Jin beni hava alanına bıraktı uzun bu sarsılmadan sonra ayrıldık
"inince ara" dedi anlıma masum bi öpücük bırakırken
"Ararım" dedim ve uçağa bindim gözlerim yanıyordu babma ne kadar sinirli olsamda o benim babamdı ve bana küs gidemezdi aklıma kötü kötü şeyler geldikçe daha çok ağlıyordum uçaktan indim ve elimde bavulum yürümeye başladım karşıdan gelen ve acelesi olduğu her halinden belli olan kadın beni görünce Bi anda durdu büyük yeşil gözleri uzun kumral saçları vardı korelilere benzemiyordu gülümseyerek eğildim ve selam verdim yürümeye devam ettim kadın arkamdan bakıyordu tanıyormuydu ki beni acaba neyse şu an onu düşünemezdim hemen bi taksiye binip eve gittim annem kapıyı açtı gözleri ağlamaktan kıp kırmızı olmuştu hemen bana sarıldı
"Anne babam nerde" dedim içeri girip salonda yoktu odasına çıktım yatakta yatıyordu odaya girdim göz göze geldik koca adamın gözleri doldu
"Baba " dedin göz yaşlarım kendini kırakırken yavaş adımlarla yürüdüm ve yatağına oturdum yerinde doğrulup bana baktı elini yavaşça saçıma getirdi ve okşadı
"Kızım" dedi koca bir hıçkrık bırakıp kendimi babamın güvenli kollarına bıraktım
"Ağlama kızım " dedi sesi zor çıkıyordu ne oldu benim güçlü babama
Odadan çıkıp annemin yanına indim
"Babamın neyi var anne " dedim uzun zamandır kalp hastalığı çekiyormuş doktorlar yapacak bişey yok sadece bekleyin demiş ne aptalca değilmi doktorlar bile birşey yapamıyorsa dua etmekten başka çare kalmıyor kendimi bahçeye attım ve jini aradım kısa bir çalıştan sonra hemen açtı
"Sevgilim " dedi onun o huzur dolu sesini duyunca ağlamaya başladım
"Jin babam babam ölüyor ve elimden hiç birşey gelmiyor" dedim uzun bi sessizlikten sonra derin bi nefes aldı
"Ağlama ağlama ki en azından son günlerinde seni gülerken görebilsin onu üzme ülkü " dedi sesi çaresiz geliyordu
"İstersen daeguya gelebilirim" dedi
"Olmaz çıkış yapmanıza çok az kaldı "
Dedim"Senden önemli değil " dedi
"Önemli kapatıyorum hoşçakal"
"Seni seviyorum" gülümsedim
"Bende seni " dedim ve kapattım
Çimenlerin üstüne oturdum rüzgar saçlarımı savururken 19 yıldıdr o ağaçta asılı olan salıncağıma takıldı gözlerim babam ile anılarımız geliş gözümğn önüne güzel günlerdi çok güzel günler başşımı yana çevirdim biri beni izliyordu bahçe duvarından kafasını gördüm ama yüzüzünü göremedim benim baktığımı görünce kaçmıştı tedirgin olduğum için eve girip babamın yanına gittim tam kapıdan içeri girecekken annemle babamın konuşmasını duydum
"Artık söyleme vakti geldi seule gelmiş bu sabah o ülkünün karşısına çıkıp herşeyi anlatmadan biz anlatmalıyız " dedi babam neyi neyi anlatacaklardı bana
"Ya bizi reddederse yıllarca yalan söyledik diye " dedi annem ne yalanı ne oluyordu aniden içeri girip konuşmalarını böldüm bi anda irkildiler
"ben baya yoruldumda uyuyacağım iyi geceler " dedim ikisinede sarılıp odama gittim okadar yorgundum ki hemen kendimi uykuya bıraktım
rüyamda beyaz uzun bi elbise giymiştim sanırım gelinlikti evet evet elimde çiçek vardı ve bir salondan içeri giriyordum karşımda jin damatlık içinde bana gülümsüyordu ona doğru yürüyordum kolumda babam vardı ama sonra bi ses duydum 'ÜLKÜ' arkamı döndüğümde uzun saçlı bir kadın yüzü görünmüyordu yanıma baktım babam yoktu ve gelinliğim baştan aşşağı kan olmuştu kadın bana doğru geliyordu ben geri geri gidiyordum annem de oradaydı ona bağırıyordum ama bana bakıp ağlıyodu sadece çaresizce etrafına bakıyordum kadın salonun ortasında durdu ben jine koşmaya başladım ama kadın beni bu anda yakalayıp kendine çekti jine sesleniyor deli gibi ağlıyordum ama beni umursamıyor arkasına bile bakmadan gidiyordu annemde gidiyordu babam yoktu ve gelinliğimde beyaz olan hiç bir yer kalmamıştı çığlık atarak uyandım
Nefes nefese kalmıştım terler yüzümden akıyordu annem odaya girdi ben istemsizce ağlıyordum koşarak yanıma geldi ve sarıldı