"Alper, Zeyno'yu tanıyor musun?" Kızım bak atom karınca gibi tipin var zaten uyuz oldum sana birde fok balıkları gibi ses çıkarma allasen ya."Bu soruya hayır demek isterdim ama ne yazıkki tanıyorum be Merve" şimdi sövsem haksız yere sövmüş olmam değil mi?
"Sevgili yol arkadaşım, saç yolmaktan konuşmaya level atlamana sevindim." bir saz alıp sana aşık modeli dis atmak isterdim canım ama 'BaBa YoRguN' modundayım uğraşamam.
"Aynı uçaktamıydınız?" fok balığıgillerden olan müstakbel gelinimizin kankisi konuştu. Kız yok uçaklar farklıydı ama nasıl olduysa yol arkadaşlığı sıfatına erdirdim çocuğu.
"He kanka ya yolculuğumu zehir eden kız buydu işte."
"Alper yalnız bu diye hitap ettiğin kız benim kuzenim ve bir adı var, Zeyno." işte zûpper hero kılıklı kuzenim benim. Şu 1.50'lik Merve sana kurban olsun be.
Sonra sus pus oldu ortam, nere gitsem ortamı sessizlik sarıyor anacım. Biraz böyle durduk derken fok balığı Merve konuştu, "ya şu kızın üzerindeki elbiseden almak istiyorum". Masadaki herkes sessizce bahsettiği kıza baktık. Kızın üstündeki elbise varla yok arası bir şeydi. Yüzüm ekşidi tabi hiç benim tarzım değildi. "Güzel elbise ama sen Sivaslılara gelin olucan be Merve."
"Sivasta mı büyüdün hayatım sen?" 2 numaralı fok balığımız, Büşra.
"Evet." dedim. Garson 2. Çayımı getirdi o esnada. Evet ortamda tek çay içende bendim.
"Ya sivasın kangallarını çok merak ediyorum." kız Merve sandalyede ayakta durunca bile oturuyo gözükürsün ama dalyan gibi kuzenimi ayartmışsın sende bir sinsilik sezdim bu yüzden lütfen sen sus canım ya..
"Normal köpek işte neyini merak ediyorsun?" tersim ters havalarındayım yine.
"İrilermi cidden?"
"Çok değil, ayağa kalkınca senin kadar oluyorlar kanka" bunu söyleyen aptal oğlanlardan biriydi. Ben ve Merve hariç hepsi gülerken Mervenin üzüldüğü belliydi. Bir züpper heroluk yapmasam genlerime ihanet etmiş olurdum.. Herkes susunca "komik miydi gerçekten bu?" dedim.
Şafak "bence komikti" dedi.
"Güldüğün şey senin hakkında değilde bir başkası hakkında söylenmişse 'bence'ler değil 'sence'lerdir önemli olan." biraz saçmalamıştı ama olsundu lafı yerine oturtmuştu Zeyno.
"Gençler bana müsaade" Büşra ayaklanınca bakışlarıyla kıza yürüyen Ahmette atladı hemen, "bende kalkiyim hem Büşrayı bırakırım" diye. Çayımdan bir yudum alıp kamyoncu İsmet abi gibi "Allah'a emanet olun, tanıştığıma memnun oldum" dedim. Ve sonra tekrar çayıma odaklandım. Sonrada biraz futbol biraz sıcaklar diye havadan sudan muhabbet edip bizde kalktık. Alperin ev babaannemin evinin mahallesindeydi. Yani biraz daha yukarısında. Mervede oturduğumuz kafeye yakın bir yere oturuyordu. Şafak'ta zaten kafenin sahibiymiş. Bunu hesab ödeme kısmında öğrendim.
"Emmim kızı 8 bardak çay nedir, yıllık çay kotanı mı doldurdun?"
"Beleş olacağını Şafakın hesap almayacağını bilseydim bir 15 yapardım ben onu " dedim gülerek.
"Beleşci olduğunu uçakta verilen kahvaltılıkları çantana koyduğunda anlamalıydım" Alperin söylediğine kahkahalarla güldüm ve beni eve bıraktılar.
"Yarın görüşürüz" dedi Kadir. Hâlâ anlamış değilim tatil iyimi geçecek kötü mü diye..
"Görüşürüz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEYNO
RandomBabamın küs olduğu ailesiyle barışması için düştüm yollara. Ama sorun şu ki, babam ailesiyle neden küs bilmiyorum ve babam bunu bana söylmemekte ısrarcı. Üstelik babam benden sadece bunu değil bir çok şeyi de saklıyor. ... Fazla ergence bilin istedi...