Bölüm 9

9 1 0
                                    

 Yağmurun şiddetlenmesiyle antrenmanlar iptal edildiği için okul çıkışı direk eve gittim. Babam emekli olduğu için bir tanecik kanepesine oturmuş bir elinde çay diğer elinde kumanda spor kanallarına bir iki dakika bakıp değiştiriyordu. Annem ise mutfakta türlü yapıyordu.

'Ooo sultanım neler yapıyorsunuz bakalım?'

'Ne yapayım kızım işte gördüğün gibi akşama yemek hazırlıyorum.'

'Anne ben sana bir şey sorucam ama doğruyu söyleyeceksin. Tamam mı?'

'Aaa Başak sana ne zaman yanlış söyledim de şimdi doğru söylemeyeyim emi kızım.'

'Sen dün akşam Gizem'e benimle ilgili bir şeyler söylemiş olabilir misin acaba?'

'Ne demişim ayol. Kızcağız bize börek getirmiş bende teşekkür ettim o kadar, kızım.'

'Ha yani sen bu kıza yok bize az önce bir delikanlı geldi, yok işte bizim kıza baklava getirdi yok efendim çıktığı falan demedin mi?'

'Haa, şimdi hatırladım! E ne var kızım söylemişsem.'

'Ne var kızım söylemişsem mi?'

'Aaa kızım sende iyice abarttın.'

'Abarttım mı!? Anne sen niye elaleme, hele ki Gizem gibi bir dedikoducu cadıya benimle ilgili bir şeyi anlatırsın ya!. Sen bilmiyor musun bu kız her şeyi yaymayı sever? Hadi tamam onun bu tavrını bilmezsin ama ya ben? Hiç düşünmedin mi "Acaba bu kız bu olayı anlatmamı istemez, rahatsız olur, aralarında kalması ister," diye. Belki senin için küçük bir şey olabilir ama ben o anın aramızda minik bir güzellik, hatıra olarak kalmasını istemiştim. Sonuçta bugüne kadar kimse benim için kapıma kadar baklava get-'

'Başak nefes al.'  

 (Sanırım bir Başak klasiği olarak heyecanlanıp nefes almayı unutmuştum. Bunu fark etmemde başımın hafif dönmesi ve annemin uyarımı hayatta kalmamda büyük bir etkendi.)

'Başak, ben bu olayın ki olay bile denilebilir mi bilmiyorum, senin için bu kadar anlam sarf ettiğini bilmiyordum. Kızım bilsem neden anlatıyım ki hem. O an mutlu oldum sonuçta bende bir kız annesiyim tabii ki seninde bir sevgilin olmasını çok isterim. Öyle dimi yavrum! Sevgilin yani o delikanlı?'

'Hayır, sadece bir arkadaş.'

'Bilirim ben o arkadaşları bilirim, bizde babanla arkadaştık zaten zamanında.'

'Annee! Gerçekten! Aramızda öyle düşündüğün gibi bir şey yok. Maalesef.'

'Maalesef? Hmm galiba birileri aşık mı oluyor ne? Başak, tatlım?'

'Iıı, şey, ıımm, be- benim ödev- ödevlerim var! Eveet! Benim ödevlerim var! Hem yazılılırda artmaya başladı. Ben gidip çalışayım. Yemeğe çağırmana gerekte yok zaten, tokum ben, haydi size afiyet olsuun!'

  Dememle odama depar atmam bir oldu. O neydi yaa öyle. Allahtan yazılılarım varda kurtuldum o sorgulardan. "Ay kaç yaşında? Ay kimlerden nelerden? Ay şöyle, ay böyle!" Yani şu 10-11 yıllık eğitim hayatımda ilk defa ödevlerimin olduğuna sevindim doğrusu.

Sonsuzlukta Mutlu OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin