Bu kitapta arkadaşlıkların önemi sevgisi ve en çok ta eğlence barınıyor. Irmağ' ın zarifliği Deniz' in inatçılığı ve sertliği Aslı'nın maceralarına ev sahipliği yapan İstanbul İstanbul olanı böyle bi arkaşlık ve eğlence görmemiştir. Yeni maceralara...
Deniz'den: -Onları terk ettiğimde hemen eve gidip soğuk bir duş aldıktan sonra kıyafetlerimi giyindim. Rahat kıyafetler seçtim o yavşakla yemeğe gitmek zaten midemi altüst ediyor birde onun için hazırlanamam.
Mutimediya'da Deniz'in giyindiği kıyafetler var..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saat 9'a geliyordu ki kapı çaldı ve karşımda Demir, Irmak,Beyto,Umut,Aslı vardı. İçeri geçtiklerinde Kaan'nın
yanlarında olmadığını gördüm. İçim parçalanıyor sanki ama bu böyle geçicidir herhalde.
Birden kolunu ters çevirip: -Birincisi sana bana güzelim lafından nefret ettiğimi söylemiştim. İkincisi ise yavaşlıktan tembellikten tiksinirim.
Beyto: -Vayy Deniz başkan oley Deniz başkan oley!!
Arkam dönükken Beyto ile muhatap olmadan Selçuk'a:
-Ben arabadayım bekletme çabuk gel!!
Arabaya biner binmez yavaşça sürmeye başladı Selçuk. Pencereden dışarı bakarken sanki evin yanındaki ağaçtan gölge gördüğümü hissettim taki Selçuk'un konuşmasına kadar.
-Deniz balık yemeyi severmisin ?
-Hayır pizza olsa daha iyi olur.
-Peki cadı .
Bu çocuk canına susuyordu galiba.
Aslı'dan: -Deniz'in sinirli olduğu çok belliydi ama bu kız niye bu kadar sinirli ki tamam Kaan'la atıştılar , Selçuk'uda sevmiyor zaten ama başka bir iş var bunun içinde. Yoksa Deniz.....
Umut: -Aşkım neyin var?
Aslı: -Hııı??
Beyto: -Kız uyan uyan Allah iyilik versin.
Aslı: -Beyto kuzu sus gebertirim seni haa!!
Umut: -Neyin var?
Aslı: -Aşkim birşeyim yok aklım sadece Deniz ve Kaan'da kaldı.Deniz çok garip davranıyor bunda bir iş var ama ne?
Umut: -Prenses takma sen onları. Birbirlerine aşık oluyorlar galiba .
Aslı: -Evet bende öyle zannediyorum.
Biz Umut'la sohbetimizi derinleştirirken Beyto birden araya girerek:
