Bölüm 8

20 2 0
                                    

             Berak Korel

   Gözümü akının kolarında açmıştım.
Dün olanları unutmak istercesine koşarak banyoya gidip banyo olmuştu. Sonra müdürümden izin alıp bir hafta izmire gitmeye karar verdim.
    Fazıl abiyi gülseren teyzeyi ve fatoş ablayı görmem lazımdı. Oğlumu alıp buraya getirmem lazımdı.
     Akına en son haber verip kıraladığım arabayla izmir yolunu tuttum.
    7 saat süren yol yuzunden geldiğimde 20.00 olmuştu. Kımseye görünmeden binaya girip evimin kapısının önüne gelmiştim.
   Anahtarı açıp içeriye girdim.
"Oğlum" diye bağırdım.
Gürlü bir havlama sonrada üstüme zıpladı.
  Çok özlemiştim onu gözlerim dayanıklığını kaybedip ağlamaya başladım.
    Peşimden ayrılmıyordu onuda götürceğimi söyleyince yine üstüme atladı. Ona ne kadar kızsamsa zayıfladın diye yine de onunlaydım.
   Hayvanlarım hepsini besledim.
Soru işaretine fazıl abıye gitcem diyordum. Kapının önüne geçip göndermiyordu. Bende başını okşayıp öptum.
Oğlum söz gelcem ve sonra senle gitcez burdan tamam mı?
Kapının önünden çekildi.
Binadan çıktım ve yere oturdum
"Heyt fazil dedem nerdesin" dedim.
"Berak kızım" diye balkona çıktı 71 yaşına gelen fazil dede.
  
  "Kapıyı aç yanına gelcem ama heycan yapmak yok tamam mı?" dedim. Yaşlanmıştı yıpranmıştı beklemek kaybetmek ona ağır gelmişti artık.
   Kapısının önüne gelince kapı hemen açıldı bende heme ona sarıldım.
  "Yakışıklım napıyon" dedim.
"Kızım benim seni ne kadar özledik bir bilsen" diyen fazıl dedem dayanamadı ağlamaya başladı.
Sen ağlama koca adam dedim ve onu balkona götürdüm. Karşılıklı oturduk nostaljik müzikler dinledik.
    Ona büyük bir şirkette müdür yardımcısı olduğumu fılan anlattım. Hepsine sevindi tebrik etti. Evlendin mi dedi hayır dedim. Sevgilin var mı dedi hayır dedim.
    Aferin evlenme kız daha küçüksün sen dedi.
    Büyüdüm ben artık bak sende yaşlanmışın artık dede olmuşun sağlığın iyi mı fılan diye konuştuk. Saat gece 1 olmuştu. Farkında değildik.
    Fazil deden kalkıp saat geç olsada fatoş ablanın kapısını çaldım.
   Kapıyı açan hasan abi kızım diye bana sarıldı. O bile beni özlemişti deli kızını fatoş abla ağlaya ağlaya bir hall olmuştu. Onu sakınleştirdikten sonra eve girdim.
    Soru işareti uyumamıştı beni beklemişti söz vermiştim ona veri geldim.
   Oğlum dedim hadı flim izliyek dedim. Uykusunun geldiğini belli etmek için etrafımda iki kere döndü ve ayak uçuma yattı.
  Kalk lan kerata doğru yattağa dedim.
Başından öptükten sonra gitti. 
    Bende üstüme kapşonlumu giydim. Bir de siyah eşortman sonra mısır patlattım.
     Düz üstü bilgisayarı mı aldım ve balkona çıktım. Koşedeki koltukta flim izlemeyi düşünürken akın görüntülü aramıştı. 
    Tekrar onu aradım ve açtı.
Evde spor salonunda kas geliştiriyordu.
  Kahkaha attıp konuşmaya başladım.
  "Hayırdır bilader sen bana şov mu yapıyon" diye seslendim.
"Tam zamanında açtın be kızım" dedi ve çapkınca güldü pıslık.
   "Bu gitmen hiç hoş olmadı berak kendini iyi hissettiğine emin misin?" dedi. 
  "İyiyim akın hem oğlumu özlemişim hayvanlarımı iyi geldi" dedim ve güldüm. 
     Sözümle inandırmazsamda gülmemle inandırayım dıye.
    "Uçakla oraya gelcem sen gelmeden iki gün önce beraber gelecez ankaraya geri tamam mı?"
Dedi emrederisiniz komutanım diye dalğa geçti.
   Seni seviyorum küçük cadım
"Bende seni seviyorum güzellik tanrıçam" dedim ve öpcük attım.
   Akına kız getirmesinden fılan kızgın değildim. Ona neden böyle olduğunu birbir anlattım. Beni  anlayışla karşıladı.
      Gitmeden önce ondan gecesini  berbat ettiğim içinde özür dilledim. Oda bana koala gibi yapıştı kızım ne korkak birisi çıktın diye dalga geçti.
    Uzun uzun ben o kadar spora gidiyorum seni döverim muhabbetleri oldu. Epeybi konuşmuşuz farkında değildim. Konuşmayı kapattıktan sonra bundan sonra flim izlenmez dedim.  Bilgisiyarı fılan kapattım. Mısırıda sakladım. Sonrada aranın ışığını yakıp odama girdim.
    Eski kıyafetlerım fılan vardı burda herşeye baktım. Aynamın önündeki fotoğraf hala duruyordu.
    Fotoğrafların evin oralarında buralarında olmasını sevmezdim ama bu fotograf özeldı benim için
   Berkle ben vardım fotoğrafta ilk resmimizdi. Bu fotoğrafta 15 yaşındaydım berkde 18 onun ayağında top varken benim elimde dondurma vardı. Elini omzuma atıp beni kendine çekmıştı.
Bende ona tam dil çıkartırken yakalanmıştım fotoğrafta her baktığımda gülerdim.
    Şimdi ne mı değişti zaman insanlar huylar herşey değişti.
    
              Yazardan

Bilinmeyenler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin