13. Mağlum Günler işkencesi

2 1 0
                                    

Cancağzım evet evet sensin o.  Artık diyorum beğensen mi bölümleri?

Her neyse 13 bende acı bir hatırası olan sayı onun için güzel bir bölüm yazmak istedim. Gende özel olsun.

GECE

-geçmiş-

Bacaklarıma karasular inmişti. Poyraz'la bir eğlence merkezine gitmiştik. Ve hayli yorulmuştum.  Poyraz en büyüğümüzdü yani abimiz. Rüzgar ve benim.  Her zaman korumacı bir huyu vardı. Onun için Özel hareket eğitimleri görmüştü. Devletini koruyan bir özel harekatçı olmak en çokta ona yakışıyordu.

Bu aralar boştu. İki gün önce gelen bir çağrı ile eğitimleri bırakıp gerçek bir kurtarıcı olmuştu. Hani küçükken oynadığımız yalancıktan oyunlar gibi değildi. Harbi gerçek olcaktı. Olmuştu zaten dün. O saatten sonra görev için başka bir şehre gidecekti.

Hayliyle bizi özlicekti. Onun için hepimizle vakit geçirmişti. Son olarak geçirdiği vakitler benle olmuştu. Sonunda eve dönmeye karar vermiştik babam arayınca.

Ben ön koltuğa otururken oda şöför koltuğuna oturmuş ve arabayı çalıştırmıştı. Sabahtan beri  tuhaftı tedirgindi. Kemerini takıyordu. Bende kemerimi takmak için cebelleşiyordum. Bende değildi sorun bu arabadaydı. Neden bu kadar sert yapmışlardı sinir olayım mı diye? Beni gülümseyerek dinliyordu. Hayatım boyunca kemerlerle anlayamamıştım. Biraz hırçın biriydim ben ve yarım saat kibarca çekmek eziyetti.  Tamam belki benim gibi vahşice çekmemeliydik. Ama gıy gıy çekmekte saçmaydı. Herşeyin aniden olması hoşuma giderdi.

O telaş içindeki insanları izlemek çok komikti. Poyraz Çoktan benim kemerimi uzanan takmış ve yola çıkmıştık. Hayatımda ilk defa panik halinde olan Poyraz ve kendime gülmedim. Gülemedim.

"Poyraaaaz dikkat et ölmek için çok gencim" ayniden direksiyon hakimiyetini kaybetmişti poyraz oysa profesyonel bir sürücüydü. Bir anda nasıl oldu anlayamamıştım. Saçmalıyordum belki ama. Haklıydım ölmeye hazır değildim.

"Sakin Gece sana bişiy olmasına izin vermem!" Her zaman beni koruyan abim ses tonundaki güvenle rahatlatmıştı %0,001 de olsa küçükken her korkmamda kötü bişiy olmasında böyle derdi. Korku içinde hiç sevmediğim o Kemer'e sıkıca tutunmuş sağa sola gidiyordum. Ağlamaklı ürkek çocuklar gibi "bi..biliyorum izin vermezsin"  zoraki korkusunu belli etmemek için bana gülümsedi. O son gülümsemesiydi. Çoktan toslamıştık duvara. O her yıl gidip bakaçağım duvara çarpmıştık. yani ölmezsem. 

Zihnim yavaşça kaybolurken tahminimce sert bişiy rahim bölgeme düşmüştü. Bağıramamıştım bile çoktan karanlıktı ortalık.

Kötü bir ağrı ile gözlerimi hafiften aralamıştım. Yanimda yüzünü direksiyona bana bakacak şekilde gömen kafasından kanlar gelen poyraz gözleri kapalı şekildeydi. Elimi zar zor özel bölgeme götürdüğümde feci bir şekilde ağrıyordu. O kadar ağrıyordu ki kavga ederken bölgeme gelen tekmede bile bu kadar ağrı hissetmiyordum. Öksürerek "P..poy-raz uy-an nolur korkutma beni...." ses gelmiyordu. Feci şekilde korkuyordum. Şuan yanımda olması gerek abimin belkide ruhu yoktu. Bu telaş ile "poyraz y..yalvarıyorum bişey söyle korktuğumda yanımda olan.... sen şimdi beni korkutuyorsun i-hanet bu yaptığın" artık hareket edemesemde hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. çabalasamda hareket edemediğim için de ağlıyordum. Klişedir bilinir ama telefonum çalıyordu.

Telefon biraz ilerideydi tahminimce. Zorda olsa yetişmeliydim. Etrafa göz gezdirirken rahim tarafımdan kanlar geliyordu. Biraz olsun dizginleyen bedenim daha da şiddetlenirken sonunda telefonu bulmuştum. Sadece 3-4 santim ilerimdeydi. İstersem yetişirdim. Hadi gece yapabilirsin kendin için.... poyraz için.... rüzgar için... annen için....baban için.....yağmur için... arkadaşların için...

Sahiplik Eki (Gece'min Güneşi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin