3 ay sonra
"Valizini hazırladın mı kızım giderken Ezgi'yide alacağız." "Hazırladım babacımda Ezgi niye- Haaaa hatırladım o da gelecekti değil mi???" " Evet kızım hadi gidelim." " Abim nerede?" "O arabada sabah 3'den beri." " Ne 2 saattir orada mı?" "Evet neyse 7'de uçağınız kalkıyor. Yanınıza ne kadar aldınız." "2.000 dolar orada won'a çevireceğiz." " Tamam yavrum hadi gidelim o zaman." BMW'ye bindiğimizde abimin uyuduğunu gördüm uyurken masumdu. Ezgilerin evine gelmişti Ezgi koşa koşa arabaya geldi ve bindi (vallaha de) Susar mısın yazar psikolojimi bozuyorsun. (Sen psikolojini zamanında The Originals izlerken bozmuştun.) Lütfen o favori dizim hala da öyle( Hayley'le Elijah'ın, Marcel'le Rebekah'ın,Genevive'le Klausun, Camille ile Marcel'in sevişme sahnelerini ne çabuk unuttun başa alıp tekrar tekrar izliyordun.) Geçmiş geçmişte kalsın yazar. Neyse Ezgi kaçırır mı Kore'ye gitmek için teklif ettiğimizde kız bayılmıştı ama olsun.
########################
Seoul'a iniş yapmıştık havaalanına girdiğimizde duvardaki posterler dikkatimi çekti lan jojuk taş jojuk meteor jojuk gezegen ölüyorum tut sonra ayılmam için Şaplakla beni Pakizeee. Sıra sonraki posterde lan'Analar ne taşlar doğuruyor bee.' Galiba sesli söylemişim ve Türkçe çünkü herkes bana bakıyor lanet girsin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BTS'in Türklerle Başı Dertte
Fanfiction"Yazın fondoten sürecek kadar cesur olan kadından herşey beklenir."
