6

56 6 0
                                        

#Chanyeol#

Yaklaşık 1 haftadır iş, okul, ev arasında mekik dokuyordum. Okulum tatile gireceği için sıkı çalışıp tatilimi Baekhyun ile geçirmek gibi planlar yapıyordum, tabii Baekhyun benimle vakit geçirmek ister mi bilemiyorum.
Şu 1 hafta da resmen ölmüştüm. Bir yandan okul, bir yandan iş, bir yandan babamın zorlamaları,  bir de Baekhyun'u göremiyordum. Günlerim nasıl berbat anlayın artık.
O gün, yani babamın yanına gittiğim günden beri, beni o eve tekrar ve tekrar çağırıyordu.
Wonho'nun annesi ve benim babamın evlenmesi yetmezmiş gibi bir de Wonho resmen Baekhyun'a sulanıyordu.
Baekhyun'un bunu sevmediğine adım gibi eminim çünkü onu 2 yıldır tanıyorum ve o, sürekli sıkıştırılmaktan nefret eder. Ben bile Baekhyun'a yavaş yavaş yaklaşmaya çalışırken böyle bir tipin gelip Baekhyun'u elimden almasına göz yumamam. Baekhyun demişken bugün bebeğimin randevusu vardı. Dün de vardı gerçi, dün burada olmadığım için gelme sebebini Wonho sayesinde öğrenmiştim, diş için kalıp alınmış ve bugün de diş telleri takılacaktı.

Takacağı diş telinin nasıl bişey olacağını biliyordum, eminim o tel parçası bile onda çok şirin duracaktı.

O her zaman tatlı, güzel ve şirindi..

Onu izlemekten kendimi alıkoyamıyordum, şuan olduğu gibi,
Mesela şuan Bay Ahn diş tellerini Baekhyun'un dişlerine takmış ve onda nasıl durduğunu gösteriyordu. Baekhyun aynaya daha da yaklaşıp dişlerine iyice baktığında gülesim gelmişti.

Yahu sen ne tatlı şeysin.

Deliriyorum burada, hele o diş telleriyle konuşamıyor oluşu daha da tatlıydı. Kullanacağı diş teli damaklı olduğu için onun konuşmasını biraz engelleyecekti. Normalde düzgün bir aksanı vardı ama diş teli yüzünden daha çok tükürük saçarak konuşan tiplerden olacaktı.

Bunun düşüncesiyle istemsiz olarak kıkırdadığımda ikilinin gözleri bana dönmüştü.

"Chanyeol, Sen burada mıydın? Wonho bugün geleceğini söylememişti."

"Bugün geldim çünkü dersim yoktu, bende size yardım edeyim istedim."

Bir yandan çaktırmadan (ne kadar zor olsa da) Baekhyun'a bakıp bir yandan Bay Ahn'a odaklanmak zor olsa da başarıp cevaplamıştım. Bay Ahn gülümseyip işine devam ederken Baekhyun'a baktım tekrardan. Onun da gözleri bendeydi. Gözleriyle başucunu işaret ettiğinde isteğini yerine getirip baş ucuna geldim.

"Evet Baekhyun-shi, işimizi bitirdik. Yapman gereken tek şey diş teline uyum sağlayana kadar istirahat etmek. Dişlerini zorlayacağı için biraz acı çekebilirsin. Bu yüzden yazacağım hafif ilaçları kullan ve istirahat et."

Baekhyun, Bay Ahn'ı onaylayıp hasta koltuğundan kalktı ve reçetesini alıp yerdeki çantasını sırtına takarak çıkışa yöneldi.

Ne yani bu kadar mıydı?

Baekhyun'un yanına ilerlediğimde apartmana çıkıyordu. Wonho benim Baekhyun'un peşinde olduğumu anlayınca o da koşarak yanımıza gelmeye çalışmıştı. Ama ben hemen apartmana çıkıp dış kapıyı kapattım. O sırada Baekhyun yaptığımı görmüş ve sırıtarak bana bakıyordu.

Tanrım! O diş telli olan dişleriyle çok tatlıydı.

Her an yapışabilirdim o ince dudaklara.

Yaptığıma açıklama gerektiği için ensemi kaşıyıp konuştum.

"O aptal baş başa kalmamıza müsaade etmiyor bir türlü. Haddini bilmeli artık."

"Eves, haklısın. Hassini bilmeli. Ee, sen benimle ne konuşacaksın?" (Y/N; diş teli yüzünden böyle konuşuyordu... Zor be.)

The Dentist - ChanBaek -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin