9.Bölüm

4.3K 144 11
                                    


Akşam evden çıkarken telefonumu almayı unuttuğumu hatırladım. Hemen kapıyı açtım içeri, kendi odama girip telefonumu aldım.

Telefonla uğraşırken evden çıktım. Çıkar çıkmazda telefonum çaldı. Arayan Çınar'dı. Benim arabamın olmamasını bildiği için beni almaya geldi diye arıyordu. Çok bekletmeden telefonu açtım.

Ç: Acar ben seni almaya geldim. Kapıdayım sen çıktın mı??
A: Yok bende daha yeni çıktım evden. Bekle geliyorum deyip telefonu kapattım. Ben bu çocukla ne yapıcaktım. Şimdi yine çok güzel giyinmiştir. O mis gibi kokan parfümünü sıkmıştır. O kadar yakışıklıdır ki şimdi...

Pardon canım yaa lafını bölüyorum ama kusura bakma. Ben buralarda Çınar'ı sevmiyorum diyen Acar'a bakmıştım. Nerde o??

Aradığınız Acar'a bugünlük ulaşılamıyor. Lütfen daha sonra tek... Ben sana ne diyorum yaa. O bir erkek sonuçta o yüzden yakışıklıdır falan dedim. Yüzüne bile bakmam onun ben.

Düşüncelerimden ayrılıp Çınar'ın arabasına bindim. Allahım bu ne yakışıklılıktır. Öldürcen bizi Çınar Bey. Şimdiden yiyecek gibi bakan kızları hayal edebiliyorum. Onlatın kafasını yararım.

"Merhaba" dedi. Öyle seksi söylemişti ki. İnanamadım bunun Çınar olduğuna. Merhaba dedikten sonra bana doğru yaklaşıp köprücük kemiğimden öptü. Şuan gerçekten ölebilirdim. Niye yaptı ki böyle bir şeyi?? O an cevap vermediğimi hatırladım. Cevap veremezdim ki nefes kalmadı.

"M-merhaba"diyebildim güçlükle. Ona şuan kızmam lazımdı. Sonuçta o okuldan gitmiştik. Dolayısıyla Baha'da yoktu. 2 ay önce bu oyunu da bitirmiştik. Ne diye şimdi tam da köprücük kemiğimden öpüyodu. Benim internetten araştırmam lazım. Birinin köprücük kemiğini öpmesi diye. Ama şuan andan çıkıp gerçepe dönmem gerekiyodu.

Çınar arabayı çalıştırdı ve yola koyulduk. Yolda tek bir kelime konuşmadık. Konuşsak zaten ben pancara dönecektim. Müzik açmak için radyoya bastım. O da aynı anda radyoya bastı. Birden ona doğru baktım. Ne yazık kı o da bana bakıyordu. Ben bu çocuğa bakarken niye eriyodum yaa. Kesin dış görünüşten yoksa neden olsun ki.

Aşk bu aşk ama sen göremeyecek kadar körsün. Aşıksın sen. Ben sana söyledim. Başka bir şey var dedim. Ama sen aşk olduğuna ihtimal bile vermedin. Al söyledim işte Sen Çınar'a aşıksın.

Ne aşkı yaa. Ben kimseye aşık falan değilim.

Sen öyle san Acar efendi.

1 dakika falan öylece birbirimize baktık. Sonra ilk başını döndüren ben olmuştum. Hemen elimi de çektim. İşte şimdi pancar olmuşumdur.

Çınar başını radyoya döndürdü ve radyoyu açtı. Şaka gibi yaa. Hiç olmayacak yerde çalan şarkı. Şuan bu şarkı çalar mı yaaa. Bok vardı da çaldın. Çalan şarkı: Canım Dumancığımdan Beni Yak Kendini Yak.

Allahım ben bugün ölmezsem. Birdaha ölmem zaten.

Çalan şarkıyla birlikte gidiyorduk ki Çınar arabayı kenara çekip durdurdu. Bu çocuk ne yapıyordu böyle. Çabuk gitseydik iyiydi. Arabadan indi ve benim yanıma soğru geldi. Benim kapımı da açtıktan sonra "iner misin??" dedi. Bende arabadan indim. Hala burda ne olup bittiğinden habersiz salak gibi hissediyordum kendimi.

"Acar 3 ay önce girdin hayatıma. Sen girince hayatım değişti, güzelleşti. İlk başta serinleyemiyorsunuz oynamayı düşündüm. Seni de kullandıklarım gibi kullanıcaktım. Ama o tertemiz kalbin, saflığın, kızarman seni kullanmama izin vermedi. Tabi bu oyunda da büyük pay var sana aşık olmama. Doğru duydun Acar AGÜN ben sana aşık oldum. Benim olur musun??İstersen önünde diz çökebilirim. " dedi. Şok oldum, Şuan 1 saat boyunca konuşamam galiba. Ben şimdi ne diyicem ki buna. Ben hiç düşünememiştim yaa, Çınar ile beni hiç düşünememiştim. O yüzden de ne diyeceğimi bilmiyorum. Şokunda etkisiyle sendelenip (sendelenmek ne demekti yaa. Ben senedelenmeyi, sarsılma anlamında dedim.) düşüyodum ki Çınar tuttu (klasik olarak). Bir süre bakıştık. Çünkü ne onun söyleyebileceği bir şey vardı ne de benim söylemek istediğim ama söyleyemediğim. Böyle duramazdık, her an bir şeyler olabilirdi.

Gerçekleşen Oyun (Gay) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin