"Burası artık bizim evimiz. İçi her ne kadar pis olsa da temizlenicek olsa da bizim evimiz." dedi Emir.
"Anahtarlar?" dedim meraklı bir şekilde. Emir de cebinden çıkartıp bana vermişti. Hemen gidip iki katlı müstakil evin kapısını açtım. İçeriye girdiğimde çok tozluylu. Elimle tozları iterken evi inceliyordum.
"Burası çok kirli."
"Biliyorsunuzun yarın cuma okul dönüşü hemen temizliğe başlayacağız."
"Tamam o zaman şimdi eve geçelim uykum çok var." dedi kapıda dikilen sevgili kardeşim.
"Tamam haydi geçelim." dedim ve kapıyı güzelce kilitleyip arabanın arka koltuğuna oturdum.
"Emir sana bir şey diyim mi bu evi nasıl aldın? Neyle aldın?"
"İnternetten arıyordum baktım bizim burada hemen aldım. Fiyatını takma sen ya." dedikten sonra güldü.
"Gördüğün gibi bizim evle arasında 5dk var geldik bizim eve." dedi ve arabayı park etti.
"Abla."
"Efendim ablacığım?"
"Siz gidin ben arabayla tur atıcağım. Akşam beni beklemeyin geç gelirim büyük ihtimalle."
"Hoop! Dur bakalım nereye gidiyorsun aslanım?" dedi Emir.
"Geziceğim ya sıkıldım."
"Hani uykun vardı? Telefona bakınca gitmek istedin ne oldu?"
"Size acelem var diyorum ya gitsenize." dedi ve sinirle inip arabanın şoför koltuğuna otururken anahtarı istedi. Resimde annem vardı biz arabadan inerken mesaj gelmişti ve gitmek istemişti.
"Arda anneme bir şey olmadı dimi?"
"Acelem var gelince konuşalım olur mu?"
"Olur." dedikten sonra anahtarı alıp arabayı çalıştırıp uzaklaştı.
Arda'nın ağızından;
Anneme bir şey olmuştu ama ablama söylemek istemedim. Resime bakılırsa annem hastanedeydi. Gözyaşlarıma hakim olamıyordum. O anda telefon çalmıştı. Arayan babamdı.
"Efendim." dedim sinirli bir şekilde.
"Annen senin yüzünden hastanede o gün ablanı bırakıp gelseydin annen burada olmayacaktı." dedi ve bir anda sinirlenip direksiyonu yumruklamaya başladım.
"Anneme ne anlattın bilmiyorum ama bunun suçlusu sensin sen." dedim ağlayarak. Hem sinirliydim hem de çok üzgündüm.
"Ben annene her şeyi doğru anlattım. Ama sen ablanı tercih ettin sakın geleyim deme anneni de üzme." dedi ve telefonu kapattı. Ben de telefonu yan koltuğa atmıştım. Çok sinirlenmiştim. Şuan arabayla bir yere vurup ölmek istiyordum.
Hastaneye çok yaklaşmıştım ama sonradan bir şeye vurunca gözlerim kapanıyordu. O an o kadar çok canım yanıyordu ki.***
Gözlerimi açtığım sedyede götürülüyordum. Hava cihazı takılıydı ve başımda bağıran bir kaç kişi vardı. Başımı kaldırmaya çalışsam da başaramadım.
"Siz burada kalın." dediğini duydum doktorun bir tek. Karnım da çok kötü bir acı vardı. Ve son kere gözlerimi kapatmıştım. Bir daha açılacağını ummayarak.
Doktorun ağızından;
Karnındaki kalın ağaç dalını çıkartmıştık. Bir kaç dakika sonra kalbi durmuştu. Ellerimi kalbinin üzerine koyarak ilk önce kalp masajı yapmıştım ama hâlâ çalışmamıştı.