O sinirle müdirenin yanıma gelip söyledikleri yarım yamalaktı. Sadece bi kaç kelime duydum. O duyduğum kelimeler de 'revir' ve 'iyi misin?' gibi kelimelerdi. Ama bu dalgınlığım çok uzun sürmedi. Koluma değen soğuk bi elle irkildim. Baktığımda ise o zengin züppeyi gördüm. Beni kolumdan tutup ayağı kaldırmaya çalıştı. Sonra suskunluğuma son vererek;
- Bi dk ya! N'oluyo?, diyerek kolumu ondan çektim.
O benim dediğimi önemsemeden beni omzuna aldı. Normalde direnirdim ama şuan dizimden başka bir şey düşünecek halim olmadığını da hesaba katarak ilk baştaki debelenmelerimi de keserek odadan çıktım daha doğrusu beni çıkardı. beni odadan çıkar çıkmaz kucağına almıştı. Alırken dizim biraz acımıştı.
- Biraz yavaş olsana, dedim.
Ki keşke demez olaydım. Beni iyice sıkıp başımı omzuna kadar yaklaştırdı. O zaman fark ettim ki gömleği kan olmuştu. Hemen başımı yüzüne çevirip;
- Gömleğin.. gömleğin kan olmuş, dedim.
Cevap vermedi. sonra bi kapıda durduk ve yüzüme baktı.
- Yaralı bi baş belasını omzunda taşıyınca böyle oluyor işte naparsın, dedi.
Sonra önünde durduğumuz kapıdan içeri girdik. Beni beyaz bi yatağa oturtup etrafa baktı. Ve tekrar yüzüme dönüp;
- Doktor az sonra gelir. Burda bekle, diyip arkasını dönüp kapıdan çıktı. Ahh Allah'ım bi özür dilemek bu kadar mı zor. Neyse ondan sonra hemen doktor geldi. Pansumanımı yaptı. Çok fazla şey söylese de sadece dikkat etmem gerektiğini anladım. Yarına kadar dikkat etmem gerektiğini ve müdireye bunu açıklayacağını söyledi. Hemen odadan çıkıp çıkışa gittim. Okuldan çıkıp otobüs beklemeye karar verdim. Sonuçta hala formamı almamıştım. Otobüse bindim ve hemen dükkandan formamı aldım. Ve tekrar otobüs durağına yürümeye başladım. Tabi ki bacağım bu sırada durur mu ağrısını iliklerime kadar hissediyordum. Otobüs durağına varmadan önce yanımda siyah spor üstü açık bi araba durdu. YOOK ARTIKK!!!!! Bu o zengin züppe olamaz değil mi! Tam olarak da oydu.
- İstersen seni gideceğin yere bırakabilirim, dedi ve o piç sırıtışını da yüzünden eksik etmedi.
- Hayır! Hiç gerek yok, değip yürümeye devam ettim.
- Tamam, dedi ve uzaklaşmaya başladı.
'Ahh hayır. Gidemezsin. Sadece blöf yapıyordum. Sadece biraz daha ısrar edip beni o arabaya bindirmeliydin.' dedim arkasından. Ama içimden. Çaresiz bacak ağrımla otobüse bindim ve yurda gittim. Allah'tan otobüs yurdun karşısında indiriyordu. Odama çıktım. Ve yatağıma uzandım. Bugün yaşadıklarım gözümün önünden film şeridi gibi geçerken aklımda sadece tek bir düşünce vardı.
"O ÇOCUĞU ÖLDÜRÜCEM!!" ve gözlerimi huzurlu uykunun kollarına teslim ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cem ile Ceren
Teen FictionCeren Kim mi? Ceren fazla arkadaşı olmayan ve zeki birisi... Peki neden yurtta yasıyor ? Annesinin ölümünden sonra eve gelen o sürtük kadından dolayı "CİCİ ANNE MELTEM" evet hiç sevmiyordu o kadını artık o kadına ve babasına dayanamadığı için gizlic...