Korku ve Gerilim hikayeleri ( CP )

Hikaye 3- İstenmeyen

Hafif bir sızlama, biraz sonra tekrardan. Acıdığından veya ağrıdığından değil mümkünde değil zaten aradan 3 yıl geçti yarım olan sol kolumun üstünden.

Yıl 1412 Mayıs ayının sonuna doğru;

Gece akrabaların çocukları ile biraz içip eğlenmiş evlerimize dönüyorduk ancak köyün ambarının önünden geçerken hepimizin gördüğü o bir çift ayak gecemizi kabusa çevirdi. Hiç birimiz gidip bakmaya cesaret edememiştik hemen koşup köyde bulunan garnizonun şefine durumdan bahsettik ve o da bizi ekibine alarak sabaha kadar iz aradı ancak tek bulabildiğimiz şey 3 metre ileriye atılmış kanlı şiş idi.

Ölen kız köydeki herkesin tanıdığı değirmencinin kızıydı ve önce taciz edilmiş sonra da karnı şişlenmişti, şişi ben bulmuştum her tarafı kanla kaplanmıştı. Güneş tepeye çıktığında mezarı kazmış, kızı gömmüş, duasını okumuştuk bile.

Garnizon şefi grubunda kalmamızı ve katil bulunana kadar birlikte çalışmayı teklif etti bu süre içinde bize altında vereceğini söyledi, 2 kişi hariç 4 kişi kabul ettik. Yiyecek, içecek gibi malzemeler ve çeşitli silahları kuşanıp tekrardan ormana girdik, bu sefer fark etmediğim bir şeyi gördüm şişi bulduğum yerdeki kan izleri.

Önce izleri takip etmeyi düşündüm ancak başıma bela açılabilirdi belki de açılmıştı, tam garnizon şefini çağıracaktım ki şefin askerlerinden biri yanıma geldi, dün gece şişi bulduğum sırada da yanıma gelmişti…

Fısıltılı sesi hala kulağımda “iki defa aynı hata, sefil!” derken kısa saplı baltasını üzerime savurmuştu, ben daha önce çok az yakın dövüşte bulunmuştum benim tek bildiğim şey mısır, buğday gibi ekin ekmekti. Baltasıyla üzerime çullanınca bağırmaya bile fırsat kalmamıştı, sağa doğru kaçmaya çalıştım ancak balta sol kolumu ağaca saplamıştı hain asker pis pis gülerken çatırtı ve fışkıran kanlar eşliğinde kolumdan çekti baltasını ancak bende aynı anda yaşadığım şeyi daha atlatamadan kör kılıcı askerin boğazına sokmuştum.

Garnizon şefi bana inanmayıp zaten yaralı ve iltihap kapmış olan kolumu keserek beni sürgün etmişti. Bu zamana kadar yarım tedavi edilmiş halde yaşamaya çalıştım, haydutlara bile katıldım ancak yarım olan birini kimse istemedi ve istemiyor da…