14. Bölüm:"Kuduz Gurtlar"

216 18 16
                                    

Kadın kurta dönüşünce gözlerim pörtledi ve "Ciddi olamazsın!" dedim. O sırada arkadan 5 tane adam geldi ve hepsinin gözü sarıydı. İçlerinden biri az önce kurta dönüşen kadına bakarak "Onları bulmuşun" dedi. Kadın "havlayarak" bişeyler dedi. Adam "Hayır,bunu istemeyiz,yoksa istediğimizi alamayız" dedi. Kadın bişeyler daha havlayınca adam "Kes sesini ve insana dön" dedi. Kadın denileni yapıp insana dönüştü ancak kurta dönüşürken kıyafetleri yırtıldığı için şu an herşey ortadaydı.

Çenem sonunda kadar açıldı ve elimle Deniz'in gözünü kapattım. Deniz "Gözünü kapatması gereken sensin!" diye homurdandı. Arkadan Kral ayağa kalkarak "Yeni bir tür" dedi anlamlı bir şekilde. Az önceki adam "Evet şimdi açıklama bekiyosunuzdur. Hemen anlatıyım. 1 ay önce ortaya çıktık. Ve gün geçtikçe büyüyoruz" dedi. Arda yerdeki Duru'nun yanına gitti ve terler içinde kalan yüzünü yukarı kaldırdı. Hırlayarak "Neden Duru" dedi. Adam "Çünkü dönüşme aşamasındaydı ve hücreleri olgunlaşmamıştı. Bize lazım olanda bu.Hepimiz bu yoldan geçtik" dedi.

"Zombiden vampire dönüşme aşamasındaydı" diye mırıldandım. "Yha ndn ortya çktnz anltsnza brz" dedim. "Daha lafımı bitirmedim" diyip beni tersledi. "Ancak onu tam olarak dönüştüremiyoruz. Ve böyle devam ederse kurt hücreleri yok olup vampire dönüşücek." dedi. Deniz'de "Beceriskizler" dedi. Adam dalgayla güldü ve "Sorun bizde değil,onda" dedi ve eliyle Arda'yı gösterdi. Arda'da az daha ateş çıkıcak olan gözlerle adama bakıp "Ben mi?" dedi.

"Evet küçük beyaz atlı prens,sende. Aranızdaki bağ o kadar kuvvetli ki onu koparamıyoruz." dedi. Duru kafasını kaldırdı ve gözlerini Arda'ya dikti. Arda büyük bi şokla Duru'ya bakmaya başladı ve çenesi titrerken "Ya-yani sen-?" diye kekelemeye başladı ve Duru daha çok konuşmaya izin vermeden Arda'yı öptü. Öğk! Şimdi kusucam. Ne bu Türk filmleri seneryoları?

"Aman aman,yesinler. Ama onu almak zorundayız çünkü kurt hücreleri çok değerli. Ve bu bağı kırmamız lazım. Yani senden kurtulmalıyız" dedi Arda'ya dönüp. Arda anın şokunu üstünden daha atamamıştı ve cümleyi anlamadığını düşünüyodum. Tipik bizim gerizekalı işte. "Öhöm öhöm" diyip tüm dikkatleri üstüme çektim. Elimi havada döndürdüm ve su çıkarttım. "Karşınızdaağğ H2O-Boooooy!" dedim. Kurtlar neye uğradığını şaşırıp içlerinden biri "Buda ne?" dedi. "Ben olsam Vat tı fak demeyi tercih ederdim" dedim.

Kral yanıma gelerek "Aynı taraftayız" dedi. Barış ve İpek kuşkulu bakışlar attı. "Bizden birini aldılar,kayıtsız kalamayız" dedi. "Burdan gitseniz iyi olucak yoksa kötü olucak" dedi Barış. "Sayıca sizden üstünüz" dedi Kral. Adam gülerek "İstersen tekrar düşün" dedi ve kapıları sonuna kadar açıp bütün koridoru kırmızıya buluyan kanları görmemizi sağladı. Parçalanmış cesetler her yerdeydi.

Kral bir an donup kaldı ve ardından haykırarak gözlerini kırmızıya çevirip tırnaklarını uzattı ve kurtların üzerine koşmaya başladı. Barış "Yapma!" diye bağırdı ama çok geçti. Ardından bir kurt pençesi savruldu ve Kral'ın kafası bedenden ayrılıp yere düştü. Hepimiz bir an korkuyla donduk. Ve kemiklerin çatırtı sesiyle kendimize geldik.

Dönüşüyorlardı.

Hepsi dönüştükten sonra Arda yerinden fırladı ve birinin üstüne koştu. Savrulan pençe Arda'nın kolunu kopardı. Arda önce kopan kolun bıraktığı boşluğa,ardından yerdeki koluna baktı. "Tek yapabildiğin bu mu?" dedi ve sivrelttiği tırnaklarıyla kurta saldırdı boğazı parçalanan kurt kıvranarak yere düştü. Diğer kurtlar önce cesede baktılar. Ardından bize doğru atıldılar.

Bana doğru gelen kurta sarıldım ve -oyy yumuşacık seni alabiliyoz mu?- yuvarlanarak yere düştük. Pençesini karnıma geçirdi. Ben o kaslara kaç ay harcadım haberin var mı bitch! Hemen onu sexy dişlerimi kullanıp öldürmeliyim.

Dişlerimi geçirmek için ağzımı açtım ve hemen suratıma bir pençe indi. Anlaşılan dişlerimi saplamam imkansızdı. Kurt boğazıma sarılıp boynumu sıkmaya başladı ve kafamı yerinden kopardı. Kurt, işimi hallettiğimi düşünüp üstümden çekildi ve tam o anda tırnaklarımı boynuna geçirip boğazını parçaladım.

Zombileri kafasını kopartıp öldüremezsin seni kuduz.

Hemen yerden kafamı aldım ve yerine taktım. O sırada Arda'nın bi kurdu yakmakla meşgul olduğunu gördüm. İşini halledince "Kolumu versene qnq" dedi ve ayağımın dibindeki kolu Arda'ya attım. Geriye sadece bir kurt kalmıştı.

Kimse ne olduğunu anlamadan kurt insana döndü ve Duru'nun yanına gidip pençeleri Duru'nun boynuna koydu. "Bana dokunmayın,yoksa onu öldürürüm" dedi. Duru zaten keş gibiydi. Eminim hiç bişey haberi yoktu şu an.

"Onu bırak yoksa o küçük beynini ördek kusmuğuyla doldururum" dedi Arda. Adam pençelerini çıkararak "İstersen dene" dedi. "Sen kaşındın" dedi ve adam birden alevlendi. Yerde yuvarlanıp dönmeye başladı ancak hareketsiz kalınca öldüğünü anladık. Suyu kullanarak yanan cesedi söndürdüm.

Arda hemen Duru'nun yanına gitti ve kucağına aldı. Duru halsiz bir şekilde "Ateşle bizi sipaydi" dedi ve Arda sırıttı. Duru da güldükten sonra gözleri kapandı ve uykuya daldı.

"Duru şu an ne?" dedim. Barış "Anlaşılan şu an kurt olması gerekiyor ama hücreleri karşı koyuyor. Bu neden bu halde olduğunu açıklar" dedi.

Cesetlerle dolu koridordan geçtik. Bunu sadece 5-6 kurt mu yapmıştı? Arabaya binip mekana geri döndük. Ve içeri girer girmez Barış'ı yakasından tutup duvara yapıştırdım "Benden ne saklıyorsun?" dedim. Barış bana sinirle bakarken "Bu da ne şimdi?" dedi. Yakasını daha sıkı tutarak "Benden ne saklıyosun!" dedim. İpek kolumdan tutup "Gökhan ne yapıyorsun?" dedi. Sinirle İpek'e döndüm ve ellerimi İpek'in yakasına yapıştırıp onu duvara yasladım.

"Benden ne saklıyosunuz!" diye haykırdım. Eller bedenimi kavradı ve bi anda kendimi havada buldum. Masanın üstüne düştüm ve tahta parçalarıyla yere yuvarlandım. Eller bu sefer benim yakamı kavrayıp "Ona bi daha dokunursan.." dedi ve İpek Barış'ı tutup "Barış yapma" dedi.

Barış bana sinirle bakarak "Çünkü annenler istedi tamam mı!?" diye haykırdı.

Beyin Kokan AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin