Tatlı Bela (MirBor)

"Kovaladikca kaçan ateş bocegim misin? "

Miraydan

Sabah kapının öküz gibi calinmasiyla uyandım, koşarak aşağı indim ve kapıyı açtım. Gelenler bizimkilerdi, onlara sinirle baktım.

Gunazdin " dedi kubilay

"Günaydın" dedim.

"Bir şey mi bolduk bize niye sinirle bakıyorsun" dedi Genco alayla.

"H-hayir geçin oturun" dedim hepsi içeri girdi. O sıra Boran da aşağı geldi.

"Abi Gunazdin nezen geç kalkdiniz??" Dedi kubilay

"Sanane" diye cevap verdi Boran

"Peki" dedi ve kendini koltuğa attı kubilay.

"Boran iki dakika gelsene bi mutfağa" dedim. O da kafası ile onayladı.

"Sen neden kubilay a iyi davranmiyorsun? " diye sordum.

"Sen neden bu kadar önemsiyorsun onu" diye karşılık verdi.

"O daha çocuk" dedim.

"Akıl yaşı çocuk değil ama neler yapacağını neler soylicegini biliyor" dedi. Ona tek kaşimi kaldırdım.

"Ona iyi davran o suan ergenlik döneminde bu yüzden böyle davranıyor" dedim.

"Off tamam be geç içeri gidelim" dedi ve içeri gittik.

"Ilayda nerde" diye sordu Zehra

"Halvet işi bitmemiş anlaşılan aşağı inmedigine göre" diyince Genco , Zehra ona yastık fırlattı.

"Ne yanlış mı dedim" dedi Genco.

"O  zaman ben uyandirmaya gideyim " dedi müge.

"Git git gör ebenin şeyini gorecegin şeyle şasi kalırsın" dedi Genco

"Yok bir şey müge git uyandır sen ona bakma" dedi Boran. Müge boranin dediği ile içi rahatlamisti ve üst kata çıkmaya başladı.

Mugeden

Yukarı gelmiştim, kapılarının onundeydim, tam kapıyı çalacaktim ki bir el elimi tuttu, elime doğru döndüğümde kubilay i gördüm.

"Hey senin ne işin var burada"

"Zeni görebilmek için geldim" dedi.

"Git burdan" dedim. O elimden hızla kendine çekti suan vücutlarımiz birbirimize deyiyordu.

"Ezer bir keze operzen giderim" dedi,  tek şansım buydu ona yaklastim o da o sıra gözünü yumdu. Ve birden öptüm onu,  hemen karşılık verdi sertce öptü şuan kapının orda opusuyorduk. Birden kapının açılması ile irkildim ve onu ittim. Bizi gören ilayda ve Tuğrul abi idi. Tuğrul abi kahkaha atmaya başladı ilayda ablada bana bakıp sinsi sinsi gülüyordu. Bizi önlerine aldılar ve aşağı indik. Ilayda ablaya lütfen söyleme bakışı attım o da tamam dedi ağzını oynatarak.

Borandan

Genco beni dışarı çıkarmıştı. Benimle konuşmak istiyormuş, bende kabul ettim.

"He Genco ne oldu? "

"Abi Zehra ya evlenme teklifi etmek istiyorum ama nasıl yapmam gerektiğini bilmiyorum" diyince önce kahkaha attım sonra ciddi oldum.

"O işi ben hallederim sen sözleri ezberle ve sana dediğim yere getir onu" dedim. Hemen bana sarıldı mutlulukla.

"Allah senden razi olsun abem" dedi

"Yeter la Genco ayril benden gören yanlış anlicak"

"Tamam la"

"Sen yarın Zehra yi Sevgi otele götür ben orda bir oda hazirlicam orda evlenme teklifi edersin koçum" dedim.

"Sağol abi tamam yarın akşam getircem onu" dedi ve gitti. O sıra yanıma Miray geldi.

"Ne konuştunuz? "

"Yakinda öğrenirsin" dedim ve onun belinden tutup kendime sardim.

"Boran az kaldı dogurmama" ondan ayrıldım ve gozumle şöyle ona baktım.

"Miray sen fazla kilo almissin be çok şişman olmuşsun" dedim alayla bana sinirlice baktı.

"Ben hamileyim bu yüzden kiloluyum" dedi.

"Yoo sen önceden de boyleydin"

"Boran seni öldürür bir kenara atarım" dedi ve eliyle yüzüme vurmaya başladı bende hemen kaçtım o da peşimden koştu.
Miray bir şeyler mirildaniyordu beni kovalarken

"Gençlik başımda duman ilk aşkım ilk heyecan, kovaladikca kaçan ateş bocegim misin kovaladikca kaçan ateş bocegim misin. " onun bu şarkısı üzerine bende.

"Eveğğğt" diye bagirdim. Sonra arkami döndüm o hala koşuyordu yaklaştı yaklaştı ve onu belinden tuttum ve havaya kaldırdım sonra yere düştük o benim üzerime düştü.

"Iste yakaladım seni" dedi ve dudagima öpücük kondurdu. O sıra alkış sesleri duydum. Bizimkiler bize alkisliyordu. Mirayla önce onlara baktık, sonra birbirimize.

"Helal sana Miray" dedi ilayda

"Aynen" dedi Tuğrul biz ise hala yerdeydik.