fall :: yoonmin

5e5

final.

"jimin, bu ses de ne?" diye mırıldanıyor. yoongi, gözlerini kırpıştırırken rüzgarın hızı karşısında şiddetli bir merak havalesi geçiriyor.

"bilmiyorum, sevgilim." diyor jimin, etrafına bakınırken kulübenin küçük penceresinden yeryüzünün bir tufana kapıldığını çözümlüyor. bir hortuma benzeyen bulutlar kümesi, var olmayan gökyüzü ile sevişiyor, yoktan yaratılan bir kasırga ile mücadele ediyor.

"dışarı çıkalım," diyerek öneri sunuyor, yoongi. ne olup bittiğini çok merak ediyor. "neler oluyor?"

"daha önce hiç görmediğimiz bir şey bu, yoongi." diye itiraz ediyor. emin olamıyor, korkuyor ve farkında olduğu hayalin gerçekleşmesinden ürküyor.

"o zaman görelim, jimine."

adamın parmaklarını kavrayıp küçük evlerinden çıkarken bedenlerini bir sıcaklık sarıyor ve kafalarını yukarı kaldırmak zorunda kalıyorlar.

yağmur yağıyor.

ateş parçaları omzlarına sıçrayıp kum zemine düşerken bir atmosfere bile sahip olamayan tyopana gezegeni irili ufaklı binlerce gri bulutu bünyesine ekliyor.

vücutlarını yakan alev topları, derilerinin yanmasına neden olduğunda yoongi, jimin ile birlikte yaptıkları kulübenin de yangına kurban gittiğini görüyor ve dizlerinin üstüne düşüyor.

kendisi gibi yanmakta olan sevgilisini kucağına çekerken onun güzel yüzüne bakıyor.

"yağmur yağıyor, miniğim." diyor yoongi, alınlarını birleştirirken biliyor ki bir çağ bitiyor başka bir doğum yapabilmek için.

"evet, yoongi," dediğinde jimin, akciğerlerini kaybediyor fakat sorun değil. hala nefes alabiliyor çünkü yoongi'nin gözlerindeki sığınakta saklanıyor.

"veda konuşması yapmayacak mısın?" jimin, kaşlarını kaldırarak aralarında milimler olan sevgilisiyle burunlarını sürtüştürerek ölümün ve bir olmanın tadını çıkarıyor.

"en sevdiğin şiir geliyor," diyor yoongi, bir ayinin tam anlamıyla sonlanması için hafızasının her karışını kullanıyor. "iyi dinle, miniğim."

"en sevdiğimle," diye ekliyor jiminie. "sesinle öleceğim."

yoongi itirafını boşta bırakıp dizelere başlıyor.

"...günlerin dökümünü yap,
benim senden, senin benden habersiz alıp verdiklerini
kim bilebilir ikimizden başka? 
sözcüklerin ve sessizliklerin yeri iyi ayarlanmış.
bir ilişkiyi, duyguların birliğini, 
bir aşkı beraberlik haline getiren kendiliğindenliği 
yani günlerimiz aydınlıkken kaçırdığımız her şeyi bir düşün 
emek ve aşkla güzelleştirilmiş bir dünya 
şimdi ağır ağır batıyor ve yokluğa karışıyor 
orada olmus saadeti karşılaştır yaşayan mutsuzlukla 
bunlar da bir işe yaramadıysa 
demek yangından kurtarılacak hiçbir şey kalmamış aramızda..."

jimin susuyor, yoongi sustuğunda.

bir dokunma sanatı başlıyor yüzleri arasında, elleriyle ortaklık etmeden. yanakları yanaklarına değdiğinde dudakları dudaklarını es geçiyor. bir tarih yazılıyor takvimler iki bin dokuz yüz altmış sekiz yılını gösterirken. ateş topları, sözlüklerine destansı yağmur olarak kaydolurken yoongi tekrar konuşuyor. biliyor, biraz geveze biri ama jimin de onu bu yüzden seviyor.

hem ölürken bile sevdiği adama dair edebiyat yapmaya çalışan insan nasıl sevilmeyen olabilir?

"yağmur düşerse ne olur görüyoruz şimdi." diyor, dudaklarını ağlamaklı bir ifade ile kıvırırken.

"ölüyoruz," diye cevaplıyor jimin, çok konuşan dudaklara kapanmadan önce. "kesinlikle."

yağmur yağıyor. soyut bir şekilde ciğerlerine, aslında vücutlarına değen tek bir tane bile can yakıcı varlık yok. yağmur yağıyor, aldatıcı bir yöntemle hislerine. aslında kimse kimseyi aldatmıyor. yağmur yağıyor dolu dolu, sağanak diyormuş dünyalılar ama yoongi yakıştırmıyor.

çünkü jimin'in gözlerinin irisinde gördüğü başka bir adamın hayali ona dolu dolu kıyamet azabı veriyor. yağmur yağıyor; kelimelerine, kendisini sanki gerçekten ona aşıkmış gibi öpen dudakların etine, kafasında yarattığı tyopana gezegenine.

yağmur yağıyor, hiç durmadan o gece.

yeni bir çağ başlıyor, jimin'in iki yüzlü kalbinde.

asla bırakamayacağı aşkını yoongi olarak değiştiriyor.

çünkü yağmur; yoongi'yi yaktığı kadar onu da yakıyor.

sadece biraz geç...

çok geç fark ediyor.

yoongi çoktan dünyasında öldüğünde.

☆☆

zihnime konuk olduğunuz için teşekkürler, böyle garip şeyler yazarım arada:(

neyse, sizi seviyorum♡

başka bir yoonmin'de görüşürüz~ (bknz: love on the ice! paylaştım bile^_^)

hoşça'kalın.

sevgiler,

sappy