Sanki uzun bir uykuya dalmıştım.Her şeyi unutup güzel bir uyku.Hiçbir şey düşünmeyip,acımı unutup gözlerimi yumduğum bir uyku gibi.
Gözlerimi açtığımda kendimi bir hastane odasında buldum.Etrafa boş boş bakındım,sadece bir yüz ararcasına..Bir sandalye ve karşısında duran bir koltuk gördüm.Üzerine oturmuş olan arkadaşım Ali vardı ve gözyaşlarını siliyordu.
Başımı yastıktan kaldırmak istedim fakat kaldıramadım.O kadar yorgun ve halsizim ki sadece sessizce fısıldadım."Ali" diye.
Seslenmemle Ali hemen bana döndü ve gözyaşlarını elinin tersiyle sildi.Hemen yanıma geldi ve" iyi misin? "diye sordu.Ben de sorduğum sorunun cevabından korkarak" Annem nasıl Ali?" dedim ağlayarak.Ali sessiz kalmıştı sanki bir ölüm sessizliği içinde ona bakıyormuşum gibi.Cevap vermedi ve yanağından dökülen bir damla yaşı eliyle sildi.
Saatlerin,dakikların hatta saniyelerin durduğu bir an gibi.Ne demeli insan?Ne hissetmeli?Annemin öldüğünü anladım ve o an hüngür hüngür ağlamaya başladım.Insan en sevdiği insanı kaybederse ne hisseder?Bilmiyorum.Bir boşlukta gibi hissediyordum sadece.Kapkaranlık sessiz bir boşluk...
Bir elin boynuma sarıldığını hissettim."Sakin ol! Sakin ol!" diyen yumuşak bir nefesin ağızdan zorla döküldüğünü..Ne diyeceğini bilemeyen üzüntülü bir ses.
O kadar çok ağlıyordum ki nefes alamıyordum ve bir anda nefesimin kesildiğini hissettim. Annemin yokluğunu düşündükçe dayanılmaz bir acı içinde yalvarırcasına "Anne beni bırakma!" diye bağırıyordum.
Annem beni bırakır mı?Hayır!Annem bana bunu yapmaz demi?Bana uyuyan güzel diyemeyecek miydi artık?Beni öpüp saçlarımı okşayarak dizlerinde uyutmayacak mıydı?Annem beni bırakmaz,o bana bu acıyı yaşatmaz ki...
Ali beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama nafile.Bu benim için hayatımın sonuydu.Annemsiz asla yaşayamazdım.Onu o kadar çok seviyordum ki onun beni yalnız bırakmasına dayanamazdım,ben onsuz asla ama asla hayata bağlamazdım.Benim dert ortağım,sırdaşım,hayatım,tek ve tek yaşama sebebim annem.
Ama artık o yok ve ben yalnızım,kimsesiz, öksüz.Onun yalnızlığına nasıl alışabilirim?Onun yokluğuna nasıl alışabilirim ki?
Bir insan gözleri görmediğinde gözlerinin yokluğunu hisseder ama yine de hayata tutunmaya devam eder.Ama benim gözümde görmüyor kalbimde atmıyor.Peki ben nasıl bu hayatta tutunayım ki?Nasıl?
"Anne beni bırakma" diye bağırırken artık nefes alamadım.Astım krizim tutmuştu sanırım.Nefes alamıyordum.Ali kollarımdan ve belimden tutarak beni yataktan doğrultup camın önüne yaklaştırdı ve nefes almamı sağlamaya çalıştı. Ama yine de nefes alamıyordum.
Ali hemen beni yere oturtup doktoru çağırmaya gitmişti sanırım.Ben ise nefes alamayarak boğuluyordum. Damarlarımın çekildiğini ve artık ölümün beni çağırdığını hissettim. Belki de annemle bu kadar ayrı kalmak bize yetmişti ve annem beni çağırıyordu belki de.
Daha sonrasını hatırlamıyorum.Sadece birinin beni kucağına aldığını ve endişeli bir şekilde bana bağırdığını duymuştum.Birçok gürültünün ardından gözlerim tamamen kapanmıştı.Ölümün koynunda olduğumu düşünerek huzurca uymak istedim.
****
Her yerin kapkaranlık olduğu bir yolda yürüyordum.Hiç ışık yoktu.İstemsizce birazcık korkmuştum.Tam bu esnada uzaklardan bana parlak bir cisim yaklaşıyordu ve yaklaştıkça her yer bembeyaz oluyordu ve en sonunda gelen kişiyi tanımıştım.O annemdi.Içimde var olan korku annemi görmemle son bulmuştu âdeta.Onun varlığı bana her zaman kuvvet ve cesaret verir.Onu görmek içimdeki korkuyu bastırmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayata Tutunuyorum Anne
RomanceAcı neydi?Hissedemiyorum artık.. Peki ya aşk?Nasıl bir büyü böyle..Sadece seni arıyor gözlerim.. "Beni bırakma.Lütfen yapma bunu bana.." diyerek hüngür hüngür ağlıyordu birisi.Gözlerimi açamıyordum.Canım çok yanıyordu. Aklıma aşık olduğum adam gelmi...