YIKIM VE BAŞLANGIÇ

29 1 15
                                    

    Çok hatta baya çok süredir yazmadığım için öncelikte sizden özür dilerim. Hikayem çok değişti. Önce düzeldi sonra yerle bir oldu ve şu an sizlerle birlikte .  Hikayenin adını sorarsanız ; internette veya herhengi başka bir yerde bulabileceğinizi sanmıyorum ama eğer sonuna kadar gelirseniz benle size anlamını söyliycem . İyi okumalar ..

      Matematik . Benim pek becerebildiğim bi olay olmasa da gümüzde önemli bir yerde olan bilim dalı. Böyle bilimin dalına sıçıyım demek isterdim ama mecbur yapcaz artık . 2. dönem 2. matemetik yazılısına tamı tamına 53 dk var. ve ben bi bok bilmiyorum . Diğer derslerim fizik dahil çok iyi fakat şu matematik denen merede bir türlü alışamadım. 

SINAV SAATİ

Kelebek sistemle sınavları olduğumuz için bütün okul karılıyor ve oturma planı hazırlanıyor. Şükür ki kendi sınıfımdayım ama yerim farklı .  Yerime oturdum ve kopya düzeni hazırlıyoruz ve birden ; Hasssssiktirrr!!! kapıdaan girdi! " resmi kanıtı . Bana doğru geliyor ananssskm. Arkama oturdu . napcam ? önümde benden bir üst dönemde olan bi arkadaşım var kibarca omzuna dokunuyorum ve yalvaran gözlerle ; 

"yer değiştirelim mi? Lütfen!" diyorum . Sağolsun beni kırmadan yer değiştiriyor . Ve sınava Nazmiiiciğimz giriyor . En sevdiğim olmasada en kopya çekilebilen öğretmenler arasında ilk 3 te yer alır kendisi. sınav başlıyor. tam soruya odaklanıcam kafama silgi yiyorum . 

"Ne var aqü " bakışımı atıyorum . Konuşmaya gerek yok. 

"Naber?" diyor . cevap vermeden önüme dönüyorum . elim ayağım titiriyor. İki saniye sonra kafama bir silga daha yiyorum yetmiyor sesleniyor . Ardı arkası kesilmeyen silgi atıştan sonra arkadaşım Beyza 

"Deren lütfen bak şu salağa soru çözemiyorum ." diyor. E kız haklı . 

" Ne istiyon ?"   "Telefona bak" "Hayır." 

bütün sınav boyunca bu ve benzeri şekillerde benimle konuşma teşebbüsünde bulunsa da sert duruşumdan ödün vermeyerek onu çıldırttığım doğrudur. 

     Eve geliyorum . Annem . Mutfakta . Kardeşim . Henüz görünmüyor. Babam .  Büyük ihtimalle iştedir. 

Annemin yanına gidiyorum . "Napıyon ?" "Eve yeni geldim . Babannen gelcekmiş . Yemekte şunu mu yaps.... " baya uzunca bi danışma sürecinden sonra odama çıkıyorum . Ve ...telefon çalıyo . Numarasını sildiğim halde ezbere bildiğim için açmıyorum . WP den üst üste mesaj . Telefon bir daha çalıyor. 

"Ne var?"  "Hiiçç. Bu gün hiç takmadın .Konuşmak istedim ...." 

İle mayısta başlayıp ağustos sonuna kadar peri masallarını andıran adeta bir filmdeymiş gibi hissettiren ... Şaka şaka . bi süre sonra seni seviyorum ama bilemem ne yine benim uğraşımla bir ilişki olmuştu. Güzel zamanlar olu mu oldu tabi ama sonu güzel değildi. 

SONUÇ : Başka birine(bizi tanıştıran yani birbirimizi fark etmemizi sağlayan arkadaşıma) aşık olduğunu söyleyen bir salak . ağlamaktan gözleri şişmiş bir adet ayı yavrusu (ben). günlerce çekilen uykusuzluk ve aşk acısı e tabi yanından hi eksik olmayan stalk . (her saniye) hayat felsefesi olarak benimsenmiş at gibi giden it gibidöner sözü . kimseyle konuşmama 2 defa hastanelik olma. kusmalar bayılmalar falan falan .. geçti çok sükür. ha o at ve it kombinasyonu var ya . oldu o yıl başında mesaj attı ama o bizi tanıştıran kızla küsmüs yani kız benle çıktığı için ve kız başkasını sevdiği için buna bakmıyormuş benden aralarını yapmamı istedi . buda böyle bir şerefsizlik örneği işte. 

Ben size asıl olayı anlatıcam. Ben biriyle tanıştım. Aslında o hep ordaydı. birbirimizden haberdar değildik ve en yakın arkadaşlığın nasıl aşka dönüştüğünü anlatıcam. O salak şahsiyete gelirsek hangi yerde kimle bilmiyorum . Umrumda da değil. Benim Ceortisim var . Ama önce bi tanışmamız gerek değil mi ? Gökten zembille inmiycek. 

Ceortis*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin