"Eee?" dedi Deniz "1 yıl önce ne yapıyodun-yani insanken?". Hafızamı zorlamaya çalıştım. Ücra köşelerdeki bi anımı bulmaya çalıştım. "Çok yakışıklıyıdım. Herkes bana hastaydı." dedim. "Bu normal" diye mırıldandı. "Efendim? dedim. "Şimdiyse sen hastasın" dedi. Aman yüzüme vurmasan olmazdı sanki -,- Sen çok normalsin ya.
"Siz çok sağlıklısınız Deniz Hanım." dedim homurdanarak. Önümüzden koşarak giden Arda'ya baktım. Takla atmış bi araba bulmuştu. Aferin lan kereta belki öğle yemeğimiz çıkar.
Elini camdan sokmaya çalışırken kırık cam parmaklarını kesti ve ortadaki üç parmağı yere düştü. Deniz kıkırdamaya başladı. Oha ne kıkırdaması kız random attı baya tavuk gibi gıdaklıyo bu.
Bizde arabanın yanına gittik. Arabanın içinde cesetler vardı. O sırada Deniz'in çığlığını duydum "Ağağağğa bu çanta çakzeel" dedi. Deniz'i kenara itip biraz uğraşla çantayı çıkarmaya çalıştım ama başaramadım. Çünkü cesedin kolu içerde sıkışmıştı ve çantada kolundaydı. Çantayı alamayınca kızın kolunu kopardım. Çantayı Deniz'e verdim ve koluda yedim.
"Çok teşekkür ederim" diye boynuma atladı. Yuh lan sana bida çanta veren ne olsun. Nefes alsaydım artık almazdım aq. Sonra yavaşça geri çekildi ve utanmış bi şekilde üstünü başını düzeltti. Başını düzeltti çünkü sağa doğru yamulmuştu .s..s
Arda o sırada cesetleri yemekle meşguldü. "Bizede bırak hey1" diye bağırdım. Şimdi siz anlamazsınız hani ingilizcede bir "van" diye okunuyo ya. O yüzden hey1=heyvan. Ar yu andırsıtand mi?
Ben iç sesimle büyük bi konferans içindeyken Deniz'le Arda'nın üç cesedide bitirdiğini gördüm. " Tam bir biçızsınız -_-" dedim. "İnsan bana da bırakırdı" dedim kendimi acındırarak. O sırada Arda ağzını açtı "Ama biz insan-" derken lafını kestim. "Zombi" diye düzelttim. Arda aferin der gibi kafasını salladı. Bah bah hareketlere bak. Pabıcımın artizi.
Köye doğru yürümeye başladık. Köye geldiğimizde Arda'nın ağzı bi karış aşağı düştü. Çok düşmüş olacak ki çenesi yerinden kopup yere düştü. Deniz gülmeye başladı. Arda'nın baktığı yere baktım. Deniz'in boylarında bi kız vardı. Deniz kadar güzel olmasada güzeldi. Kız bize el salladı. "Aa gelin sizi tanıştırıyım" dedi Deniz. "Arda çeneni unutma" dedim ve Arda transtan çıkarak kafasını salladı. Noliiyy la buna?
Çenesini alarak bize yetişti. Kızın yanına geldiğimizde Deniz'le kucaklaştılar. " Bu Duru" dedi Deniz. Elimi uzattım. "Bende Gökhan,yakışıklı olan" dedim. Duru elini benden alıp Arda'ya uzattı. Arda hala kıza mal mal bakıyodu. Kolumla Arda'yı dürttüm ve biraz fazla dürtmüş olacaktım ki çenesi yere düştü. O sırada uyanıp utançla eğilip çenesini aldı ve yerine taktı. "Bende Arda" dedi. El sıkıştılar ama Duru elini geri alamadı. Ee ne demişler bugün elini veren yarın...
Duru beceriksizce gülümseyerek "Elimi geri alabilir miyim?" dedi. Arda eli bırakarak özür diledi. Biz Deniz'le arkadan keman çalıyomuş gibi hareketler yapmaya başladık. Arda bana kırmızı gözlerle bakıp kulaklarından duman çıkararak yanı adeta bir lokomotif gibi beni iktirdi. Öyle bi iktirdi ki Deniz'e çarpıp yere yuvarlandık. Ben altta o üstte yere yapıştık.
Eğer nefes alabilseydik şu an nefeslerimizi yüzümüzde hissederdik. Gözlerimiz bi kaç saniye birbiriyle buluştu. Sonra Duru gelerek Deniz'i üstümden aldı. "İyi misiniz?" dedi. "Biz zombiyiz,bişey olmaz" dedim. Arda'ya öyle bi baktım ki bi an kaçıcak sandım. Yanına gidip burnunu çekip kopardım. Şu an adeta bir Voldemorttu.
Burnunu alıp yere attım ve ayağımı üstüne koydum ama baskı uygulamadım. "Sakın bunu yapma" dedi. Burnunu yerden alıp ters bi şekilde suratına yerleştirdim. Sabriiiii. "Ölüm burnumun ucundaydı" dedi. Herkes Arda'ya boş bakışlar attı. Sonra kulaklarını alıp ağzına getirdi. "Sevinçten ağzım kulaklarınma geldi" dedi.
Anlamadığımı düşünüyodu ama şu an Duru'ya yaranmaya çalışıyodu çakaaal. Ah bide becerebilse garibim. Tek yaptığı kızı kendinden soğutmaktı. Tip var ama espri sıfır. Ziro. Nul.
Bende "qaçııın" diye bağırdım ve koşmaya başladık. Arda arkamızdan "Daha bir sürü var behleyiiğğn"diye bağırdı. En son koşmayı bırakıp Dominosun önünde durduk. Arda arkamızdan kafasını koparıp bize doğru fırlattı. Kafayı elime aldım. "Acıkınca kafaan dominosa gideeer." dedi. "Al benimkinin kafasını kullan" diyip kafayı geri bedene doğru yolladım.
"Gökhan,sen ve Arda nasıl arkadaş oldunuz?" dedi Deniz. "Bu bi iltifat mıydı?" diye sordum. Utanıp sıkılarak. "Yoo.. Şeyy.. Hem ben senin neyine iltifat ediyim mavi gözüne mi baklavalarına mı saçlarına mı?" dedi. Tebessümüm bütün suratımı kapladı. Evt arkdşlr artk sdce ağzdn ibrtm.
"Hmm" dedim pis pis sırıtarak. Duru Deniz'i dürterek kıkırdadı. Deniz oflayarak somurttu. Sonra Arda bize yetişti. "Duru-Stopu" dedi. Ağağağğa biri şunu ikinci kez öldürsün.
