ukala sevgilim 12.bölüm

93 3 0
                                    

Ateş.Stark’ın dudakları dudaklarımı bulduğunda ateşin ne denli yakıp,kavurduğunu anlayabiliyordum.Tabi ki gerçek anlamda yanmıyordum.Bu tutkudandı.Şimdiye kadar hiç böyle insanın kalbini acıtan,bir o kadar da güzel olan bir duygu hissetmemiştim.Hiç bir zaman bir erkeğe karşı ,böylesine bağlanmamıştım.Fakat şu anda stark’ın dudakları dudaklarımı hararetle öperken,bu düşüncelerim kenara atılmış gibiydi.İstekle kollarımı,boynuna dolayıp onu daha fazla kendime çektim.burnuma dolan erkeksi,mükemmel kokusu zevkle inlememe sebeb olmuştu.Stark,inlememle birlikte bir anda irkilerek benden uzaklaştı.Kaşlarını çatmış ,bana anlamsız bir bakış atmıştı.Ne olmuştu?Neden bu adam bana bakmak yerine öpmeye devam etmiyordu?Stark,omzunu silkip hızla ayağı kalktı.Ben hala öpüşmenin etkisi altında olduğum için,ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum.Sadece boş gözlerle ,odanın içinde ellerini başına koyup ,anlamsızca dönüp durmasını izliyordum.Sonunda durup,bana gözlerini kısarak bakmaya başladığında ne olduğunu anlamıştım.Öfkelenmişti fakat hala ne olduğunu kavrayamamıştım.

“Bunu bir daha sakın deneme.”dedi dişlerinin arasından öfkeyle.Gözlerindeki öfkeyle tüm bedenim ürpermişti.

“Neyi denemiyim?”dedim cılız bir sesle.Gözlerimi iri iri açmış ona bakıyordum.Afallamıştım.Stark elini burun kemerine koyup hafifçe sıktı.Sanki ,kafasını toparlamaya çalışır gibi bir hali vardı.

“Bana öyle bakma ve beni çağırma.”dedi bu sefer daha normal bir tonla.

“nasıl bakmıyım?anlamıyorum.”dedim .Bu adamın kafamı karıştırmakta üstüne yoktu.Stark yavaşça alnını ovup,içine derin bir nefes çekti.

“Bak sen ve ben sadece bir oyun oynuyoruz.Tamam mı?bunu gerçek sanma .Ve birkaç dakika önceki yaşadıklarımızı unut.Bu bir daha olmayacak.”dedi kalbimi kırıp geçen cümleleri tek tek sıralarken ,yüzü duygusuz ve acımasızdı.Sinirlenmiştim.Beni kendisi öpmüştü ve şimdi onu öpen benmişim gibi davranıyordu.

“beni öpen sendin.Tamam mı?Ayrıca haklısın bu sadece bir oyun.”dedim öfkeyle ayağı kalkıp ,çenemi dikleştirirken.

“Yakınıma gelip beni öp ,beni öp dercesine bakan da sendin.”dedi acımasız bir şekilde.Ağlamak istiyordum ama o böyle acımasız ve vurdumduymazken kendimi küçük düşürmeyecektim.

“Seni zorlamadım hiçbir şey için.Tamam ,bundan sonra yakınıma bile yaklaşma .Evin içinde birbirimizden uzak duralım.Sadece o çok sevdiğin angela’nın yanında yakın olacağız.”dedim soluk almadan öfkeyle gözlerinin içine bakarak.Daha sonra bir şey söylemesini beklemeden,yanından hızla geçip odama gittim.Kapıyı hırsla, sesli bir şekilde çarpmıştım.Göz yaşlarım sanki bu anı bekliyormuş gibi gözlerimden yanaklarıma doğru usulca dökülmeye başlamıştı.Kendimi hırsla yatağa atıp,dizlerimi göğsüme doğru çekerek ,ellerimle yüzümü kapattım.Sessiz hıçkırıklarım,odanın içinde acılı bir feryat gibi yankılanıyordu.Kafamın içinde sadece tek bir şey vardı.Stark beni hiçbir zaman sevmeyecekti.O angelaya aitdi…

***********************************************************

Stark;

Bütün gece uyuyamamıştım.Çünkü o baş belası garip surat,aklımı karıştırıp duruyordu.Bana öfkeli yeşil gözleriyle bakıp,gitmişti.Sanki çok masum gibi…Yakınıma gelip kadınsı kıvrımlarını hissetmemi sağlayan,ve o dolgun çekici dudaklarını yalarken hiçte masum değildi.Sonuçta ben bir erkektim ve bundan etkilenebilirdim.Yani öyle düşünmek istiyordum.Hiç bir zaman onu öperken hisettiklerimi ,angela’da bile hissetmediğimi kendime itiraf etmeyecektim.Artık hayatımda hiçbir kadın olmayacaktı.Şu anda bu oyuna sadece angela’yı,öfkelendirmek ve intikam almak için sürdürüyordum.Ne kadar angela’yla yaşadığım güzel günleri bazen özlesemde ,onunla birlikte olmayacaktım.Ben yalnızlığa alışmıştım ve bu durumu bozmaya hiç niyetim yoktu.Bunu ne Angela değiştirebilirdi ne de o küçük baş belası victorya….Parmaklarımı öfkeyle saçlarımın arasından geçirip,üstüme siyah deri ceketimi geçirdim.Victorya ile karşılaşmak istemiyordum.O yeşil beni etkilemeye çalıştığı masum gözlerini görmek istemiyordum.Kendimi evden dışarı atıp,arabama evden kaçarcasına sığındım.Arabamın güvenli kolları beni sarıp sarmaladığında ,içimde ki garip can sıkıcı duygulardan biraz olsun arınmıştım.Arabayı şirkete doğru yönlendirip,hızımı düşürdüm.Biraz düşünmeye ihtiyacım vardı ve  şirkete gidene kadar harcayacağım zaman bunun için yeterliydi.Öncelikle kalbimde ki nedensiz vicdan azabının sebebini bulmalıydım.Bunun victorya’ya dün akşam bağırdığım için olmamasını diliyordum.Çünkü ne zaman o öfkeli kırılmış gözleri aklıma gelse ,kalbim sıkışıyordu.Ama aynı zamanda öfkeleniyordum da.Bu sadece bir oyundu beni kendine çekmemeliydi.Aramızda bir şey olamayacağını anlamalıydı dedim kendi kendi kendime boş arabada sesli bir şekilde söylenerek.O benim bu oyunu bitirdikten sonra Angela ile olacağımı sanmıyor muydu?Neden istekle öpücüğüme karşılık verip,beni kendi alanına çekmeye çalışıyordu ki?Kafamda ki derin düşüncelerle,sonunda şirkete gelmiştim.Arabadan yavaşça çıkıp,şirkete yöneldim.Çalışanlarla dolu kalabalığın arasından sıkıntıyla geçmiştim.Nihayet stüdyoya geldiğimde,bir başka baş belası angela’yla karşılaştım.Gerçekten bugün benim günüm değildi..Angela, giyinme odasından çıkmış,kapıyı kapatırken gözleri benimle buluştu.

“Günaydın.Hayret sevgilinle gelmemişsin.”dedi hafifçe gülümseyerek,yanıma yaklaşırken.

“Uyandırmaya kıyamadım birazdan gelir.”dedim kollarımı göğsümde kavuşturup,inandırıcı bir şekilde yüzüne bakmaya çalışırken.Yüzü önce biraz bozuldu fakat sonra kendini toparlayıp tekrar gülümseyerek yüzüme baktı.

“Ve sende onu orada beklemeden çıkıp,buraya geldin.”dedi açığımı yakalarken.Gözleri yüzümde ki bir anlık bozulmayı görünce doğru yere ayak bastığını anlamıştı.Bu sefer gülümsemesi daha da genişledi.Angela her zaman böyleydi.Onu kandırmak hiçbir zaman kolay olmamıştı.

“Sadece burada biraz işlerim vardı.”dedim açıklama yaparak.Dediğimi hiç duymamış gibi elini kolumun yanına yerleştirdi.

“Hadi ama stark,seni tanıyorum.Onu sevmiyorsun.Hala beni seviyorsun?”dedi kirpiklerinin altından her zaman etkilendiğimi söylediğim ,çekici bakışını atarken.Bunu bilerek yaptığını biliyordum.Evet haklıydı.Ona karşı hala bir şeyler hissediyordum fakat bunun eskisi gibi tutkulu olmadığını da hissedebiliyordum.Artık sadece onunla yaşadığım eski günlerin özlemi vardı içimde.Onu eskisi gibi acı verici bir şekilde istemiyordum.Bu yüzden onunla olmayacaktım.Bu zamana kadar onsuz devam edebilmiştim.Hele de bu kadar acıya katlanmışken ve onu unutmaya başladığımı hissetmişken…Victorya ile oynadığım oyunu oynayıp,onu bana yaptığı şeyin intikamını aldıktan sonra yoluma devam edecektim.

“Ben sevgilimi seviyorum,Angela.Şimdi bırak da  işimize bakalım.”dedim kolumun üstündeki elini yavaşça çekerek.Angela’nın yüzü istediğim gibi öfkeyle bozulmuştu.Yanından geçip ,Kameramın yanına geçtim.Fotoğraf çekimi için her şeyi hazırlamaya koyuldum.Yarım saat sonra herşey hazır olduğunda stüdyonun girişinde ,victorya göründü.Koyu kahve gür saçları dalga dalga beline dökülmüş,Her zaman dalga geçtiğim fakat aslında hep beğendiğim güzel yüzü bu sefer solgun görünüyordu.Göz altları sanki fazla belli olmasa da şişmiş görünüyordu.Ağlamış mıydı?Gözleri kısa bir an için benle buluştu daha sonra gözlerini benden kaçırıp ,bana bakmadan giyinme odasına geçti.Ne den bakmamıştı?En azından selam verebilirdi?Bunu angela’nın bizi böyle görüp şüphelenmemesi için istiyordum.Ama Angela burda zaten yoktu.Ah,stark bunu isteyen sen değil miydin?İyi işte Angela olmadığı zamanlarda onun gibi bir baş belasıyla uğraşmayacaksın dedim içimden kendime söylenerek.Peki neden garip bir şekilde bu canımı sıkıyordu?2o dakika sonra victorya ,odadan çıktığında ona bakmamak için büyük çaba sarfetmiştim.Victorya’nın peşinden angela’da gelmişti.Gözleri kaçamak bakışlarla bize bakıyordu.Aramızda bir sorun olmadığını,göstermek için-Aslında tamamen kendi isteğimle ama bunu inkar etmeye devam edecektim-victorya’yı belinden kavrayıp,dudağına ateşli bir öpücük kondurdum.

“Merhaba,sevgilim.”dedim gözlerinin içine ,bakarak gülümserken.Victorya,durumu kavrayıp ,yüzüne zorlukla bir gülümseme yerleştirip “merhaba”dedi.Daha sonra benden uzaklaşıp “hadi başlayalım.”dedi.Angela öfkeyle yanımızdan uzaklaşıp ,çekimin yapılacağı yere geçti.1 saat sonra çekimler bittiğinde,victoryay’la arabada yol boyunca ilerliyorduk.Aramızda sinir bozucu bir sessizlik vardı .Bir yanım bu durumun çok can sıkıcı olduğunu söylesede, diğer yanım “böylesi daha iyi”deyip duruyordu.Şirketden çıktığımızdan beri ne yüzüme bakmıştı ne de tek bir kelime söylemişti.

“beni burada bırak”dedi bir tamirci’nin önünden geçerken.Ses tonu daha  çok emrediciydi.

“neden?”dedim hemen merakla.Niye merak ediyorsun ki ?bırak gitsin, dedim içimden öfkeyle.İçinde ne olup bittiğini anlayamadığım ,boş ifadesiz gözlerini gözlerime çevirdi.

“Arabamı alacağım,tamirdeydi.Ayrıca bu seni ilgilendirmez.birbirimizin ne yaptığıyla ilgilenmeyeceğiz unuttun mu?”dedi  ve sonra arabanın kapısını açıp çıktı.Kapıyı kapatmadan “bu akşam beni bekleme gelmeyebilirim.Arkadaşla olacağım”dedi .Daha sonra da yavaş adımlarla tamirciye girdi.Onu beklemeyecekmiş mişim.Sanki onu bekleyen var.Peki bu arkadaş dediği bir erkek olabilir miydi?Ah,hadi ama bundan bananeydi ki…Başımı öfkeyle sallayarak,eve doğru gazı öfkeyle kökledim.

ukala sevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin