34. Bölüm

213 20 0
                                    

Mac ile birlikte Ethan'ın kitaplığındaki kitapları düzenliyorlardı. Bir yandan da Ethan ona komik espriler yapıyordu. Veya aklına gelen anılarını anlatıyordu. Gülüşüyorlardı.

O sırada kapı çalmıştı. Kapının yavaşça açılmasıyla ikisi de kafasını oraya çevirmişlerdi. Gelen Kieran idi. Elindeki sandviç ve içecek tepsisi ile birlikte içeriye girdiğinde yüzü gülüyordu. Ethan şu anda o mal gibi gülen yüzü dağıtmamak için kendini zor tutuyordu. Yumruğu sıktı.

"Kolay gelsin gençler...Melissa size atıştıracak bir şeyler yaptı. Bende getirdim." Dedi elindeki tepsiyi masanın üzerine koyarak.

"Ee. Siz neler yaptınız? Proje nasıl gidiyor?"

"Gayet iyi gidiyor...ama neden artık bizi yalnız bırakmıyorsun?" Dedi Ethan suratındaki ifadeyi bozmadan. O anda Mac araya girmişti.

"Ethan acaba lavaboyu kullanabilir miyim?" Dediğinde Ethan kafasını sallayarak ona yerini gösterdi. Mac gözlerini Kieran dan ayırmadan odadan çıktı. Kieran kıza arkasından bakmıştı. Ardından ellerini cebine koyarak dudağını buruşturdu.

"Bu kız aynı o televizyondaki mankenler gibi...çok düzgün ve güzel bir fiziği var."

"Düzgün konuş!"

"Ne var? Kötü bir şey söylemiyorum ki...doğru avı kapmışsın Ethan. Aferin sana!"

Ethan gözlerini kısarak ona yaklaşmıştı.

"Sana doğru konuş dedim."

"Neden hâlâ bu kadar hırçın davranıyorsun Ethan? Bütün bu olanları unutursun sanıyordum. Aradan onca yıl geçti."

"Seni bahsettiğin onca yıl beş sene....amca!" Dedi 'amca' kelimesine baskı yaparak.

"Hadi ama Ethan...böyle bir düşmanlığa hiç gerek yok. Hem yerinde olsam etrafımdakilere dikkat ederdim."

"Evet başta da sana..."

"Artık nasıl değerlendiriyorsan..orası sana kalmış."

"Lütfen git artık tamam mı? Bu evden defol git!"

"Aaa ne kadar da ayıp benim küçük sır ortağım....insan amcasını hiç kovar mı?"

"Senden nefret ediyorum." Dedi Ethan ellerini önünde bağlayarak. Böyle yapması ile Kieran derin bir kahkaha atmıştı.

"Tanrım şu işe bir bak! Yeğenin benden nefret ediyor. Şimdi bütün gece gözüme uyku girmeyecek." Demişti alaylı bir şekilde. Biraz daha kahkaha attıktan sonra kafasını sallayarak odadan ayrıldı. Ethan hızlıca kapıyı kapattıktan sonra kendini yatağa doğru atmıştı. Gözlerini kapatıp en nefret ettiği şeyi  yapmaya başladı. Düşünmek.

Mac ıslak ellerini havlu ile kuruladıktan sonra tam banyodan çıkmıştı ki karşısında o adamı buldu. Belinleyerek geriye doğru kaçtı. Ardından derin bir nefes aldı.

"Aman tanrım..beni çok korkuttunuz Bay Jones."

"Lütfen...bana Kieran diyebilirsin. Nasıl olsa aramızda çok da bir yaş farkı yok. Hatta belki de aynı yaştayız. Ben 27 yaşındayım...sanırım sizde 23 yada 24 olmalısınız. Tam olarak emin olamıyorum çünkü kimi dergilerde 23 kimi dergilerde ise 24 yaşında olduğunuz yazıyor. Allison Grace!"

Mac gözlerini kocaman açmış karşısında duran tehlikeli adama doğru bakıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mac gözlerini kocaman açmış karşısında duran tehlikeli adama doğru bakıyordu.

"Neredeyse iki gündür bir türlü aklımdan çıkmıyorsunuz...sizi bir yerde gördüğümde çok emindim ve yanılmadım da..." dedi arka cebindeki dergiyi çıkartarak.

"Vay canına...ne kadar çok kırık kalp onarmışsınız. Bu arada..." dedi kendisinin fotografı bulunan sayfayı ona çevirerek.

"Burada gerçekten çok ateşli çıkmışsınız. Söylemem gerekir ki bu fotografa bakınca fazlasıyla şey oluyorum. Sen söyle doktor..buna tıpta ne deniyor? Sanırım dilimizde kaba bir tabiri var ama canım biraz bilimsel konuşmak istedi." Dedi suratına o pis sırıtmasını yerleştirerek. Mac derin bir nefes alarak konuşmuştu.

"Bakın Bay Jones...beni zor durumda bırakmanızı istemiyorum. Melissa ve Martin de böyle bir şeyi istemezdi."

"Öyle mi? Yani gerçekten Allison Grace olduğunu kabul ediyorsun. Peki ya Mac? Takma adın falan mı?...ah yoksa göbek adın mı?" Diye sordu ağzını yayarak.

Mac'in eli ayağı birbirine dolaşmıştı. Ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu. Kendini toparlamaya çalıştı.

"Acaba Ethan için hangisi daha kötü? Sevdiği kızın kendisini kandırdığı mı? Yoksa bunu ailesinin ayarladığı mı?"

"Sen başkaları için üzüleceğine kendin için üzülsene...hatta bence bir psikolojik destek almalısın..duyduğuma göre o kadar da temiz bir geçmişin yok."

Mac'in bunu demesiyle Kieran sinirlenmişti. Onu arkaya doğru ittirerek duvara dayadı. Ardından ona daha çok yaklaştı. Mac onunla duvarın arasından kurtulmak istercesine bir hareket yapmıştı ki Kieran elini duvara koyarak onun çabalarını boşa çıkarttı.

"Anlaşılan o ki küçük Ethan'ımız yine boş konuşmuş. Sanırım uyarımı dikkate almadı. Yada yaşı küçük olduğu için olsa gerek beni anlayamadı."

"Eğer bir daha onunla uğraşmaya kalkışırsan yada ona herhangi bir zarar verirsen ki nasıl zarar verdiğin hiç fark etmez...her şey ağzımdan çıkacak iki çift kelimeye bakar."

"Öyle mi?" Dedi suratındaki ifadesini bozmayaya çalışarak. Onu duvara daha çok sıkıştırmıştı.

"Peki sana kim inanır?"

"Bilemiyorum ama bence Melissa ve Martin inanır."

Kieran elini sertçe duvara vurmuştu.

"Eğer böyle bir şeyi yaparsan seni doğduğuna pişman ederim....Allison Grace..ve inan bana! Bu hiç hoşuna gitmez. Belki de ölmek için bana yalvarırsın." Dedi kulağına fısıldayarak.

Mac gözlerini devirerek onu ittirmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mac gözlerini devirerek onu ittirmişti. Daha fazla bir şey söylemeyerek koridoru geçti ve Ethan'ın odasına geri girdi.

Kiralık Ruhlar (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin