayan aileme kınayan gözlerle bakıp ''Günaydın'' dedim.''Günaydın canım''yanıtını alıp yemeğime gömüldüm.

Annem eski arkadaşına kavuşacağı için mutluyken bir tanecik evladı olan benim de nazikçe(!) insana benzeyip,güzel şeyler giymemi istemişti.Klasik bir jeanle beyaz  rengi bir bluz ve üstüne blazer ceket giyip beyaz spor ayakkabılarımı da ayağıma geçirdiğim.

Saçlarım kendiliğinden düz olduğu için, elimle tarayıp, salınık bıraktım. Makyaj yapmayı çok sevmediğim için, hafif bir fondöten ve aylaynır  sürdükten sonra hazırdım.

Salona indiğimde, Annem ve Babamın da hazır olduklarını gördüm. Evden çıktık ve annemin arkadaşının evine gitmek üzere yola koyulduk.geldiğimizde uyuşuk adımlarla eve doğru yürüdüm. Ben, gidene kadar Annemle Babam zili çalmış, bekliyorlardı.Kapı açıldı. Karşımda 35 yaşlarında(!) bakımlı ve güzel bir kadın ve 38 yaşlarında(!) diye, tahmin ettiğim bir adam çıktı. 

İçeriye girdik. Eski anılar falan derken, baya bir sohbet ettiler.Bir süre sonra, adının Melek olduğunu öğrendiğim, evin sahibi masa kurmak için ayaklandı.ben de, yardım etmek için peşinden gittim. Masaya bir şeyler koyduktan sonra, son olarak ''benim, yapabileceğim bir şey kaldı mı Melet teyze?'' dedim ''kızım dolapta turşu kavanozu var. Ondan biraz tabağa koyabilir misin sana zahmet?'' dedi, melek teyze. 

Kavanozu açmaya çalıştım ama mübarek insanlar nasıl sıktıysa bir türlü açılmıyor!Söylene, söylene kapağı açmaya çalışıyorken, arkamdan bir kıkırdama sesi duydum.Arkamı döndüm hemen. Karşımda çok yakışıklı biri vardı.Çarpıldım bir an. Allah'ım öldüm de cennette miyim?Kurban olduğum yaratıyor işte ama hemen eriyip bitmeden konuştum.

''ne gülüyorsun be! çok mu komik?'' dedim çocuk bu tepkime bir an afallasa da hemen kendini toplayıp alayla konuşmaya başladı ''gözlerinle,tavrınla insanları diri diri yersin ama bir kavanozu açamıyorsun beceriksiz şey seni!''dedi. Az önceki iltifatlarımı geri alıyorum. Gıcık,uyuz,tipsiz şey! ne olacak.kaşlarım çatık şekilde cevap verdim hemen ''sen bana beceriksiz demek ha öylemi?oğlum senin o saçlarını kazırım,kaşlarını cımbızla tek tek yolarım,tırnaklarını söker.dişlerini kırarım saçmalama tabi ki de beceriksiz değilim ben'' deyip tatlı tatlı sırıtmaya başladım.söylediklerim karşısında çocuğun gözleri sonuna kadar açıldı ve ''dışı Pelin Su, için Haydar Baba. Sen nasıl kızsın be? Bir an içine bakkal Rüstem kaçtı sandım ama o amcalar bile senden daha tatlı'' dedi.Diyecek bir şey bulamamış olmam sinirime sinir katarken tezgahın üzerindeki tavayı görüp karşımdaki çocuğa alayla bakarken birden ciddileşip tavayı elime aldım.Hızımı alamayıp tavayı kafasına geçirdim.

Kavanoz KapağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin