Kardeşim ve ben artık gözlerimizi açamıyorduk. Biraz sonra gözlerimi kısılmış bir şekilde gardolabın içindeki parlak ışığa bakmaya çalıştım.Ama artık gözlerim ışıktan dolayı yanmaya ve yaşarmaya başladı.
Ellemek istiyordum... Öylece parlayan, gözlerimi kamaştıran ışığın ne olduğunu merak edip ellemek istiyordum.
Elimi ağır bir biçimde ışığa doğru uzatım. Ve birden hiç ummadığım bir anda gardolabın içine -ışığa- çekildim.
Çok korktum. Işık beni içine çekiyordu. Etrafımda tutunmak için bir şeyler aradım ama tutunamadım.
Son çare Şevval'e tutunup çekiştirmeye başladım.
Ama ışık veya bizi içine çeken her neyse çok kuvetliydi. Şevval'le beraber ışığa doğru süründük. Işığın içine girmemiz an meselesiydi.Ve birden olan oldu. Işığın içine girdiğimiz an gözlerinizi kapatmak zorunda kaldık. Çünkü gözümüzü açmak imkansızdı.
Nasıl hapşırınca gözümüzü açamazsak şu an o durumdaydık. Işık biraz hafifledi. Bir yere doğru düştüğümüzü hissetmiştim. Işık hafiflediği için gözümü zorda olsa açabilmiştim. Uçurum gibi dipsiz bir yere doğru düşüyorduk.
Ama etrafımız çok renkliydi. Sanki etrafımızda önceden beyaz duvarlar vardıda ressam hepsini -hiç beyazlık bırakmıycak şekilde- gökküşagı gibi boyamıştı. Ama burdan ressam geçmediği kesindi. Hatta buraya bizden başka kimsenin geldiğine bile emin değilim.
Hızla bilinmeyen bir yere düşüyorduk. Adeta uçuyorduk. Saçlarım yukarıya doğru uçuşuyordu. Kafamı eğdim. Aşşağıda parlak bir ışık belirdi. Ama kardeşim başka yere gider gibi parlak bir ışıkta kayboldu. Sanki o başka boyuta ben başka bir boyuta doğru gidiyorduk.Hızla aşağı doğru düşüyordum.
Bir yandan kardeşimi arıyordum diğer yandan ise nereye doğru gittiğime bakıyordum.Yere doğru hızla düşüyordum. Yere çakılıcam diye gözlerimi sımsıkı kapattım. Ama sanki havada bir şekilde asılı kalmış gibiydim.
Ve birden yere düşmekten kurtuldum. Bu inanılmazdı. Bir şekilde düşündüğüm gibi havada kaldım.
Ayaklarımı yavaşça yere koydum. Ayamı yere deydirdiğim an uçmuyordum. O an çimleri hissettim. Çimler yumuşacıktı. Sanki ayağımı gıdıklıyor gibiydi.
Etrafa biraz bakındım. Kardeşim aklıma geldi. Seslendim ses yok. Her yere baktım ama kardeşimi bulamadım.
Önümdeki çalılıktan ses geldi biraz korktum. Kendimi korumak için tüm cesaretimi topladım. Nedensizce gözlerimi kısıp çalılıklara baktım. Ve çalılıkların arkasından tuhaf bir hayvan çıktı.
Çok değişikti.
Çok korktum ve hemen ordan uzaklaştım.
Kardeşimi aramak için her yere baktım. Ama bulamadım.
Hava kararmıştı. Karanlıkta kardeşimi arayamazdım ve uykum da gelmişti.
Temiz olduklarını düşündüğüm bir yere -çimene- uzandım. Gözlerimi gökyüzündeki yıldızlara odakladım ve oracıkta uyudum...
Uyudum ve sabah olmasını bekledim.
{Düzenlendi}
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kısa Macera
Aventura...odama yöneldim. Kapının kilidini açar açmaz Şevval de koşarak odaya girdi. Ve önüme geçti. Arkasından seslendim. - Yine odayı mı dağıtıcaksın? - Hayır tavşanımı arıyorum. Gözlerimi devirip kıyafet dolabıma yöneldim. Yeni bir elbise arıyordum. Bir...