Bilinmeyen Sapık

Parti

Hediye paketini açtığımda içinde birsürü çikolata vardı. Çikolata benim en sevdiğim şeydi. Ayça'ya ne zaman küssem hep çikolata alırdı, barışırdık. Hala da öyle. Kutunun altında şöyle bir not yazıyordu.
“Çikolatayı çok sevdiğini biliyorum, Yavaş ye de çok kilo alma"

Bilinmeyen Sapık.

Kilo almaymış Allah Allah sana ne be benim kilomdan. Neyse ben şu çikolataları yiyeyim de erimesin.
Can sıkıntısından İnstagram'a girip vakit öldürüyordum ve 4 gün sonra YGS var! Hedefim yoktu. Açıkçası kendimden pek de emin değilim.
Birden telefon çalmaya başlayınca korkudan yere düşüyordum. Heh yine Ayça arıyor.
- Aloo naber?
- Neden sesinin bu kadar neşeli çıktığını öğrenebilir miyim?
- Bilmiyor musun?
- Bilmiyorum mk ne oldu?
- Okul partisi var.
- Bu da ne biçim bir okulsa zırt pırt parti yapıyor. Katılmak zorunlu mu?
- Tabikide zorunlu. İçki de var.
- Önceki partide ki gibi kafayı bulacaksan eğer hiç gitme
- Tamam saat 8'de gelirim alırım hadi bye
- Bye.

Şimdi sıra Zeliş Sultandan izin almaktı. Cici kız edasıyla oturma odasına indim. İzdivaç programı nı görünce odama çıkma isteği gelmedi değil yani.

-Annelerin en güzeli meyve soyayım mı sana?
Bana bakmadan ne istiyorsun? Diye sordu. Nasılda tanıyordu beni.
- Okulun partisi var mış gidebilir miyim?
- Git
- Zeliş Sultan iyi misin sen?
- Kararımı değiştirmemi istemezsin herhalde Eda
- Tamam,tamam ben hazırlanmaya gidiyorum.

Merdivenleri üçer beşer çıktıktan sonra gardolabımı açtım. Annemin aldığı en sade kıyafeti seçmeye çalışıyordum. Heh buldum sonunda.
Saat 5.30 olmuş. Karşı odadan Ela'nın durmadan adımı seslenmesiyle
-ne var mk?
Diye bağırdım. Ne yapayım yani durmadan adımı sesleniyor.
- Senin mavi topuklu ayakkabılarını alıyorum.
- Tamam al, ama Allah rızası için sus.
Ses gelmeyince rahat bir nefes aldım ve telefonu şarja taktım.
Merdivenlerde tok bir ses yayılınca kapıyı açıp salona indim.
-Anne ben sevgilimle buluşacağım
Ne dedi o sevgilim mi dedi?
Oha Where is the Adalet? daha benim sevgilim yok. Ela'ya kötü kötü bakıp odama çıktım. Bu okulumuzdaki son parti olacağı için biraz abarttım ama olsun. İlk olarak saçlarımı düzleştirdim ve belli belirsiz bir eyeliner çektim. Ayça bir saat sonra gelecekti. Elbiseyi zor da olsa giymiştim. Boy aynamın karşısına geçip kendime baktım. Fena olmamıştım.

( Giydiği)

Ayakkabıları seçmeyi unutmuştum. Gardolabımı açıp krem renk bir topuklu ayakkabı seçtim. Normalde topuklu ayakkabı giymezdim ama bu elbisenin altına da spor ayakkabı olmazdı. Son olarak çantamı aldım ve salona indim. Annem hayranlıkla bakıyordu.
-Kızım çok güzel olmuşsun
-Sağol,Zeliş Sultan hadi çıktım ben.
-Tamam ama çok kalma
Ayça kapının önünde beni bekliyordu.
O da turuncu bir elbise giymişti.

(Giydiği)
Birbirimize hayranlıkla bakıyorduk. Bakalım partide bizi neler bekliyor..