23. Bölüm

243 24 0
                                    

Sandviçlerini yedikten sonra üzerinde oturdukları kalın örtünün üzerine uzanmışlardı. Güneş neredeyse batacaktı. Bu arada yağmur çiselemeye başlamıştı. Mac, Ethan'a döndü ve ona doğru bakmaya başladı.

"Bunu daha sık yapmalıyız." Dedi suratındaki ifadesini bozmadan.

"Evet...gerçekten çok güzeldi. Özellikle yemek kısmı..."

"Gerçekten beğendin mi?"

"Evet..annemde aynı sandviçten yapıyor ama seninki kadar güzel olmuyor."

"İçine bol miktarda jöle sürdüm. Belki ondandır."

Ethan nihayet kafasını ona çevirdiğinde, Mac'in gülümseyen yüzü ile karşılaşmıştı.

"Teşekkür ederim!"

"Ne için?"

"Her şey için...en başından şimdiye kadar! Her şey için teşekkür ederim."

"Ben hiçbir şey yapmıyorum ki...her şey arkadaşlığımız sayesinde oluyor."

"En başında sana öyle kötü davrandığım için üzgünüm ama artık biliyorsun. Demek istediğim...kimseye söylemediğim şeyi biliyorsun."

"Hiç önemli değil! Zaten en büyük arkadaşlıklar kavgayla başlarmış." Dediğinde Ethan gülmüştü.

"O lafın 'en büyük aşklar kavgayla başlar!' Olduğunu sanıyordum." Demesiyle Mac gözlerini ondan ayırmıştı.

"Olsun!" Dedi. Bir süre sessiz kalmışlardı. Nihayet güneş batmaya başladığında ikisi de kafalarını oraya çeviridiler ve bütün dikkatleri ile karşılarını izlediler. İkisinin de yüzlerinde bir tebessüm oluşmuştu.

Mac bir anlığına kafasını Ethan'a çevirmişti. Ona dikkatlice baktı. Yüzünde kaybolmayan gülümsemesine baktı. Onun dikkatini dağıtmamaya çalışarak yanına doğru yaklaştı ve kafasını, Ethan'ın göğsüne dayadı. Elini de kafasının hemen yanına koymuştu.

Ethan, Mac'in böyle yapmasıyla gerilmişti. Elinden geldiğince nefes almamaya çalışıyordu. Kafasını hareket ettirmemeye özen göstererek ona bakmaya çalıştı. Gözleri kapalıydı. Ardından gözlerini tekrar yukarıya sabitledi. Mac, Ethan'ın gerildiğini anlamış olmalıydı ki rahatlatmaya çalışırcasına konuştu.

"Endişelenme Ethan. İstediğin gibi nefes alabilirsin. Rahatsız olmayacağım." Dedi ve kafasının yanındaki elini, Ethan'ın beline doğru sardı. Ethan gözlerini kapatarak dişlerini sıkmıştı. Ardından rahatlamaya çalıştı ve gözlerini tekrar açarak nefes alışlarını düzeltmeye çalıştı. Şu anda biraz rahatsız hissetse de buna aldırmayacaktı. O da ellerini kafasının altından çekti ve Mac'e doğru yaklaştırdı. En sonunda ise kollarını ona sarmıştı. Mac onun böyle yapmasıyla hafif bir tebessüm etti ve göğsüne iyice yerleşti. Ethan şu anda bunu yaptığına inanamıyordu ama aldırmamaya çalışıyordu. Aldırmamaya ve yalnızca tadını çıkartmaya çalışıyordu. Hoşuna giden bu anın tadını çıkartmaya çalışıyordu.

***

Ertesi günü Ethan dolabının önindeydi. İçine çantasını ve hırkasını koyduktan sonra kapağı kapatarak etrafına bakındı. Nick koridordan geçiyordu. Ethan kafasını önüne eğerek onun oradan geçmesini bekliyordu. Ama Nick adımlarını daha da yavaşlatmıştı. Hatta Ethan'ın önüne geldiğinde durdu. Ethan kafasını kaldırarak ellerini önünde bağladı ve ona baktı. Bir şey söylemiyordu. Nick bir süre daha öyle durduktan sonra elini, Ethan'ın omzuna koydu ve konuştu.

"Üzgünüm dostum! Geçen günkü yaptığım şey için.."

"Ne istiyorsun?" Diye sordu Ethan tavrını bozmadan.

Kiralık Ruhlar (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin