~ABD'ne Veda~ |7|

14 1 0
                                    

Multimedia'da : Koray var

Deniz Tekin ~ Değmez

~

Keyifli okumalar! 💫

Lara'dan

Bavulumun kapağını kapadıktan sonra güç bela aşağı indirebilmiştim. Dün karneleri almıştık ve bugün de Türkiye'ye gidiyorduk. Tuğçe için onca yalvarmalarıma karşı bana sadece bağırıyordu. Onu Kuzey bile Türkiye için ikna edemedi. Oysa gelmesini o kadar çok istiyordum ki...

Kapının önünde duran annem kapıdaki Tümen, Duru, Kuzey ve Tuna'yla konuşuyordu. Anneme "Anne" dedim. Bana bakınca gözleri doldu. "Kızım.. bari tatilden sonra gitseydiniz, ne yapacaksınız orada siz?" dedi.

"Anne bak bunlar benim hep yanımda olacaklar, merak etme." dedim onları göstererek.

Kuzey ise "Yeşim Teyze kızın bana emanet, canını sıkma sen." dedi ve güven verircesine annemin kolunu sıvazladı.

Annem "Tamam çocuğum, tamam. Buğra, oğlum ablan gidiyor!" diye seslendi annem. Buğra merdivenlerden aşağı hızlı bir şekilde indi. O olayın üzerinden bir hafta geçmişti. Buğrayla normalde nasılsak öyle geçiniyorduk.

Buğra bana yaklaştı ve sarıldı. Sarılmasına karşılık verdim. Ağzını kulağıma yaklaştırdı ve "Fazla kısa giyinme, erkek kesme, dekolteli giyinme falan demeyeceğim merak etme. Çünkü sen de biliyorsun ki Kuzey buna izin vermeyecek. Her neyse, sen yinede kendine iyi bak, ama bu lafı daha fazla benden duyamazsın değerini bil. " dedi fısıldayarak. "Teşekkürler, sen de kendine iyi bak." dedim.

Ayrıldıktan sonra annemin yanına gittim. Zaten dolu olan gözleri bu anı beklermişcesine sarıldığımda akmaya başladı. "Anne, daha fazla ağlama, hadi gidiyorum ben, vedaları sevmem biliyorsun." dedim onun gözlerini silerken. "Kendine iyi bak kızım.."  Yanaklarını öpüp el salladım.

Kapıdan çıktım ve bizimkilerin annemlerle vedalaşmalarını izledim. Vedalaştıktan sonra bavulumu sürükledim ve arabaya doğru ilerledim. Bu Kuzey'in arabasıydı. Şoför koltuğuna Kuzey otururken yanına Tümen oturdu. Arkaya ise Duru, Tuna ve ben. Camı açıp anneme tekrar el salladım ve "Hoşçakal!" diye bağırdım. O da bana el salladı ve araba ilerlemeye başladı..

...

Duru'yla sohbet ede ede havaalanına varmıştık. Ama Tuğçe'nin yokluğu kendini belli ediyordu.. Kuzey arabayı park etti ve arabadan indik. Otoparktan çıkıp havaalanına girdik. Yaklaşık on beş dakika sonra uçağın anons sesi verildi.

İlerlerken arkamda duyduğum ses beni olduğum yere çiviledi "Bensiz nereye gidiyosunuz?!"

Arkama döndüm ve "Tuğçe!" dedim. Hemen koşup sarıldım. Arkamdan Duru'da sarılınca "Aptallar, sizi yalnız bırakır mıyım ben?" dedi Tuğçe. Kuzey ise sırıtıyordu.

Kuzey'e bakıp kaşlarımı çattım ve "Biliyordun değil mi?" dedim. Ellerini teslim olurcasına kaldırdı. Tuğçe Kuzey'in, Duru Tümen'in elini tutmuştu. Ben de canım kankeytomun koluna girdim. N'apalım, bizde sapız yani...

...

Uçaktan indiğimizde rahatladım. Niye mi? Tuna malının beni satıp Hostes faişesiyle iğrenç iğrenç sohbetleri, Tümen ve Duru'nun vıcık vıcık konuşmaları, Kuzey'in Tuğçe'ye bakanları tehdit etmesi ve benim sıkılıp anca müzik dinlemem ne kadar eğlenceli olabilir?

Hayır birde uyumaya çalışıyorum olmuyor! Zaten uçaklara mecburiyetten biniyorum.

Havaalanından çıkınca iki tane taksiye bindik. Ben ve Tuna, Duru ve Tümen'in olduğu taksiye bindik. Türkiye'yi ne kadar çok özlemişim ben ya? İngilizce konuşma derdin yok. Bir saate yakın bir süreçte oturacağımız evin önüne geldik. İyi de, biz babamdan sadece, bir apartmandan iki daire istemişik. Neyse, babamın işleri...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 22, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Çoban Yıldızı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin