1.Bölüm

193 10 13
                                    

Camın kenarına oturmuş,odamdan çevrenin,karlı havayla birleşip daha da güzelleşen manzarasını izliyordum. Elimin tersiyle sıcak nefesimin neden olduğu buharı sildim,ve sessizliği dinlemeye devam ettim.Taki o sesi duyana kadar... "Tak,Tak,Tak."
Gelen Doğa'ydı.(Oda arkadaşım.)
Bu arada ben Dolunay.İsmimi çok seviyorum çünkü her doğum günümde gökyüzüne kocaman dolunay doğuyor.Galiba o gün benim 365 gün içinde en mutlu olduğum günlerden biri.

-Nasılsın?

-İyim.İyiyim...

-Neden böyle yapıyorsun?Neden herkese karşı soğuksun?Anlamıyorum.Neden,neden sen ortaokuldaki gibi neşeli,herkese karşı güler yüzlü değilsin?Üstelik 3 sene sonra birbirimizi bulmuşken.

-Sadece hayatı her saniye daha iyi tanıyoruz ve ben bu zamana kadar yaşadıklarımdan ve gördüklerinden sonra bu hayatın benim gülücüklerime layık olmadığını fark ettim.Tabii sen en iyi gülücüklerimi hak ediyorsun.
Diyip yanına doğru koştum ve ona sıkıca sarıldım.

-Off Dolunay off.Çok seviyorum seni.

-Bende!!!

Ayrıldık ve birbirimizin yanağına birer öpücük kondurduk.O duşa girdi,ben ise bedenimi yavaşça yatağa uzattım.
Yatağımın yanındaki konsolun üzerinden 122. sayfasında kaldığım 467 sayfalık kitabımı aldım ve okumaya kaldığım yerden devam ettim.
Odamızda büyük bi kitaplığımız vardı.Doğa'da ben de kitap okumayı çok severdik.Gerçekten öyle böyle değil çok acayip seviyoruz.500 den fazla kitap bulunan kitaplığımız 7.50 metrelik duvar boyunca uzanıyor.Alt tarafında da bi konsol bulunuyor.Ders kitaplarımızı koymak için.Her neyse.

Doğa duştan çıktığında ben hala kitabımı okumaya devam ediyordum.

-Ah,ne var aklında senin?Gene neyi unutmaya çalışıyorsun?Dolunay anlat bana.

-Ah,bir şey,bir şey yok.Gerçekten bir şey yok.Sadece çok yorgunum.

-Aha,şimdide kitapları dinlenmek için okumaya başlamış.Kızım,biraz az kitap oku.Haftada 22 kitap ne ya!Gözlerin bozulucak yemin ediyorum.

-Minik bi kahkaha attım.-Aslında evet ama beni bıraksan daha fazla okuyacağım.

-Hayır hayatta bırakmam.

-Sanki sen çok az okuyorsun.

-Ama sen benimle hiç sohbet etmeyince bende mecburen kendimi kitaba veriyorum.Ayrıca senin okuduklarının yanında bi hiç kalır.

-kızım haftada 6 kitap az değil!

-Dedim ya senin okuduklarının yanında hiç bişey!bide okuduğun kitapları 4 kereden fazla okudun.Artık kütüphaneyi yenilememiz gerekiyor.Yıpranan ve okumaktan sıkıldığın kitapları atmak veya dağıtmak gerek.

-Peki bi ara da kitapçıya alışverişe gideriz o zaman.

-Seninle kitap almayı çok özledim.

-Bende.

Doğa üzerini değişti ve beni hala yatarken görünce:

-E hadi hazırlansana.

-Ne için?

-Yemek.

-Yemek?

-Evet.

-Ya ben aç değilim.

-Aa olmuyor ama böyle.Dün de yemeğe inmedin.

BALERİN:Yırtık babetlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin