Onu bulmalıydım bize bunu yapan adamı bulmalıydım Sait baba ya gittim onun eli kolu uzundu İstanbul'da bütün ağır abiler tanırmış onu çok saygı gösterirlermiş İstanbul'un en delikanlı kabadayısı imiş önceden bir süre sonra inzivaya çekilmiş. Sait baba ya gittim evlat sesi sen gönlünü ferah tut o şerefsizi bulmak benim işim bir yarım saat telefon trafiği sonrası kapı çalındı Adem in yüzü gözü kan içinde kapının önündeydi nasıl yapmıştı merak ediyordum ama şimdi asıl düşündüğüm ona ne yapacağımdı Sait baba çekmecesinden eski bir silah çıkardı elime tutuşturdu evlat dedi acırsan acınacak hale gelirsin açıma sık kafasına bu senin ilk işin sana kurşun sıkan bu adamı affedersen istediğim adam olamazsın çünkü sen İstanbul aleminin en korkulu en güçlü mafya babası olacaksın benim geçmişim sensin sık gitsin senin bu aleme giriş biletin bu nasıl yapardım daha önce hiç silah bile kullanmamıştım nasıl birini öldürebilirdim Öldürmeyecektim tam silahımı indiriyordum Adem atıldı bu oruspu çocuğu sinek bile vuramaz dedi sırıtarak bu lafı. Kaldıramazdım ölmüş annem geldi gözüme benim güzel annem o an o lafın siniriyle bir şarjör boşalttım kafasına ne yapmıştım ben bir anlık sinirle bi insan öldürdüm geri dönüşü yoktu artık ya ilk cinayetim olacaktı yada son...