Bölüm 2

296 28 4
                                    

Multide ZEKİYE ÖZAY

Müdür benim lafımdan sonra "Neden" dediğinde  omuz silkerek " Çünkü ben öyle istiyorum " dedim .
Müdür de "Bak kızım . Okulumuz Türkiye'nin en iyi kolejlerinden. Çoğu ünlünün bile çocuğu var okulumuzda"  dediğinde umursuzca
" Yani " dediğimde Müdür "Yanisi şu kızım .Seni ezmeye çalışırlar " dediğinde yine omuz silktim .
Müdür kapısını açmadan önce tekrar Müdür'e bakıp konuşmaya başladım.
"Öğretmenler dahil kimse bilmeyecek"  diyerek Müdür'e söz hakkı tanımadan odadan çıktım .

Karşı duvara yaslı bir şekilde duran Zekiye gözüme çarparken "Sen gitmedin mi ? " dedim .
Zekiye aniden başını kaldırıp bana baktı .
Benim odadan çıktığımı görmeyecek kadar dalmışmıydı.
" Seni bekledim . Eee hangi sınıftasın " dediğinde "12-A" dediğimde Zekiye kısa bir çığlık atarak "Yuppi . Aynı sınıftayız.  Hadi zaten ilk ders bitmek üzere on dakika falan var " diyerek koluma girerek yürümeye başladı .

Tabi bende peşinden gidiyordum.

12-A sınıfının kapısının önüne gelince Zekiye durup bana   baktı ve "Şansına ilk ders matematik . Ve Bilge Hoca biraz fazla gıcık . Bilirsin klasik lise öğretmeni " dediğinde omuz silktim .
Bu okulla ilgili hiç  bir şey öğrenmek istemiyordum.
En kısa zamanda gidecektim .

Zekiye de kapıyı çalıp içeri girince bende peşinden girdim.
Matematik öğretmeni gözündeki kocaman gözlükler ile "Oo Zekiye hanım .Erken geldiniz . Daha dersin bitmesine sekiz dakika var " dedi alayla .
Zekiye de " Özür dilerim hocam . Ama sırf o Müdür  beyin  yüzünden beni  yeni öğrenciyi okula tanıtmam için görevlendirdi " dediğinde sınıftan birisi "Yalan söylüyor hocam " dediğinde Zekiye de bende o tarafa baktık.
Az önce Müdür'ün odasındaki dört erkek te bu sınıftaydı.
Ve Zekiye'nin yalanını ifşa eden Alp'ti.
Zekiye sinirle Alp'e bakarken Bilge hoca "İyi geç yerine " dediğinde bende Zekiye'nin peşinden giderken Bilge hoca "Sen nereye " dedi .
Ben direk "Sırama " dediğimde Bilge hoca "Hadi canım . Ciddi misin ? " dedi .
Sesi daha çok alay şeklindeydi.
Ben yine "Evet " dediğimde hoca sinirlendiğini belli edercesine "Kızım saf saf konuşma kendini tanıt " dediğinde gözlerimi devirerek " Adım Esra . İzmir'den  geldim . Ve bursluyum. Sanırım yeterli . " diyerek Sırama ilerlerken Bilge hoca yine beni durdurup "Bir de küstahlık yapmaya çalışıyor . Geç tahtanın önüne cezalısın . Bu ders tek ayak üzerinde duracaksın " dediğinde kocaman gözlerle "Yok artık .Ben liseye geldim sanıyordum. İlk okula değil " dedim .
Yavaş yavaş sinirleniyordum.

Sınıftan birisi "Ezik . Burslu olduğu halde dili pabuç gibi . Birde zengin olsaydı ne olurdu acaba " dediğinde bir kaç kişi kahkaha atarken Bilge hoca" Geç tahtanın önüne " dedi .
Ben sinirle tahtanın önüne geçip tek ayağımı kaldırarak durduğumda yine  sınıfta bir kaç kişi arasında kahkaha tufanı koptu .

Ben derin derin nefesler alarak kendime gelmeye çalıştım .

Bir kaç dakika tek ayak üzerinde dururken birden sınıfın kapısı
çalınıp içeri Müdür bey girdi .
Müdür bir bana bir Bilge hocaya baktıktan sonra " Ne oluyor burada " dediğinde Bilge hoca her şeyi anlattığın da Müdür bey "Kızım. Sen geç yerine " dediğinde sinirle bir Bilge hocaya bir de Müdür bey'e bakıp tek boş yer Zekiye'nin yani olduğu için onun yanına oturdum .
Müdür bey "Bilge hanım bir dakika odama gelir misiniz ? " dediğinde onlara baktım .
Umarım Müdür her şeyi şu sinir öğretmene anlatmazdı.

Sınıf , hocalar gidince kendi arasında sohbete ederken bende sınıfa göz gezdirdim .
Biz Zekiye ile orta sırada en arkada oturuyorduk.
Bizim hemen sağ tarafımızda yani cam kenarında o Müdür'ün odasındaki dört erkek vardı .
Sol tarafıma baktığımda bahçede gördüğüm Çiğdem ve Alev'i gördüm .
Bana bakarak bir şeyler konuşurlardı.
Önde oturan iki kız birden arkasını döndü esmer hafif kilolu bir kız "Zekiyee.  Üstün başın neden kan " dedi.  Zekiye de "Önemli bir şey değil Hamide " . O sırada sağ tarafımızdan Alp alayla " Dayak yemiş" dedi.
Zekiye ise tabikide altta kalmayarak
" O tipsiz suratının ortasına yumruk yemek istemiyorsan. Çeneni kapat " dedi sinirle .
Alp ise sırıtarak yanındaki arkadaşına " Araf duydun mu abi . Bana tipsiz dedi . Ne komik bir fıkra " dedi.
Araf  ifadesizce bizden taraf baktı .
Bir şey demeden önüne döndüğünde "Artist " diyerek Hamide'ye baktım .
Araf birden yerinden kalkarak "Bana mı dedin ?"  dedi .  Oflayarak geri yaslandım ve " Ortaya konuştum . Üzerine alın...." diye konuşurken Araf sıranın üzerine sertçe yumruk vurarak  "Ayağını denk al yeni kız . Muhattap olmaman gereken insanlara laf yetiştirmeye kalkma" diyerek sınıftan çıktığında arkadaşları da peşinden çıktı .
Ben "Bu neydi şimdi " dediğimde Zekiye " Boşver sen onu " dedi umursamazca  ve öndeki kızları göstererek " Bak bu Hamide " dedi ben Hamide ile sarılırken bu sefer Zekiye, Hamide'nin yanındaki kızı göstererek "Bu da Ayşe" dediğinde Ayşe bana soğuk soğuk bakarak çıktı sınıftan .
Hamide de onun peşinden giderken Zekiye konuştu "Sen Ayşe'yi takma o hep böyle soğuk davranır yeni tanıştığı kişilerle " dediğinde anladım dercesine başımı salladım .

Zekiye "Hadi kantine inelim " dediğinde " Olur " dercesine başımı salladım.
Kantine indiğimizde saçma bir şekilde direk Araf ile göz göze geldim .
Hızla kafamı Zekiye'ye çevirdim.
Zekiye "Bak sen bizim kızların yanına geç bende kahve alıp geleyim " dediğinde başımı sallayarak Ayşe ve Hamide'nin  yanına ilerledim .
Masaya oturduğumda Ayşe oflayarak başka yine baktığında ben "Kusura bakma rahatsızlık verdim " diyerek yerimden kalkacakken Hamide bileğimden tutup "Otur lütfen "  dediğinde bir Ayşe ye  bir Hamide'ye baktıktan sonra oturdum .

Hamide "Eee Nerede kalıyorsun " dediğinde Zekiye de gelip masaya oturmuştu .
Bir kahveyi benim önüme bırakırken diğer gülerek "Annemle beraber yaşıyorum " dedim .
Zekiye kahvesinden bir yudum alırken "Peki baban ."  dediği an benim gözlerim dolma başlarken .
Titreyen ellerimin arasından kahve bardağı düşüp gitti .

Biz hızla ayağa kalkarken ben "Özür dilerim " diyerek kantinin çıkışına yürüdüm .
Daha sonra da hızlı adımlarla tuvalete girdim .
Hıçkırarak ağlıyordum.

Ne kadar tuvalette ağladım bilmiyorum ama kızaran gözlerle ile dışarı çıktım .
Etrafta kimseyi görmediğim için derste olduklarını anlayarak  sınıfa doğru yürümeye başladım .
12-A sınıfının kapısının önüne gelince yavaşça kapıyı tıklatıp içeri girdim .
Ders yine Bilge hoca ya idi .
Ben "Kusura bakmayın " dediğimde Bilge hoca geçen dersteki  davranışının tam aksine "Ne kusuru kızım. Geç otur yerine " dediğinde sınıf hocaya mal gibi bakarken ben hocanın neden 360 derece döndüğünü anladım .
Anlaşılan Müdür bey'in ağzında bakla ıslanmıyordu.

Gözlerimi devirerek yerime geçerken hoca da ders anlatmaya başladı .
O arada yan tarafta oturan Çiğdem "Hamide kız .Yine iyisin . Sınıftaki tek ezik olmaktan kurtuldun.  Esra sana artık eşlik eder ezik ezik takılırsınız " dediğinde Hamide üzgünce başını ine eğmisti .
Ayşe de sinirle ona bakarak " Eğer o   estetik olan  çeneni kapatmazsan. Zaten yamuk olan burnunu hepten yamuk ederim" dediğinde ben sesizce Zekiye ye "Ne oluyor " dedim.
Zekiye de " Hamide de senin gibi burslu . Ama sen ondan daha şanslısın o yetim hanede kalıyor " dediğinde kocaman  gözlerle ona baktım .
Zekiye de "Babası ortalıklarda yok .Annesi de başka bir adamla evlendi .Hamide üvey babası tarafından darp edilince yetimhaneye verildi " dediğinde üzgünce Hamide'ye baktim .

Allahtan annem baba ölünce evlenmek gibi bir saçmalık yapmamıştı.
Aslında annemde evlenebilirdi. Çok güzel ve hala genç bir kadındı .
Ama annem babam ve kardeşim öldükten sonra bütün ilgisini bana verdi.
Evlilik konusunu bile açmadı.

Sıkıcı geçen dersi teneffüs zili ile bitirirken "Ohlayarak " ayağa kalktım "Bahçeye mi çıksak "  dediğimde  Zekiye "Siz çıkın ben bir şu lakosumu çıkartayım. Yarısı kan " diyerek sınıftan çıktığında Ayşe ,ben ve  Hamide bahçeye çıkmıştık.
Bahçede otururken birden bize doğru hızlı adımlarla gelen Zekiye dikkatimi çekti .
Ama lakosunu çıkarmamıştı.
Ben "Üzerimi neden değiştirmedin. " dediğimde Zekiye sinirle "Ne zaman söyleyecektin " dedi ben " Ne-neyi " dediğimde Zekiye beni şaşırtan o cümleyi kurdu .
"Okulun sahibinin kızı olduğunu. Korkmazların tek varisi olduğunu "

Bölüm sonu ....

MUTLULUĞUM SANA EMANET Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin