Ona birkaç kez mesaj atmıştım ancak bana cevap vermemişti. Matt ve Tay ile görüşme bahanesiyle (aslında onu görmek için) okuluna gittim ama o haftaiçi hiçbir gün okuluna gitmediğini öğrendim. Hatta onun nasıl olduğunu sormak için Jack'le bile konuştum. Jack yüzü asık bir şekilde iyi olduğunu söyledi. Evine gitmeyi düşündüm ama gitsem ailesine ne diyecektim ki?Bu yüzden pazar gününün gelmesini bekledim. Toplantıyı da kaçıramazdı değil mi?
Bugün Cumartesiydi. Şarkıyı bitirmeme çok az kalmıştı ve bence iyi olmuştu. Eksiklerimi bugün antrenman çıkışında tamamlarsam onu bir cd'ye kayıt edip Rain'e verebilirdim.Antrenman çıkışında çocuklarla birlikte bowlinge gitmek yerine okulda kalıp şarkıyı bitirmeye çalıştım. Başım ağrıyana kadar denedim. Okul kapanmak üzereyken Camila müzik odasına daldı,
"Shawn. Okul kapanıyor ve şey ben de buralardaydım. İstersen birlikte bir şeyler yiyebiliriz?"
Kafamı ona çevirdiğimde gülümseyerek, beklentiyle bana bakan suratını gördüm. Ona hayır diyemiyordum.
"Tabi, içeri girsene, ben de dağınıklığımı toplayayım."
O içeri adımlarken ben de çöpe gidecek kağıtlarla işe yarayacak olanları birbirinden ayırıyordum. Doğru sözlerin yazılı olduğu, işe yarar kağıtları çantama koydum ve çantamı sırtıma taktım. Az önce çalmakta olduğum gitarı çantasına koyup bir kenara yerleştirdim. Çöpe atacağım kağıtları ise elimde topladım. Arkamı döndüğümde Camila dikkatle beni izliyordu. Kafasını yanlış bir şey yapmış gibi önüne eğdi ve arkasını dönerek önümde ilerlemeye başladı.
" Ne yemek istersin? İstersen yakınlarda sevdiğim bir yer var."
Elimdeki kağıtları yanından geçtiğimiz çöp kovasına tıktım.
"İstediğin yere gidebiliriz."
"Pekala, Küba yemeği sever misin?" gülümseyerek bana bakarken sordu.
"Congri?" Dedim gülümseyerek.
"Hayııır, kesinlikle Moros y Christianos." Dedi
gülerek o da.Congri en sevdiğim Küba yemeğiydi. Farklı kültürlerin yiyeceklerini tatmayı gitar çalmak kadar çok seviyordum. Şuan Japonya, Küba, Çin ve Meksika mutfaklarına hakim sayılırdım. Çin yemekleri sanırım favorimdi.
Acaba Rain ne yapmayı seviyordu? O anda Rain'in hayatına dair hiçbir şey bilmediğimi farkettim. Muhtemelen Jack veya sarışının ona dair her şeyi bildiklerini düşününce içimde bir hareketlenme oldu. Kıskançlık gibi.Restauranta gelip siparişlerimizi vermiştik.
"Hala okulda çalıştığın için şarkının bitmediğini düşünüyorum."
"Aynen öyle."
"Peki, ne zamana biter?"
"Bitti sanırım. Son bir kez çalıp eksik bir yeri var mı bakacağım ve kaydedeceğim."
"Ah, senin, daha doğrusu onun için sevindim. Ancak eğer şarkıyı kaydedeceksen bile bence ilk olarak kendisine çalmalısın. Yani bu şarkıdaki duyguyu sende görebilmeli. Demek istediğimi anlıyor musun?"
"Evet. Eğer yapabileceksem öyle yaparım. Teşekkürler."
Tavsiyesi bana kendimi iyi hissettirmişti, çünkü birine daha doğrusu bir kıza şarkı yazdığımı onun dışında kimse bilmiyordu. Yani bana tavsiye verebilecek tek kişi oydu. Çocuklar şarkı yazdığımı biliyorlardı ancak bu şarkının birine ait olduğunu bilmiyorlardı. Onlara sadece izlediğim bir filmden aldığım ilhamla yazdığımı söylemiştim. Cameron ve Nash dışındakiler bunu komik bulmuştu. Yani, bana benim bir söz yazarı olmadığımı açıkça söylemişlerdi. Bazen fazla düşüncesiz oluyorlardı.
YOU ARE READING
Sunday // Mendes (Slow updates)
Fanfiction"Ve Rain, eğer verdiğim gülü öldürmeye karar verirsen ondan sana bir taç yapacağım." 21.06.2017