Tony duyduğu hışırtıları takip ederek havuzun yanına geldi. İşte ordaydı. Bay Amerika.
"Günaydın Tony"
Tony ona bakıp belli belirsiz gülümsedi. Sonra havuzun yanına yaklaştı.
"Havuzun olduğunu bilmiyordum" dedi Steve.
Tony omuz silkti. "Her yeni evde yeni şeyler deniyorum"
Altında şort vardı o yüzden kenara oturup ayaklarını suya soktu. "Soğukmuş, ama sen zaten soğuğa alışıksındır değil mi ?"
Bir kaç saniye Steve'le öylece bakıştılar.
"Biliyorum kötü bir espiriydi" dedi Tony. "Baştan alıyorum ne yapıyorsun burda ?"
Steve omuz silkti. "Sadece uzun zamandır koşuya çıkmadım ve bu yüzden yüzmenin iyi bir fikir olacağını düşündüm"
Tony'de iyi bir fikir olduğunu düşünüyor muydu ? Etrafta üstsüz bir Steve isteyip istemeyeceğinden emin değildi. Sorunda buydu. İsterdi.
Tony sadece başını salladı. Steve ona doğru yüzüp biraz yaklaştı.
"Bütün evi dolaştım"
Arkalarından gelen sesle dönüp baktılar. Bucky'di. Havuzu bulmak onun için zor olmuştu.
"Ne yapıyorsunuz burda ?" diye ekledi Bucky.
"Kaptan, burada yüzerek eski formuna geri kavuşmaya çalıyor"
Steve güldü. "Buna gerek olduğunu sanmıyorum"
Tony bunu kendini beğenmişlikten mi yoksa başka bir şeyden mi dediğini bilemedi.
Buckyde eğilip onların yanında yere oturdu.
"Sakın suya dokunayım deme, hala paslanabilirsin" diye uyardı onu Tony.
Bucky teslim olur gibi ellerini kaldırdı.
Tony elini arkaya koydu ve kolundan destek alıp dik duruşunu bozdu.
"Söylene Barnes, neden kendine yeni bir ad almıyorsun ?" dedi Tony.
Bucky soru karşısında afallamıştı. "Nasıl yani ?" dedi.
"Bilmiyorum, Kış Askeri dışında, mesela Bay Suikastçi Olmayan Adam gibi"
Tony Bucky'nin ona az önce Steve'e soğuk esprisini yaptığında ki gibi bir ifadeyle baktığını fark etti.
"Güne fazla sarkastik başladım sanırım" derken Tony bakışlarını Steve'e kaydırdı.
"Pek şaşırtıcı değil" dedi Steve.
Tony kendi söylediğini desteklemeye çalıştı. "Yani demek istiyorum ki sadece Kış Askeri kulağa çok kahramanca gelmiyor" dedi.
Bucky havuza bakıyordu. "Ben bir kahraman değilim Tony" dedi.
Tony ona baktı düşünüyormuş gibi göründü. Bu ciddiyet, uzaklara dalıp gitmeler hoşuna gitmemişti. Steve bir şey demeden önce davrandı Tony.
"O zaman ne diye sana yardım ediyorum ben ?"
Bucky ona dönüp baktığında gülümsüyordu.
"Bilmiyorum, en iyi arkadaş falanız, ondan" dedi Bucky sanki 5 yaşında şımarık bir çocuk gibi görünmüştü. Tony onu şımartıyordu.
Tony duyduğu şeyi haklı bulur şekilde başını salladı. "Doğru" dedi.
"Biz artık kahraman sayılmayız, uzun zaman oldu artık Kaptan Amerika değilim.."
dedi Steve. Ardından köşeye gelip havuzdan çıktı. Üstünden sular süzülüyordu.
"O sakalla tabi sayılmazsın" dedi Tony. Steve hala ciddi görünüyordu. Arkası onlara dönüktü. Ama çaktırmadan Bucky'nin sırttığını gördüğüne emindi.
Steve ıslak saçlarını eliyle geriye doğru taradı. Tony'nin esprisini duymazdan geldi.
"Eskiden olduğu gibi değil, artık hiç bir şeyi önemsemiyorum" dedi.
Tony haylaz bir ifadeyle Bucky'e baktı.
"Ben olsam alınırdım" dedi.
Steve onun ne demek istediğini anlayamamıştı. O yüzden ikisi dönüp baktı.
"Niye ?" dedi Bucky.
"Seni bile önemsemiyormuş, siz ikiniz birlikte değil misiniz ?"
.
.
tONY did DAt
yEs
im TOny
