''Biliyor musun ben hayatımda hiç ağlamadım.Çocukların ağladığında ailelerinin geldiğini fark ettim.Ağlamak bir çağrıydı, yardım istemekti. Ama benim ağladığımda gelebilecek kimsem yoktu. Yardım edecek kimsem yoktu. Ağlamak benim hakkım değildi. Ben...
Duyduklarına inanamıyor, o ana kadar düzgün olan saçlarını yolarcasına karıştırıyordu.
'' Bilerek olmadı, gerçekten. O sırada kafamız biraz...n-nasıl diyeyim?''
''Kısaca içmiştik.''
Kafasını suçlulukla eğdiği yerden kaldırmadan söylemişti bunu yanındaki.
'' İçmiştik, aynen.'' Kendini açıklamaya çalışıyor daha doğrusu masuma yatıyordu.
'' Dediğim gibi eğlenceli bir olay çıkarmak istiyorduk. Benim de aklıma bu geldi. Aslında kendi numaralarımızı yazacaktık masaya. Maalesef yanlışlıkla son aramalara girip senin numaranı yazmışız. Ayılınca aklımıza geldi, gidip silmeye çalıştık. Nasıl bir akılsa bizimki CD kalemiyle yazmışız, çıkmadı yani. Suç aslında bizim sayılmaz, bir hata sadece.''
Karşısındakine kendini affettirmek için yavru köpek bakışları atıyor, suçsuz olduğuna inandırmaya çalışıyordu.
'' A-Aslında suç dolaylı yoldan b-bizim sayılır.''
Yaptıklarını itiraf ettiklerinden beri başı yere eğik olan başını ve aynı doğrultuda işaret parmağını havaya kaldırarak söylemişti bunu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'' Aishh.''
Acındırma hareketlerini birden kesip elini anlına götürmüştü diğeri.
Taehyung yeni bir şey öğrenmiş gibi kafasını sallayıp kendi söylediği şeye itiraz etmeye başlamıştı.
''E-Evet, bizim hiçbir suçumuz yok.K-Kısmen.''
Arkadaşı çaresizlikle elini anlına götürmüş hafif bir şekilde vurmuştu.
'' Umutsuz vaka.''
~Jimin~
En sonunda Taehyung ve Hoseok elimde kalacak, kesin bilgi. Bunlar beni çıldırtıp akıl hastanesine kapatmadan rahat etmeyecekler, belli. Aslında onları öldürüp kuyuya atmamam için hiç bir engel yok. Ama onlar yüzünden ömrümü bu güzel yüzümü hapislerde çürüterek geçiremem.
Ne demek sıkılıp masaya telefon numarası bırakmak? Hadi bırakıyorsun, ben ne alaka?
'' Siz beni delirtmek için ant içtiniz, tamam da, peki siz yine neden o kadar içmiştiniz sorabilir miyim? Rahat mı battı?''
Sorumla Taehyung hemen cevap için atlamıştı.
''Yemin ediyorum benim hiç bir suçum yok. Bütün suç Hoseok' da!''
Ellerini kaldırarak söylediğinde çok tatlı ve komik görünüyordu. Ama onlara o kadar sinirliydim ki yanaklarını sıkma isteğimi göz ardı etmem gerekti. Yani ne kadar sinirlendim siz düşünün.
'' Bilmediğim bir şey söyle bana Taehyung.''
İğneleyici sözlerim ve ben Hoseok'a dönmüş tepkisiyle suçu kendi üzerinden atma çabalarını merak ediyorduk.
'' İki dakika susayım dedim, bakalım ne diyecekler? Hemen beni suçlayın.Bütün suç benim zaten. Bravo ya, gerçekten. ''
İronik bir şekilde yavaşça alkışlıyor, rol keserek hayal kırıklığıyla bir bana bir Taehyung'a bakıyordu.
''Tamam, yeter. Konuyu kapatın. Suç kiminse kimin. Artık olan olmuş, siz ikinize de cezanızı sonra vereceğim. Ve o anı sabırsızlıkla bekleyeceğim.''
Hoseok yüzüne hınzırca bir gülümseme yerleştirip yalaka bir şekilde kolunu omzuma atmıştı.
'' Eğer senin telefon numaranı güzel biri bulursa bize ceza vermek yerine yerlerde teşekkür edeceksin.''
------------------------
Oppa is back falan nhkvjjklh
Evet bu espriyi yapmazsamolmazdı.
Kaç yılındayız acaba,o kadar uzun zaman oldu ki.
Yeni bir kitapla karşınızdaolmam tuhaf gelmiş olabilir.
Diyorsunuz bu kız diğer kitabına bölüm atmıyor amayeni kitap yazıyor.
Çok haklısınız Smoky Blood Drops kitabıma da bölümatmayı amaçlıyorum.
Ve hayır bu kitabıbölümsüz bırakmayacağım, yanii umuyorum bvbkjvkn
Umarım beni unutmamışsınızdır :))
Benden şimdilik bu kadar, kitaplarımı kütüphanenizden çıkarmamanız umuduyla...
Hoşçakalın, umut ile kalın...:))
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.