some dreams can come true

676 44 41
                                    


Uzun kısa demeyelim, sonda ki notu okumadan geçmeyelim, sevgiler💘

Rüyalara inanırdım, gerçekleşebilme ihtimallerine ya da gerçekleşmelerine, paralel evrene de öyle ve hatta, paralel hayatta eğer benden daha iyi bir hayat yaşıyorsa, diğer ben için hazırladığım güzel bir küfür listesi bile vardı.

Ama neredeyse emindim.

Paralel evren kısmından olmasa da rüyalar bazı insanlara göre benim için çok fazla anlam yüklüydü.

"Saçmalıyorsun." Alleria gözlerini devirip, bir yandan dolabına tıktığı kitapları düşmemeleri için tutarken bir yandan da yenilerini sokmaya çalışıyordu ama neredeyse imkansız gibi bir şeydi. Elinde ki koca biyoloji kitabı oraya sığmazdı ve eğer sığarsa da bunu sadece onun üşengeçliği başarabilirdi. "Sadece rüyanda gördün diye bir şeyler gerçekleşmeyecek, Artemis."

Kapağı gürültüyle kapatıp, tek bir şeyinin bile düşmediğinden emin olduğunda benimle zafer dolu bir beşlik çakıp bahçeye doğru ilerlemeye devam etti. "Sadece ben rüyamda gördüm diye gerçekleşmiyor, Tanrı aşkına. Sadece sana basit bir şey anlatıp ihtimallerden bahsettim."

"İhtimal olarak kalmasını istemediğin ihtimaller."

"Hayır, ben..." aceleyle bir şeyler gevelemeye çalıştım ama bu imkansız gibiydi. Şu bakışlara karşı tek bir söz bile söylemek intihar olurdu çünkü beni benden daha iyi tanıyordu. "Bu bir şeyi değiştirmez." kaşlarımı çatıp ellerimi iki yana açarken neden onu kendime inanmaya zorladığımı bilmiyordum ama daha önce başıma gelmişti.

Rüyalarım gerçek olmuştu hem de gerçekleşebileceği en acı şekliyle.

"Bay Malik, bir sinir hastası. Fizik hocasını nasıl dövdüğünü hatırlıyorsun değil mi?"

"Sadece bir kere. O da bir insanı sinir krizi eşiğine getirme süresinin ışık hızıyla yarıştığı Bay Newny tarafından olması onunla ilgili bir şey değildi ve ayrıca o kavgayla ilgili kimsenin tek bir sorunu bile yokken gidenin Bay Malik olması onunla ilgili değildi." ona nasıl yaptığımı bile bilmediğim bir ifadeyle bakıyorken koridorun orta yerinde durmuştuk ve ben gördüğüm bir rüyayı ona anlatmam sonucunda edebiyat öğretmenimizi ona karşı savunmak zorunda kalmıştım.

Neden yaptığımı bile bilmediğim içgüdüsel bir şekilde. "Kimin suçu olduğu kimsenin umrunda değil. O olaydan sonra Bay Rimmer onu asla, altını nefret ettiğin fosforlu kalemlerle çiziyorum, ama asla bu okulda tekrar istemez."

"Bu onun karar verebileceği bir şey değil!" elimi Bay Rimmer'ın odası olarak tahmin ettiğim yere doğru uzattığımda bakışları bir anlığına donuklaştı ama sonra, dudakları birden bire harika bir tebessümle aralandı.

Çünkü, Bay Malik buradaydı.

Önemli.

Merhabaa, yine ben.

Güzel bir şeyler yazmak istiyorum. Okuduğunuza değen, size bir şeyler katacak.

Tepki alır mıyım bilmiyorum ama bunu baştan söylemem gerek ki, bir öğretmen ve öğrenciyi konu alacak. Beni önceki hikayelerimden bilen bilir. Daddykink(g?)'le falan işim olmaz. Yaş farkını da çok fazla yapmayı düşünmüyorum ama yine de rahatsız olacaklar varsa şuan geri tuşuna basabilirler.

Duygusal bir şeyler yazacağım, bana göre bir öğrenci öğretmenine karşı bir şey hissedebilir. Ki eminim aranızda hissedenler de olmuştur. Bu bir ayıp değil ya da ceza alınması gereken bir şey. Cinsel istismar olmadıkça.

Açıklama yapma gereği duydum. Sonradan başım ağrısın istemiyorum. Belli kurallar çerçevesinde kimseyi rahatsız etmeyecek bir şeyler yazacağım. Normalde asla bu tarz notlar yazmam, genellikle hep espirili bir şekilde bitiririm ama bu benim için önemli.

Gösterdiğiniz saygı için teşekkür ederim.

Okumak istemeyen değerli Samsung kullanıcıları için çıkış şu taraftan ↘

Diğerlerini bilmiyorum ama muhtemelen şurası ↖ ya da şurasıdır ↙ jznsksjjx

Men Dont Cry 🎬 z.mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin